Belediyeler Birliği’ni İmamoğlu kazanınca AK Parti ve MHP yönetime girmeyi reddetti
Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı olması yönünde karar alınan grup toplantısına katılmayan İYİ Parti Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu sessizliğini bozarak,"Adaylık oylamasında yoktum, Kemal Bey'in dayatılmasına itiraz ediyorum" dedi.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecinde açıklamalarıyla gündeme gelen İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) bir açıklama yaparak “Kemal Bey’in adaylığının dayatmasına itiraz ediyorum. Bu itirazım İYİ Parti’nin hassasiyetlerinin doğru anlaşılabilmesi çerçevesinde kamuoyuyla paylaştığım bir itirazdır” diye konuştu.
Altılı Masa toplantısında bu sefer de Babacan – Akşener gerginliği yaşanmış
CHP lideri Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı sonrası partisinden istifa edeceği iddia edilen Yavuz Ağıralioğlu TBMM’de yaptığı açıklamayla suskunluğunu bozdu.
Ağıralioğlu, “Masada kendilerine pusu kurulduğunu söyleyen Ağıralioğlu, “Terörün gölgesinin düştüğü yerde olmayız. Siz PKK’yı lanetleyemeyenlersiniz. Kemal Bey’in adaylığını dayatmasına itiraz ediyorum” dedi.
Ağıralioğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Bu yarışı bunca yanlışın içerisinde 60-40, 70-30 bitirebilecek bir mutabakat aramalıyız. 50’yi 1 geçmek duygusu muhalefeti kirletecek dedik. Dediğimizi bulduk. Seçmen 30 milyona 30 milyon gelse 1 oyla iktidar belirlenecek olsa dedik, o oy çocuklarımızın katilini methediyorsa dedik, o oyla kazanmaktansa kaybetmeyi şerefi bilenlerin partisidir İYİ Parti.
Kemal Bey dahil tüm adaylara ilk ikazımız, 50’yi 1 geçmek değil; tüm yolları mubah saymak değil. Hükümeti tenkil ederken, iktidarda kalmak için her yolu mubah görüyor diyen muhalefetin, iktidar olması için bakanlık dağıtmasını ahlaklı bulmuyoruz dedik.
Önce kaybederiz korkusuna itiraz ettik. Sonra kaybederiz korkusuna rağmen adaylık iradesinin bu şekilde dayatılmasına karşı çıktık. Buna ilaveten belediye başkanlarının adaylığının baskılanmasına karşı çıktık. Seçmene haksızlık olduğunu söyledik.
Kemal Bey’in adaylığına değil, adaylık iradesi taşımasına da değil. Cumhurbaşkanlığına anasının ak sütü gibi helal duyguyla talip olmaya hakkı vardır.
Umut olarak kurulmuş masanın başka bir gündemle iktidar heveslerinin aparatı olarak dönüştürülmesine karşı çıktık. Biz umut olarak kurulmuş bu masada, ümitlerine pusu kurulmuş bir partiyiz.
Biz kimsenin mezhebine inancına hürmetsizlik edecek kadar kalbi kararmış değiliz. Ama süreci doğru yönetemediğimiz için İYİ Parti’nin 5 yıllık emeklerinin iktidar olma heveslerine itiraz ettik.
İktidar 10 yılda milleti görmez oldu, siz daha gelmeden kör ve sağır oldunuz. Memleket mücadelesinde yüzde 75-80’lerin konuşulması gerekirken iktidarı matematiğe çevirdiniz. İktidarın yüzde 50’sinden 15-20 alamayan muhalefet, cumhurbaşkanlığı makamını bölücülüğün pazarlık masasına gelmesine sebep olacak şekilde yönetti.
Siyaset, yönetici kadronun eliyle ilkesizleşir. Siz dün iktidar yaptı diye kızdıklarınıza, kendiniz de alet olup benzerseniz, o zaman iktidara gelmenizin ne anlamı var. Siyaseti bu popülizmle yapacaksanız mücadele etmenin ne önemi var. Ben bugün bu itirazları yapıyorum, sebebi şudur: 5 yıl sonra milletim bizi bağışla biz kandık dememek için söylüyorum.
Meral Akşener itiraz ediyor diye kaybetme endişesi duyuyor ve buna saygı duyulması gerekiyorken, bu kaybetme endişesine küfrediyorsanız, kaybeder miyiz korkusu duyanlara 3 gün boyunca 30 yıllık küfrediyorsanız, siz iktidara gelince, güç elinize geçince, ne yapacağı kestirilemez bir iradeyi temsil ediyorsunuz. Dolayısıyla bizi tedirgin ediyorsunuz.
6 genel başkanın mutabakatını Kemal Bey teklif etti. CHP’nin yaşadığı bu ‘kazanabiliriz’ duygusuna 3 günde en büyük küfür edildi. Siz elinize güç geçince bize ne yapacağınızı göstermiş insanlarsınız. Siz daha iktidara gelmeden her şeye kör ve sağır oldunuz. İktidarı matematiğe çevirdiniz.
Güçlenince, İYİ Parti’nin gücüne ihtiyacınız olmadığını düşünce bakın bakalım, bize mi benziyorsunuz iktidara mı? Güçlendirilmiş-İyileştirilmiş Parlamenter Sistem diye yola çıkılıp ‘Güçlendirilmiş-İyileştirilmiş Kemal Kılıçdaroğlu’ memleketin önüne sunuldu.
Yüzde 25’i, yüzde 75’e dayatmak nedir? İktidara çözüm sürecinde kızdınız, şimdi iş nereye geldi? ‘Bizde HDP var, sizde de HÜDA-PAR var.’ Muhalefetin vazifesi ‘Sen yaptın, ben yapmadım’ demektir.
HDP bugün açıklama yaptı, Kemal Kılıçdaroğlu adına aday çıkarmayacaklarını açıkladılar. Biz terörün bulunduğu bir denklemde olmayız dedik. Ben dedim, defalarca dedim.
İYİ Parti, HDP’ye oy veren 6 milyonun kalbini kazanabilse ben bundan iftihar duyarım. Biz bölücüleri, çocuklarımızın katillerini dinlemeyiz. HDP yetkililerine Türk devletine ‘katil’ derken görüyorum, çok cüretkarlar.
Akşener’i masaya döndüren formül: İmamoğlu ve Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcılığı
Devlete ‘katil’ derken gösterdiğiniz cüretkarlığı bir kere PKK’ye gösteremediniz. Evet, bütün oyunuza talibiz, sizi de muhatap almıyoruz.
Ben terörün gölgesinin düştüğü yerde devletin makamlarının örselenmesine razı değilim. İYİ Parti’den kimse özür dilemedi. İktidar olmadan bu kadar nezaketsizliği, tahammülsüzlüğü iktidar olunca milletimiz için tehlike görüyorum. Kemal Bey’in adaylığının dayatmasına itiraz ediyorum. Bu itirazım İYİ Parti’nin hassasiyetlerinin doğru anlaşılabilmesi çerçevesinde kamuoyuyla paylaştığım bir itirazdır.
Ben Türk milliyetçilerinin bütün şubelerinin, partilerinin birbirlerinin boğazına sarıldığı son seçimdir bu. Başka seçimler doğuracak gibi gelen bu seçim bundan sonra memleketini sarıp sarmalayacak, olanı biteni görüp yöneten bir Türk milliyetçiliğinin iradesine şahit olacak.
Adaylık oylamasında yoktum, Kemal Bey’in dayatılmasına itiraz ediyorum.
Ben itiraz etsem de partime laf söyletmem. Ben partim adına değil kendi adıma konuşuyorum, bedelini ödemeye razı olduğum için bu kürsüdeyim.”
İYİ Parti’de Yavuz Ağıralioğlu dışında tartışmalı isimlerden biri de Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın’dı. Koray Aydın’ın Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktığı iddia ediliyordu.
İYİ Parti’nin TBMM’de Kılıçdaroğlu’nun adaylığıyla ilgili aldığı kararda Koray Aydın’ın da imzası olmadığı ifade edildi. Bu iddia birçok sitede haber yapıldı.
Sonrasında ise Koray Aydın’ın imza veren isimler arasında olduğu ortaya çıktı.
Sözcü gazetesinden Ruhat Mengi’ye konuşan Koray Aydın, “Takımın patronu millettir, dolayısıyla sıralamada takımın yerini millet tayin edecektir. Takımın teknik yönetimi, partilerin yetkili kurulları, teşkilatları, üyeleri ve gönüllüleridir. Millet İttifakı’nın teknik direktörü de artık Sayın Kılıçdaroğlu‘dur” dedi.
Yavuz Ağıralioğlu’nun bu tavrı aslında siyaseti takip edenler için yeni değil. 6’lı Masa’da adaylık tartışmaları sürerken Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için Yavuz Ağıralioğlu “Tayyip Bey’in en çok görmek istediği aday, konuşmalarına bakınca… Yıllardır ısrarla ve inatla Sayın Kılıçdaroğlu’nu karşısında görmek istiyor. Ben kaybetme korkusunu dillendiriyorum, endişeli davranıyorum. Bu seçmen isteksizliğini gözardı etmesek mi diyorum” sözleriyle tartışmalara neden olmuştu.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Yavuz Ağıralioğlu’nun bu sözlerine “Her evin çocuğunun kusuruyla ilgili kulağı çekilecekse evin reisi çeker. Ben ne diyeyim, daha bu böyle olmalı, bunu bekliyoruz. Bugün benim izlediğim video hoş bir video değil” diye yanıt vermişti.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 3 Mart’ta 6’lı Masa’dan kalkmasının ardından ise Ağıralioğlu öne çıkmış “Genel Başkan’ımız bugünkü toplantıya katılmayacak” demişti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Cumhurbaşkanı Yardımcısı olma formülüyle Akşener masaya dönmüş, Ağıralioğlu ise o günden sonra bir açıklamada bulunmamıştı.
Yavuz Ağıralioğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili İYİ Parti TBMM grubunun aldığı toplantıya ise katılmayan tek milletvekiliydi.
Ağıralioğlu’nun bugünkü tavrı ise siyasi geçmişine bakınca pek de tutarsız görünmüyor. Yavuz Ağıralioğlu gençliğinden beri ülkücü camia içerinde yer aldı. Üniversite yıllarında 12 Eylül’ün ardından kapatılan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) yerine kurulan Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) içerisinde bulundu.
MÇP içerisinde Muhsin Yazıcıoğlu’nun önderliğindeki bir grup, partinin DYP-SHP ittifakını desteklemesine karşıydı. 1992’de Muhsin Yazıcıoğlu, 6 milletvekili ve binlerce ülkücü ‘Millî Mutabakat Çağrısı’ yayınlayarak MÇP’den ayrıldıklarını ilân etti. Bu bildiriyi imzalayanların arasında Yavuz Ağıralioğlu da vardı. Ayrılanlar, milliyetçi kimliklerinin yanına İslami kimliklerini de ekliyorlardı. Ardından Büyük Birlik Partisi (BBP) kuruldu ve genel başkanlığına da Muhsin Yazıcıoğlu geldi. Bu arada Nizâm-ı Âlem Ocakları da faaliyete geçti. Ağıralioğlu da bu derneğin 1995-1997 yıllarında genel başkanlığını yürüttü.
Yavuz Ağıralioğlu sonraki yıllarda BBP içinde aktif siyaset yaptı ama 2011 yılındaki genel kurulda başkan adayı olmasına rağmen Mustafa Destici karşısında kaybetti.
O tarihten sonra da BBP’den ayrılarak Türkiye İnsiyatif Merkezi’nin başkanlığını yürüttü. 2018’de ise beraberindeki arkadaşlarıyla İYİ Parti’ye katıldı.
İYİ Parti’de gerçekleştirilen Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısında ise Başkanlık Divanı’nda değişikliğe gidilmiş, Ağıralioğlu Genel Başkan Yardımcılığı görevinden alınmıştı.