Türkiye savaşın 6. ayında İsrail’e ihracat yasaklarını açıkladı; listedeki jet yakıtı ortalığı karıştırdı
Gazze Şeridi'ndeki İsrail ordusu işgal yönünü güneye çevirerek tanklarla girdiği Han Yunus'un merkezine ulaştığını duyurdu. Kent sakinleri çaresizce bu bölgeyi de terk etmeye çalışırken İsrail'in saldırılarında ilk kez bir Lübnan askeri öldü.
1 Aralık’ta Katar arabuluculuğundaki ateşkesin sona ermesiyle işgale hız veren ve Gazze Şeridi’nin güneyine ilerleyen İsrail, Han Yunus dahil Gazze Şeridi’nin üç bölgesinin ‘kalbinde’ olduğunu açıkladı. Kente ağır hava bombardımanı da sürerken ordu bölge halkına tahliye çağrısı yaptığını söyledi.
Savaşın ilk aşamalarında Filistinli sivillere çatışmalardan kaçınmak için güneye kaçmalarını söyleyen İsrail şimdi bölgenin bir kısmının “Hamas tarafından kullanıldığına” inandığını belirtiyor.
Israeli army claims presence in the “heart” of Khan Younis, southern Gaza Strip, says Gen. Yaron Finkelman
Al-Qassam Brigades clarify ongoing clashes concentrated in eastern areas, primarily agricultural regions https://t.co/czYlgyUazc pic.twitter.com/qfgf0dmiki
— Anadolu English (@anadoluagency) December 5, 2023
Ordudan yapılan açıklamada Hamas’ın İsrail topraklarına saldırdığı 7 Ekim’den sonra başlayan saldırılar ve işgale atıfta bulunularak “Kara harekatının başlangıcından bu yana öldürülen teröristler, çatışma sayısı, karadan ve havadan ateş gücü kullanımı açısından en yoğun günü yaşıyoruz” dendi.
⚠️THE IDF is on a 3 front charge in Shujayia, Jabalia, and in South GAZA/Khan Younis. In the south 1000s of soldiers, tanks and forces have surprised Hamas in a bold maneuver into the heart of the Hamas stronghold of Khan Younis – IDF/CHAN13 pic.twitter.com/jwbCQ6am4b
— Ron M. (@Jewtastic) December 5, 2023
İsrailli yetkililerin “güvenli bölge” olarak belirlediği El Mevasi’de yerinden edilmiş Filistinlilerle konuşan BBC muhabiri Ethar Shalaby “Gazze’nin güney sahil şeridindeki bu ince toprak parçasını ‘insanlık dışı’, ‘çöl’ ve ‘aşırı kalabalık’ olarak tanımlıyorlar” dedi.
Tek bir çadırda 16 kişiyle birlikte yaşayan Reem Abd Rabu İsrail ordusunun ilkin sivillere kendi güvenlikleri için güneye gitmelerini söylediği Ekim ayında ailesiyle birlikte kentin kuzeyinden kasabaya kaçtığını söyledi. El Mavasi’yi “insanlar için hiçbir altyapının olmadığı terk edilmiş bir yer” olarak tanımlayan Reem en fazla 10 bin kişinin barınması gerektiğini söylediği bölgede şu anda 100 binden fazla kişinin yaşadığını tahmin ediyor.
Reem ile aynı çadırı paylaşanlardan biri olan Dr. Mona El Astal durumlarının “korkunç” olduğunu ve derme çatma yapılardan oluşan El Mavasi’de cilt ve solunum yolu hastalıkları dahil pek çok hastalık barındığını belirtti.
Mona “İnsanların su, yiyecek ve elektrik dahil hiçbir şeyleri yok. Bu sabah bazı insanlar yiyecek almak için UNRWA (Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Ajansı) deposunun kapılarını kırdı” diye ekledi.
İşgal harekatının daha uzun süreceği aşikarken İsrail ordusu Han Yunus sakinlerine kentin bir “çatışma bölgesi” haline geldiği uyarısı yapıyor.
Halk kenti terk ederken BM Filistinli Mülteciler Ajansı Direktörü Thomas White da İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) şehri terk etme çağrılarına devam ettiğini söyledi.
White X hesabından yaptığı paylaşımda kent sakinlerine bölgenin merkezinin artık “tehlikeli bir çatışma alanı” olduğunun söylendiğini belirtti.
Daha önce de hava araçlarından kent sakinlerini yaklaşan bir askeri operasyon konusunda uyaran broşürler atılmıştı. İnsanlar şimdi yardım için Mısır’a açılan Refah Sınır Kapısı’na yönlendiriliyor.
Uluslararası basının bölgede yaptığı röportajlar sırasında patlama seslerinin açıkça duyulduğu bildirilirken BBC’ye konuşan bir kadın “Çok korkuyoruz. Şu an en kötü koşulları yaşıyoruz ve ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bu zor koşullar altında ya yaşar ya da ölürüz” dedi.
Başka bir kadın sakin ise savaşın başından beri yerinden edildiğini ve şu anda Han Yunus’taki Avrupa Hastanesi’nde olduğunu, hastanenin İsrail güçleri tarafından “tamamen kuşatıldığını” söyledi, “Çocuklar ve gençler korkuyor, herkes korku, panik içinde ve aç. Tek umudumuz Tanrı. Duyduğunuz gibi şu anda bombardıman devam ediyor” diye ekledi.
Kuzeydeki çatışmalardan kaçan on binlerce sivilin yerleştiği Han Yunus İsrailli yetkililerin Hamas lider ve üyelerinin saklandığına inandığı yer olması nedeniyle İsrail’in güneydeki operasyonunun ana odağı. Hastaneler dolup taşıyor ve yaralılar arasında çok sayıda çocuk da bulunuyor.
BM Filistinli Mülteciler Ajansı (UNRWA) bölge sakinlerinin Gazze Şeridi’nin üçte birinden daha az bir alana itildiğini ve “yiyecek, su, barınak ve çoğunlukla güvenlik olmak üzere her şeye ihtiyaç duyduklarını” söyledi. Ajans yine Gazze’de hiçbir yerin güvenli olmadığını bildirdi.
Katar lideri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani İsrail ile Hamas arasında ayın ilk günü sona eren ateşkesi tazelemek için çaba harcadıklarını söyledi.
Al Sani “Anlaşmayı yenilemek ve Gazze Şeridi’ndeki halkımızın yükünü hafifletmek için sürekli çalışıyoruz ancak bu girişimler kapsamlı bir ateşkesin alternatifi değildir” dedi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, akşam saatlerinde savaş kabinesi oturumunun ardından düzenlenen basın toplantısında, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ndeki işgalinde, bölgenin en büyük ikinci şehri güneydeki Han Yunus ve merkez kuzeydeki Cibaliya’yı kuşattığını söyledi, “ulaşamayacakları yer olmadığını” iddia etti.
Gazze Şeridi’nin İsrail’e bir daha tehdit oluşturmayacağını savunan Netanyahu, terörü desteklemekle suçladığı Ramallah merkezli Filistin yönetiminin, Gazze’yi yönetemeyeceğini öne sürdü.
İsrail Başbakanı “Savaştan sonra Gazze silahsızlandırılacak. Bunu yapabilecek tek güç İsrail ordusu. Hiçbir uluslararası güç bu sorumluluğu üstlenemez. Gözlerimi kapatıp bunu kabul edemem” dedi.
Netanyahu, İsrail basınında “ABD’nin Tel Aviv’den saldırıları kısa sürede sonlandırmasını talep ettiği” haberleri üzerine ise “Dünyada bizden savaşı çabuk bitirmemizi isteyen dostlar, bizim için savaşı bitirmenin yolunun Hamas’a karşı onu yok etmek için ezici bir güç uygulamamız gerektiğini bilmeli” ifadesini kullandı. İbraniceden İngilizce konuşmaya geçen Netanyahu “Bizim yanımızda durun. İsrail’in yanında durun, medeniyetin yanında durun” diye ekledi.
Kassam Tugayları’ndan yapılan yazılı açıklamada, “Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinin doğusunda 10 İsrail askerinin öldürüldüğü” belirtildi.
Kassam’dan yapılan bir başka açıklamada ise İsrail güçlerine düzenlenen iki ayrı saldırıda “8 askerden oluşan İsrail özel birliklerinin ve 6 İsrail askerinin başarılı bir şekilde hedef alındığı” kaydedildi.
Başka bir yazılı açıklamasında da “Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinin doğusunda İsrail’e ait 2 asker taşıyıcı aracın, 3 tankın ve 3 buldozerin Yasin 105 roketleriyle hedef alındığı” aktarıldı. Bölgede İsrail askerlerinin kullandığı bir evi bombalarla hedef aldığı ve evin yerle bir olduğu ifade edildi.
Militanların İsrail askerlerinin kurduğu mayın tarlasını patlattığı belirtilen açıklamada askerler arasında ölü ve yaralıların olduğuna işaret edilirken, Han Yunus’ta doğrudan saldırıda 18 askerin hedef alındığı aktarıldı.
Gazze Şeridi’nden İsrail’e roket atılması sonucu Aşkelon’da 2, Tel Aviv’de ise 1 İsraillinin hafif yaralandığı bildirildi.
İsrail acil servisi Kızıl Davut Yıldızı’ndan saldırılara ilişkin yapılan çıklamada, duyulan siren sesi sonrasında bir roketin Aşkelon kentine düştüğü, 60 yaşlarındaki 2 İsrailli kadının şarapnel parçalarıyla hafif yaralandığı ve iki kişinin de panik yaşadığı aktarıldı.
Saldırı sonucu Aşkelon’da bir konutun da hasar gördüğü, yaralanan İsraillinin tedavi altına alındığı söylendi.
Öte yandan Gazze’deki Hamas yönetimi, İsrail’in saldırılarında ölenlerin sayısının 349 artarak 16 bin 248 olduğunu duyurdu.
Hamas’a bağlı yayın kuruluşu Shehab’a göre ölenlerin 7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadınlardan oluşuyor.
Lübnan ordusu X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İsrail saldırısında 1 askerinin öldüğünü, 3’ünün de yaralandığını duyurdu. İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyine yönelik düzenlediği saldırıda ilk kez bir Lübnan askeri hayatını kaybetmiş oldu.
İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim’den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında karşılıklı saldırılar yaşanıyor. Bu saldırılarda 89 Hizbullah mensubu ve 6 İsrail askeri öldü.
Olayın üzerine İsrail ordusundan yapılan özür açıklamasındada “Saldırının hedefi Lübnan Silahlı Kuvvetleri değildi. IDF olaydan duyduğu üzüntüyü ifade etmektedir. Olay inceleme altındadır” dendi.
Earlier today, IDF soldiers operated in self defense to eliminate an imminent threat that had been identified from Lebanon. The threat was identified within a known launch area and observation point of the Hezbollah terrorist organization, near al-Awadi. Hezbollah’s activities…
— Israel Defense Forces (@IDF) December 5, 2023
ABD, işgal altındaki Batı Şeria’da “şiddet yanlısı İsrailli yerleşimciler” ya da “Filistinli aşırılık yanlıları” gibi sivillere yönelik şiddet eylemlerine karıştığı tespit edilenlerin mevcut vizelerini ve gelecekteki başvurularını iptal edecek.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Matthew Miller yeni vize politikasının ayrıntılarını verirken, 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria’da sivillere yönelik şiddet eylemlerinde “endişe verici bir artış” olduğunu söyledi.
İsrail hükümetinin “aşırılıkçı yerleşimci şiddetini durdurmak için daha fazlasını yapması” gerektiğini belirten Miller, İsrail’in şiddet yanlısı yerleşimcileri gerektiği gibi sorumlu tutmak için yeterli düzeyde eylemde bulunmadığını kaydetti. ABD’li bürokrat ayrıca İsrailli sivilleri hedef alan “Filistinli aşırılık yanlılarını” da kastetti.
Vize politikası bugün başlıyor ve Miller bunun onlarca kişiye uygulanabileceğini ve aile üyelerinin de vizelerinin iptal edilebileceğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da X hesabından yaptığı paylaşımda karara ilişkin “Bugün Batı Şeria’da barış, güvenlik ve istikrarı zedeleyen eylemlerde yer alan veya bu eylemlere kasıtlı bir şekilde katkıda bulunan bireyleri ve aile üyelerini hedef alan yeni bir vize kısıtlama politikası açıkladım. Sivillere yönelik şiddetin sonuçları olacaktır” dedi.
Today, I announced a new visa restrictions policy targeting individuals and their family members involved in or meaningfully contributing to actions that undermine peace, security, and stability in the West Bank. Violence against civilians will have consequences.
— Secretary Antony Blinken (@SecBlinken) December 5, 2023