G20 dünyanın kavrulduğu günlerde bile fosil yakıtı azaltmak için anlaşamadı
ABD merkezli uluslararası bankacılık ve finansal hizmetler devi Goldman Sachs, arz-talep makasındaki daralmayı işaret ederek petrolün varil fiyatının gelecek yıl 100 doları aşabileceğini bildirdi. Goldman Sachs’ın tahmini enflasyonu düşürmek için ardı ardına faiz artırmaya başlayan Türkiye ve benzeri ülkeler için iğneden ipliğe zam anlamına geliyor.
Goldman Sachs tarafından hazırlanan rapora göre, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı petrol üreticisi ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun arz kesintileri ve talepteki artış, piyasadaki arz yönlü sıkışıklığı artırarak fiyatları yukarı yönlü destekliyor.
ABD petrol üretiminde her ne kadar artış beklense de bunun artan talebi karşılamaya yetmeyeceğinin altı çizilen raporda, fiyatların, takip eden 12 aylık dönemde varil başına 100 doları aşabileceği belirtildi. Goldman Sachs daha önce fiyatların gelecek yıl varil başına 93 dolar civarında olacağını öngörmüştü. Ancak 3 ay önce 75 dolar civarında gezinen Brent petrol fiyatları daha şimdiden 91 dolara ulaştı.
Raporda, Suudi Arabistan ve OPEC+ ülkelerinin arz kesintilerinin, söz konusu ülkelerin “küresel stokları azaltarak fiyatları artırma” konusundaki kararlılığını ortaya koyduğu ve fiyatların artış eğilimini desteklediği belirtildi.
Fiyat değişimlerinin OPEC grubu ülkelerinin arz kesintilerini nasıl uyguladığına bağlı olduğunun altı çizilirken fiyatların da grubun hedeflediği varil başına 80-105 dolar aralığında olacağı, OPEC grubunun en büyük üreticisi Suudi Arabistan’ın, üretim kesintilerine rağmen gelecek yıl kazancını artıracağı öngörüsünde bulunuldu.
ABD’nin başı çektiği bazı OPEC dışı ülkelerde gerçekleşen arz artışları nedeniyle OPEC grubunun üretim kesintilerine bir süre daha devam edebileceği tahmininde bulunulurken ABD’de sondaj ve üretim konusundaki kısıtlamaların hafiflemesiyle ülkenin daha hızlı üretim yapabileceği kaydedildi.
Buna karşın küresel petrol talebinin de artış kaydedeceği, bu artışta ekonomik toparlanma sürecinin ivme kazandığı Çin ile Hindistan ve Ortadoğu bölgesinde beklenen büyük talep artışlarının rol oynayacağı belirtildi.
Raporda, küresel enerji fiyatlarındaki artışın ABD ve Avrupa ülkelerindeki ekonomik büyümeye sınırlı bir negatif yansıması olacağı ifade edildi.
Arz yönlü endişelerin büyük oranda fiyatlanmasıyla fiyat artışlarının çoğunlukla piyasaya yansıdığı ve bu nedenle enerji fiyatlarındaki artışın, ülkenin faiz politikasındaki “yumuşak ekonomik iniş” hedefine ket vurmayacağı bildirildi.