Jül Sezar’ın öldürüldüğü yer ziyaret edilebilecek

Jül Sezar, kuşkusuz sadece Roma değil tüm insanlık tarihine damga vurmuş isimlerden biri. Roma Cumhuriyeti’nde iktidar basamaklarını bir bir tırmanan ve en sonunda da tüm Akdeniz’e hükmeden bu devlete tek başına hükmeden Jül Sezar, bir suikast sonucu hayatını kaybetmişti. Tarihin en bilindik anlarından biri olan bu suikastte parmağı olanlardan biri de Jül Sezar’ın evlat edindiği Brütüs’tü. Sezar’ın 2067 yıl önce öldürüldüğü yer olan Largo Argentina bölgesi, Roma Belediyesi tarafından turistlerin ziyaretine açıldı.

Jül Sezar’ın bu bölgede öldürülmüştü

Jül Sezar, milattan önce 15 Mart 44’te bir grup senatör tarafından Forum’a çağırılır. Senatörler, bu çağrının Senato’ya bazı eski yetkilerinin geri verilmesine yönelik bir bildiriyle ilgili olduğunu Jül Sezar’a iletir. Önceden planlanan bu mizansen Jül Sezar’ın sonu olacaktı. Senatörlerin çağrısına uyan Sezar, Roma şehrinin kutsal olarak kabul edilen tapınaklar bölgesi, Largo Argentina’ya geldiğinde karşısında senatörleri görür. 60’tan fazla kişi merdivenlerde Sezar’ı sıkıştırır ve onu bir odaya doğru yönlendirir. Bu esnada suikast girişiminin haberini alan Marcus Antonius, buna engel olmak için Largo Argentina’ya doğru koşturmaktadır.

Ancak senatörler daha hızlı davranacaktı. Sezar, kalabalığın üzerine yürümeye başlamasıyla kendisine bir komplo kurulduğunu fark eder. Kaçmak isterken Tillius Cimber, Sezar’ın boğazına hançeri saplar. Kaçmaya çalışan Sezar, aldığı hançer darbeleriyle hareket edemez hale gelir. Sezar, manevi oğlu Brütüs’ün de kendisine hançer sapladığını gördükten sonra yere yığılır ve rivayete göre o meşhur sözünü sarf eder: “Sen de mi Brütüs?

Largo Argentina, Roma’nın en çok turist çeken yerlerinden birine dönüşecek.

İşte Roma Belediyesi, bu tarihi olayın yaşandığı yer olan ve dört tapınağın kalıntısının da yer aldığı Largo Argentina’yı turistlerin ziyaretine açtı. Tarihi bölgenin açılışında konuşan Roma Belediye Başkanı Roberto Gualtieri, “Hazineleri ve harikalarıyla şaşırtmaktan asla vazgeçmeyen şehrin büyük kültürel mirasını geliştirmek, daha kullanışlı ve çekici kılmak için böyle devam edelim.” dedi.

Kibyra anıtsal çeşmesi 1300 yıl sonra ayağa kaldırıldı