İnşaatta sürat felaket olabilir: Hızlı deprem konutlardaki sorun fotoğraflandı
İBB Başkanı İmamoğlu deprem üzerinden İstanbul'daki yapılaşmaya dair politikalarını anlattı ve Erdoğan'ın 'İstanbul'a ihanetten ben de sorumluyum' sözlerini hatırlattı. İmamoğlu "Millet İstanbul'a ihanet edeni sevmez" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu KİPTAŞ Karanfilköy Kentsel Dönüşüm Projesi Hak Sahipleri Daire Eşleşme Kura Töreni’nde konuştu. Kuzey Irak’ta şehit olan dokuz askere rahmet dileyen İmamoğlu “Ben başta bir baba olarak üzülüyorum. Hepimizin evlatları bugün eğer yaşamlarını sürdürüyorsa hayatlarını devam ettiriyorsa o şehitlerimizin bu mücadelesi sayesinde” dedi. Bununla beraber konuşulması gereken bir konu daha olduğunu söyleyen İmamoğlu yıllardır terör belası çekildiğini belirtti ve “Yöneticilerin, biz hepimizin aslında esas görevi vatandaşlarımızın başına gelebilecek bu tür belaları, sıkıntıları defetmektir. Vatandaşlarımızın huzur ve refah içinde yaşamasını sağlamaktır. Bunun için çalışmak zorundayız ve hep birlikte milletimizi zora sokan, sıkıntıya sokan, üzen, başını öne eğen, acı çektiren ne varsa milletimize bu sıkıntıyı yaşatan ne varsa bunları bertaraf etmek, bizlerin en büyük çabası da bu olmalı. Hele hele terör belasına karşı amasız fakatsız doğru çözümlerle ve dileğimiz odur ki; tek bir şehit bile olmayan bir Türkiye var etmek. Bu da bu da en kalıcı şekliyle çözümlerin oluşması amacıyla yapılması gereken iş ve işlemler vardır. Başta milli birliği ve beraberliğimizi sağlamak hepimizin bu acıyı hissettiğini bilmemiz ve bunu hissetmemiz” dedi.
Bu acının zaman zaman siyasetin parçası haline getirildiğini söyleyen İmamoğlu “İş birliği içinde acımızı hep birlikte hissettiğimizi hissederek ve bilerek sorunların üstüne hep birlikte çalışarak ve düzenli bir şekilde giderek eminim ve biliyorum ki terör belasını, terör örgütlerini hep birlikte bu cennet vatanının üzerinden püskürtürüz, uzaklaştırırız, yok ederiz… En başta her şeyimizle canımızı, vatanımızı emanet ettiğimiz, Silahlı Kuvvetlerimize olan güvenimizle birlikte devletimizin bütün yönetim kademelerinin, bizlerin başımızı öne koyup düşünmemiz gereken ve Silahlı Kuvvetlerimizin büyük mücadelesini arka planda nasıl katkı sunmamız gerektiğini de hep birlikte tasarlamamız gerektiğinin altını çizeyim. Türkiye’miz için ne yazık ki terör beka sorunlarından birisidir. Ve bunu aşmak da bizim elimizdedir” diye konuştu.
Daha sonra depremin bu ülkenin beka sorunu olduğunu vurgulayan İmamoğlu 6 Şubat depremini hatırlattı ve İstanbul’da da aynı tehdidin kapıda olduğunu söyledi. Depremle mücadelenin devletin tüm kurumlarıyla bütünlüklü bir hareket istediğini kaydeden İmamoğlu “Niçin beka sorunu biliyor musunuz? İstanbul ve çevresinin bu ülkenin gayri safi milli hasılasının yüzde 60’ını ürettiğini unutmayalım. Yani İstanbul aslında belli bölgelere, belli yörelere, bir yerde olan bir depreme ya da bir afete koşar, yetişir, çözüm de bulur. Ama İstanbul’a çözüm bulmak kolay değildir. O bakımdan en az hasarla, en hafif haliyle inşallah Allah’ımıza dua ediyoruz. Hep birlikte çalışarak başaracağımıza da inanıyoruz” dedi.
Bir tek yerde ve parselde özel imar artışına 2019 yılından bu yana müsaade etmediklerini söyleyen İmamoğlu “Bu tür parsel bazında bir kişinin bir grubun imar artışı meselesinde oralarda bu işin nasıl takip edildiğini ve adımlar atıldığını bilirim. Biz yapmadık, yaptırmadık, yaptırmayacağız” diye konuştu. İmamoğlu şehrin tasarlanmasına bütünlüklü bakmamanın da İstanbul’a ihanet olduğunu söyledi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerini hatırlattı: “Zaten bizden önce yönetenler çıktı. Dediler ki biz İstanbul’a ihanet ettik. Onun için millet İstanbul’a ihanet edeni sevmez.”
Erdoğan, 21 Ekim 2017’de İstanbul’a ihanet edildiğini ve bundan kendisinin de sorumlu olduğunu söylemişti. Erdoğan “Kadim şehirlerin en önemli güzelliği, ana karakterlerini kaybetmeden yeniyi bünyelerinde eritmesi, özlerinden katarak yeniden yoğurmasıdır. İstanbul bu açıdan gerçekten müstesna bir şehirdir. Ama biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum” demişti.