Altın Portakal’daki sansürle ilgili iddia: Bakan, belediye başkanına ‘Bu filmi çıkarın’ dedi

Türkiye’nin en eski kültür sanat etkinliği olan ve bu yıl 60 yaşına basan Antalya Altın Portakal’ın başına gelenlere ne demeli?

Her şey yolunda giderken, festivalde yarışacak ve gösterilecek filmler, jüri üyeleri açıklanmışken Antalya Altın Portakal Film Festivali Yönetmeni Ahmet Boyacıoğlu yazılı bir açıklama yaptı ve Ulusal Belgesel Film Yarışması bölümüne seçilen ‘Kanun Hükmü’ belgeselinde yer alan bir kişi ile ilgili yargı sürecinin devam ettiğini belirterek, yargılanma bitene kadar filmin festivalden çıkarıldığını duyurdu.

Arkasından da ‘Kanun Hükmü’ belgeselinin yönetmeni Nejla Demirci belgesele konu olan ve KHK kararı ile işlerinden çıkarılan Doktor Yasemin Demirci ve Öğretmen Engin Karataş hakkında kesinleşmiş herhangi bir yargılama söz konusu olmadığını açıkladı ve “Festival mazeret olarak belgeselin bir karakterinin yargı sürecinde olduğunu iddia ediyor” dedi.

Sonrasında festival jürileri görevlerinden çekildiğini duyurdu, sinema meslek örgütleri bu kararı kınadıklarını ve belgeselin programa geri alınması talep eden açıklamalar yaptı. Yapımcılar, yönetmenler, senaristler, görüntü yönetmenleri, oyuncular… Yani filmleri yapan insanların örgütlendiği meslek örgütleri bu açıklamaları yapanlar.

Altı film festivalden çekilme kararı almış

Lakin üç gündür hala Boyacıoğlu ve Demirci’nin açıklaması dışında ne festivali düzenleyen Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden ne de başka bir kurumdan açıklama yapılıyor. Şimdilerde festivalde filmleri gösterilecek sinemacılar filmlerini çekme hazırlığı içerisinde. Öğrendiğim kadarıyla altı film çekilme kararı almış bile. Böylece 60. yaşındaki festivalin bu yıl düzenleneneme ihtimali konuşuluyor.

Fakat iddialar ise vahim… Birkaç kaynak aynı iddiayı dillendiriyor. Belgesel filmin programdan çıkarılmasını Kültür ve Turizm Bakanlığı, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’ten istemiş. Hatta Bakan Mehmet Nuri Ersoy’un altı kere Böcek’i aradığı iddia ediliyor. Eğer belgesel programdan çıkarılmazsa bakanlığın festivale verdiği ekonomik desteğin kesileceği iletilmiş. İddiaya göre Böcek de bakandan gelen bu talimatı festival yönetimine iletiyor ve süreç böyle başlıyor.

Kılıçdaroğlu yakından takip ediyor

Bir başka iddia da belgeselin gösterilmesi halinde Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanacağı yönünde. Bakanlığın bu filmin festivalde gösterilmemesini isteme gerekçesi ‘KHK ile atılanların FETÖ’cü olduğu iddiası’. Zaten filmin festivalden çıkarılma kararı açıklanmadan iktidara yakın medyada ‘Altın Portakal Film Festivali skandalı: FETÖ propagandası yapılan belgesel listede’ manşetleriyle haberler çıkmaya başlamıştı.

CHP Genel Merkezi’nin, ki kimi konuştuğum kaynaklar Kemal Kılıçdaroğlu’nun adını veriyor, konunun yakından takip edildiğini söylüyor. Böcek, CHP Genel Merkezi’ni de konuyla ilgili bilgilendirmiş. Ama merkez Böcek’i uyarmış “Bizdeki bilgiler belgeselin FETÖ ile ilgili olmadığı yönünde” diye.

Böcek bugün Ankara’ya gidecekmiş

Dün bütün gün Böcek’e ulaşmaya çalıştım ama olmadı. Kendisi yurtdışındaymış. Sinema dünyasından gelen sert tepkiler üzerine Türkiye’ye dönme kararı almış. Bugün de Ankara’ya gidip muhataplarıyla yüz yüze görüşecekmiş. Yani Antalya’daki sansür meselesi anladığımı kadarıyla tamamen siyasi.

Kanun Hükmü Belgeseli, çok büyük adaletsizliklere uğrayan ve yok sayılan bir kesime ışık tutuyordu. Belgesel neden Festival programından çıkarıldı, bilmek istiyoruz. https://t.co/wsPs74M0aJ

— Yüksel Taşkın (@yukseltaskinn) September 23, 2023

Zaten CHP Parti Meclisi Üyesi ve milletvekili Yüksel Taşkın’ın Twitter’dan “Kanun Hükmü’ belgeseli, çok büyük adaletsizliklere uğrayan ve yok sayılan bir kesime ışık tutuyordu. Belgesel neden Festival programından çıkarıldı, bilmek istiyoruz” sorusu üzerine yine iktidara yakın medyanın CHP ve Yüksel’i hedef haline getirmesi de işin siyasi zeminde nasıl yaşanacağının bir işareti.

Altın Portakal seçim stratejisinin kurbanı mı?

Peki Antalya Altın Portakal Film Festivali neden siyasi bir mesele haline geliyor denilebilir. Bir önceki yerel seçimlerde belediyenin Ak Parti’den CHP’ye geçme nedenlerinden biri Antalya Film Festivali olduğunu Antalyalılar hep dillendirdi. Eski Antalya Film Festivali Başkanı Menderes Türel’in festivalden Ulusal Yarışmayı kaldırmasının faturasını Antalyalılar seçimlerde kesmişti.

Yerel seçimler öncesindeki son Antalya Film Festivali’nin sansürle gündeme getirilmesi, bakanlığın hatta bizzat bakanın devrede olduğu iddiaları seçim öncesi CHP’li Muhittin Böcek’i zor duruma düşürmek için yapılan girişim mi sorularını gündeme getiriyor.

1979’da Sansür Kurulu’nun sansürlemek istediği sonradan sinemamızın klasikleri arasına giren Ömer Kavur’un ‘Yusuf ile Kenan’ filmi.

1979 yılında Sansür Kurulu’nun Yavuz Özkan’ın yönettiği ve işçi sorunlarını anlattığı ‘Demiryol’, Ömer Kavur babalarını kan davasına kaybeden iki kardeşin İstanbul’a kaçtıktan sonra başlarına gelenlerin anlatıldığı ‘Yusuf ile Kenan’ ve Yavuz Pağda’nın ‘Yolcular’ filmlerini sansürleme girişi nedeniyle festival düzenlenememişti. Bir de 1980’de 12 Eylül askeri darbesi nedeniyle.

Bu iki yıl dışında kaç iktidar kaç belediye başkanı nice tartışma gördü festival ve hep yolunda yürüdü. Umarım bu yıl da atlatır.

Altın Portakal’da sansür krizi çıktı, jüriler işi bırakıyor