Lale Orta soluğu mahkemede aldı: Hepsi iftira
İzmir'de geçen yıl boşanma aşamasında olduğu Deniz Özarslan tarafından öldürülen Ezgi Zerkin, ölümünden 10 ay sonra boşanabildi.
İzmir’de yaşayan 31 yaşındaki Ezgi Zerkin, geçen yıl 28 Temmuz’da iş yerinde çalışıyordu. Ancak boşanma aşamasında olduğu Deniz Özarslan, kadının iş yerine geldi ve belinden çıkardığı tabancayla Ezgi’nin kafasına ateş etti. Deniz Özarslan eşine ateş edip kaçarken Ezgi Zerkin ise kaldırıldığı hastanede tedavi altına alındı 11 Ağustos’ta ise öldü.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri üyesi kadınlar cinayetin ardından kaçan ve halen kaçak olan Deniz Özarslan’ın yakalanması için birçok kentte sokaklara afişler astı. Bunun yanında Özarslan ile Zerkin 15 Haziran’da boşandı. Yani Ezgi öldükten 10 ay sonra. Ezgi’nin ölüm yıldönümüne günler kala anne Ziynet Zerkin’in acısı ilk günkü kadar sıcak. “Dönüp bakarsanız hep aynı savunmalar: Kıskançlık, aldatma, iftira” diyen Anne Zerkin, kadınların korunmadığını söyledi ve kızı için defalarca suç duyurusunda bulunduğunu hatırlattı. Ezgi’nin 7 yıllık evliliğinde sürekli üzüldüğünü belirten anne, Sonunda canını da aldı ancak hiçbir gelişme, hiçbir emare yok. Dosyada gizlilik kararı aldılar. Dosyaya avukatımız bile ulaşamıyor. Bize, delillerin karartılmaması için bu kararın alındığı bildirildi. Bu delilleri kim karartacak? İlk fırsatta bizlere de zarar verebilir. Kızım geri gelmeyecek ama o katil yakalanacak. Bugün değilse yarın yakalanacak. Ne ona ne ailesine hakkımı helal etmiyorum. Sistemimizde çok büyük boşluklar var. Emniyet arıyor olabilir ama bir sonuca varabilirler. Neden varamıyorlar? Emniyetin görevi katilleri yakalamak. Özel ekip kurulamaz mı? Bu adam zaten suç makinesi. Çok sayıda kaydı var. Hala nasıl yakalanamıyor aklım almıyor. 1 yıl geçti mahkeme başlamıyor” dedi.
Ezgi ile Deniz Özarslan arasındaki boşanma davasının da bittiğini belirten Zerkin, “Kızım 2021 yılı haziran ayında İzmir 14’üncü Aile Mahkemesi’nde boşanma davası açmıştı. Kızım vefat ettiği için biz davanın düşeceğini sanıyorduk ancak düşmediğini öğrendik ve takipçisi olduk. Geçen 15 Haziran’da da dava sonuçlandı. Mahkeme, Deniz Özarslan’ın tam kusurlu olduğuna karar verip, boşanmayı gerçekleştirdi. Kızım artık o katilin soyadıyla yatmayacak” diye konuştu.
Katilin kendilerine de zarar vereceğine dair duyumlar aldığını söyleyen anne Zerkin, sevdiklerini korumak zorunda olduğunu bu nedenle de geçen yıl 29 Temmuz’da evlerinden ayrıldığını söyledi. 4 ay sonra evine döndüklerini anlatan acılı anne, “Kendi evimde, kendi yasımı tutamadım. Hala uğraşıyorum. Yaşayan bir ölü haline geldim. Sevdiklerim için yaşıyorum. Kızımın katilinin son nefesime kadar peşinde olacağım ve yakalanması için yaşıyorum. Çoğu kadın gibi kızım da unutulmasın diye mücadele veriyorum. Ateş düştüğü yeri yakıyor” dedi.
Kızı Ezgi’nin vefatının ardından kadın cinayeti davalarına katıldığını söyleyen Zerkin, “Kadın davalarına, eylemlere katılıyorum. Son nefesime kadar da kadın davalarına katılacağım. Davadan geldikten sonra 2 gün hasta yatıyorum çünkü sanıkların kendilerini savunmaları hep aynı. Karısını öldüren sanık, ‘Ben kötü biri değilim’ diyor. Madem kötü biri değilsin neden karını öldürdün? Madem kötü biri değilsin neden bu salondayız? Kadın dayanışması çok güzel. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Karabağlar Kent Konseyi bizim hep yanımızda oldu ve olmaya da devam ediyor. Sadece bizim değil, tüm kadınlar için verdikleri mücadeleyi ayakta alkışlıyorum. Sistemin yapamadığını destekleriyle onlar yapıyorlar” diye konuştu.