Hasan Arat net konuştu: ‘Sosyal medyadan transfer devri bitti’
Beşiktaş ve Galatasaray bu ülkenin futboldaki iki çınarı. Sadece ezeli rakip değil aynı zamanda birbirini yükselten iki ebedi dost. İşte bu iki devin formasını giyen unutulmaz 10 futbolcu...
Derbi klasiklerinden biri de dev maç öncesi iki takımın da formasını giyenlere bir göz gezdirmektir. Yaşları bir asrı çoktan geçen Galatasaray ve Beşiktaş’ın tarihlerinde bu statüde hayli oyuncu var. Biz biraz gözü karartarak ve hayli geniş bir zaman dilimini tarayarak futbol kariyerlerinde sarı-kırmızı renkleri de siyah-beyaz renkleri de taşıyanlardan 10 isimlik bir seçki yaptık.
Refik Osman Top: Futbolumuzun ilk önemli gezginlerinden. Aynı zamanda 1.takım düzeyinde olmasa da üç büyük kulüpte oynayan ilk isim. Bunun yanında zamanının mühim ekibi Altınordu’nun formasını da giydiğini belirtmekte fayda var. Lakabı ‘Şiir’. Kendisine bu takma ismin layık görülmesinin sebebi zarif futbolu. Onunla ilgili anlatılarda penaltı vuruşlarındaki mahareti öne çıkıyor. Dönemin meşhur spor spikeri Sait Çelebi’yle yaptığı söyleşide 41 penaltıdan 40’ını gole çevirdiğini anlatıyor. Kaçırdığında da meşin yuvarlağın direğe çarptığını söylüyor. Her ne kadar çok dolaşsa da isminin ilk anıldığı kulüp onun 1897’de doğduğu semtin temsilcisi Beşiktaş. Ayrılıklar yaşasa da dönmüş siyah beyazlı camiaya bu kadim savunma oyuncusu. 1921’de Galatasaray formasıyla Avrupa seferi de yaşayan Refik Osman, 1924 yılında Sovyetler Birliği’ne giden millli takım hüviyetindeki karma takımda yer alanlardan. Aynı dönemde çıkardığı Gol isimli bir mecmua ile yayın dünyasında adını duyururken, kaleme aldığı bir yazı sebebiyle aldığı men cezasıyla sahalardan bir süre uzak kalmış. Futbolu bıraktıktan sonra antrenörlüğe başlayan Refik Osman Top, Beşiktaş’a uzun yıllar hoca olarak hizmet etmiş ve oyunculuğunun ardından antrenör olarak da şampiyonluk sevinci yaşamış. Aynı zamanda başarılı bir hakem olan bu değerli futbol insanını kaybettiğimiz tarih 1957.
Şükrü Gülesin: Adı duyulduğunda her daim saygıyla anılan topçularımızdan Şükrü Gülesin, 1922 yılında dünyaya geldi. Futbola Kınalıada’da kaleci olarak başladı. Sonra forvete geçti. Talebeyken Beyoğluspor’da oynadı, 1940’da ise yolu efsanesi olacağı Beşiktaş ile kesişti. Ankaragücü’nde geçen bir sezon hariç 1950’ye kadar siyah-beyazlılarda top koşturdu. Bu süreye beş İstanbul Ligi, bir Milli Küme, iki de Başbakanlık Kupası şampiyonluğu sığdırdı. İri görüntüsünden beklenmeyecek teknik oyunu ile özel seyirci edindi. Kornerden attığı goller ve upuzun taç atışları alemetifarikalarıydı. 1950’de kariyerinde yeni ve renkli bir sayfa açarak Beşiktaş’tan hocası Guiseppe Meazza’nın (Milano’daki stada ismi verilen futbol insanı) teşviki ve onu önermesiyle İtalya’nın yolunu tuttu. Çizme’de ilk durağı Lazio’ydu. Burada anlaşmazlık yaşayınca Palermo’ya kiralık verildi. Bu kulüpte çok sevildi, tıpkı memleketindeki gibi hayran kitlesi oluştu. Ertesi sezon Lazio’da oynadı. Sonra bir kez daha Palermo deneyimi geçirerek İtalya macerasını noktaladı. Gülesin, Çizme’de toplam 36 gol kaydetti. Türkiye’ye dönüşte sürpriz bir şekilde Galatasaray ile anlaştı. Bir sezon sarı-kırmızılı formayı giydikten sonra yeşil-sahalara oyuncu olarak veda etti. Toplamda 11 kez milli oldu. 1948 Londra Olimpiyat Oyunları’nda sahaya çıktı. Kısa bir süre antrenörlük yaptı. Futbol ile olan münasebetini daha ziyade spor yazarı olarak sürdürdü. 1977 yılında yaşamını yitirdi.
Recep Adanır: ‘Baba’ lakaplı oyunculardan Recep Adanır, başkentin futbolumuza kazandırdığı değerlerden. 1929’da Ankara’da doğan Adanır, ilk kulübü Ankaragücü ile Türkiye şampiyonluğu kazandı. 1950’de Beşiktaş’a geldi. Henüz ilk yılında İstanbul Ligi şampiyonluğuna uzandı. Siyah-beyazlı ekip aynı sene Türkiye Futbol Şampiyonası’nda da mutlu sona ulaştı. Beşiktaş kariyerinde iki İstanbul Profesyonel Ligi, iki de Federasyon Kupası şampiyonluğu bulanan ‘Baba Recep’, 1959’da siyah-beyazlı formaya veda etti. Kasımpaşa’da oynadıktan sonra 1960’da Galatasaray ile anlaştı. İki yıl kaldığı sarı-kırmızılı kulüpte başarılarına Milli Lig şampiyonluğunu da ekledi. 1962-1963 sezonunda ise Kasımpaşa’da oynadı. Sekiz kez A Milli Futbol Takımı’nda yer aldı. 1951’de Berlin’de Almanya’ya karşı elde edilen 2-1’lik zaferde bir gol ondan geldi. Ülkemizde açılan ilk antrenörlük kursunun mezunlarından olan Recep Adanır, birçok takımda çalıştı. Çok sevdiği Beşiktaş’ta yardımcı antrenörlük, teknik direktörlük, menajerlik vazifelerinde bulundu. Ne zaman Kara Kartal’ın ihtiyacı olsa yardıma koştu. Bu önemli futbol insanı 2017’de aramızdan ayrıldı.
Suat Mamat: Türkiye’de futbola temaşa zevki kazandıran, estetik hareketleriyle iz bırakan futbolculardan biri olan Suat Mamat, 1930 İstanbul doğumlu. İlk kulüpleri sırasıyla Yedikule Demirspor, Sümerspor ve Karagücü. Şöhret kazandığı takım ise 1952’de geldiği Galatasaray. Sarı-kırmızılı takımda 1963’e kadar oynayan Mamat’ın kartvizitinde üç İstanbul Profesyonel Lig, bir Milli Lig, bir de Türkiye 1.Ligi şampiyonluğu var. 1963-1967 arasında forma giydiği Beşiktaş’ta ise iki lig şampiyonluğu bulunuyor. Unutulmaz yıldızın son kulübü Vefa. Müthiş kafa vuruşları ve rövaşatalarıyla tanınan Suat Mamat’ın parlak bir milli takım kariyeri de var. Ay-yıldızlı formayı tüm kategorilerde toplamda 27 kez giyen Mamat, Türkiye’nin Dünya Kupası finallerinde attığı ilk golün sahibi olarak futbol tarihimizde özel bir yere sahip. Teknik direktörlük de yapan ve Kırıkkalespor ile Mersin İdman Yurdu’nu Birinci Lig’e çıkarma başarısını gösteren Mamat’ın vefat tarihi 2016.
Ergün Acuner: 1941’de doğdu. Mahalle turnuvalarında beğenilerek Galatasaray’ın genç takımına seçildi. A takım hayalleri kurarken kadroda yer bulamayınca doğduğu kentin takımı İzmirspor ‘a gitti. Burada profesyonel oldu ve adını duyurdu. 1965 yılında rötarlı da olsa Galatasaray’a geldi. Sarı-kırmızılı kulüpte altı yıl geçirdi. 1968-1969 ve 1970-1971 sezonlarında lig şampiyonluğu sevinci yaşadı. Bu süre zarfında 14 kez A milli oldu, üç gol attı. 1971’de Galatasaray efsanesi Gündüz Kılıç’ın teknik direktörlüğünü yaptığı Beşiktaş’a transfer oldu. Bu kulüpte iki yıl kaldı. Ancak Galatasaray’daki başarılı performansını tekrarlayamadı. 1973-1975 yılları arasında Hatayspor’da oynadıktan sonra futbolu bıraktı. Kısa bir süre antrenörlük yaptı. 2002 yılında bir gece Küçükyalı’da tren raylarında cansız bedeni bulundu. Bu hazin sonu futbol dünyasını hüzne boğdu.
Mersed Kovacevic: 1954 yılında bugün Bosna Hersek sınırları içinde ter alan Tuzla’da dünyaya gelen Mersed Kovacevic, uzun yıllar doğduğu şehrin Sloboda Tuzla takımında oynadı. 1984’te Yugoslav Branko Stankovic’in çalıştırdığı Beşiktaş’ta Türkiye kariyeri başladı. İlk sezonunda siyah-beyazlı takım averajla lig ikincisi olurken, 1985-1986 sezonunda şampiyonluk ipini göğüsledi. İki yılda lig karşılaşmalarında toplam 34 gol kaydetti. 1986’da Beşiktaş tarafından serbest bırakıldı. Fenerbahçe ve Galatasaray’ın renklerine bağlamak istediği Yugoslav santrfor tercihini sarı-kırmızılı renklerden yana kullandı. Transfer süresinin dolması nedeniyle Almanya’nın Münih Türkgücü kulübü üzerinden gerçekleşen bir operasyonla amatör olarak Galatasaray’a geldi. Bu olay spor kamuoyunda uzun süre konuşuldu. Ardından 1986’nın ekim ayında Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığına geçen beş futbolcudan biri oldu. Bu durum tartışmaları daha da alevlendirdi. Yeni adı Mirsad Güneş olan golcü futbolcunun lisansı kasım ayında çıktı. Oynadığı ilk maçta Zonguldakspor ağlarını havalandırdı. Üç yıl kaldığı Galatasaray’da iki lig şampiyonluğu kazandı ayrıca Şampiyon Kulüpler Kupası’nda yarı final oynadı. 1990-1991 sezonunda Göztepe formasını giydikten sonra futbol kariyerini noktaladı.
Sergen Yalçın: Gelmiş geçmiş en yetenekli Türk futbolcu sorusunun banko yanıtı. Beşiktaş öz kaynak düzeninin nadide bir ürünü. Türkiye onu 1991’de Gordon Milne yönetimindeki Beşiktaş’ta tanıdı bir daha da manşetlerden inmedi. Sihirli sol ayağı, oyun zekası ve duran toplardaki başarısıyla uzun bir döneme damgasını vurdu. 1972 doğumlu Sergen Yalçın’ın adı Beşiktaş’la özdeşlese de o aynı zamanda futbol alemimizin en seyyar futbolcularından. Kariyerinde dört büyüklerin yanında İstanbulspor, Etimesgut Şekerspor ve Eskişehirspor da var. Beşiktaş’ta profesyonel olarak oynadığı ilk etap 1991-1997 arasında. İkincisi ise 2002’den 2006’ya uzanan süreç. Bu iki dönemde üç lig şampiyonluğu var. Galatasaray kariyeri ise 1999-2000 ile 2001-2002 sezonları ve iki lig şampiyonluğundan oluşuyor. Sadece yetenekleriyle değil özel yaşamı ile de adından çok sık söz ettiren Sergen’in milli forma altındaki en önemli başarılarından biri Akdeniz Oyunları şampiyonluğu. Toplam millilik sayısı 53. Bu denli özel bir yetenek olmasına karşın yurt dışı yok kariyerinde. Kendi söylemiyle isteyenler olmuş ama futbol dışı yaşantısını araştırınca almamışlar! Teknik adamlık kariyerinde sekiz kulüpte çalışan Sergen Yalçın, 2020-2021 sezonunda Beşiktaş’ı şampiyon yaptı.
Okan Buruk: Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, 1973 yılında İstanbul’da doğdu. Henüz 11 yaşındayken Florya’nın kapısından giren Buruk, altyapıda basamakları tırmandıktan sonra 1992’de Karl Heinz Feldkamp görevdeyken A takıma terfi etti. 2001’e dek sarı-kırmızılı formayı terletti. Bir sonraki durağı İtalyan devi Inter oldu. 2004’te Türkiye’ye dönerek Beşiktaş ile anlaştı. Siyah-beyazlılarda iki sezon geçiren Buruk, 2006’da yeniden Galatasaray’ın futbolcusu oldu. 2008-2010 arası Büyükşehir Belediyespor’da oynadıktan sonra aktif futbolculuk yaşantısını noktaladı. Kariyerinin çok büyük kısmını Galatasaray’da geçiren Okan Buruk, sarı-kırmızılılarla 1 UEFA Kupası, 1 UEFA Süper Kupası, 7 lig şampiyonluğu, 5 Türkiye Kupası ve 1 Türkiye Süper Kupası kazandı. Genç milli takımlar dahil 102 kez milli formayı giyen Buruk, 2002’de Dünya Kupası üçüncülüğü elde eden A Milli Takım’da yer aldı. 2000’de İtalya ağlarını havalandırarak Avrupa Şampiyonası finallerinde gol atan ilk futbolcumuz oldu. Bunların yanında 1992’de Avrupa Gençler şampiyonluğu yaşadı. 2011’de teknik adamlığa başlayan Buruk, geçen sezon başına geçtiği Galatasaray’ı ilk yılında şampiyon yaptı.
Ayhan Akman: 1977 yılında doğan Ayhan Akman adını ilk kez profesyonel kariyerinin başladığı, doğduğu şehrin takımı İnegölspor’da duyurdu. Vitrine asıl çıktığı yer ise Gaziantepspor oldu. 1998 yazında tüm büyüklerin transfer listesindeydi. Neticede 8.750.000 dolar karşılığında Beşiktaş’a gitti. Üç yıl kaldığı siyah-beyazlılarda bir türlü beklenileni veremedi. Yüksek transfer bedelinin yarattığı baskı düşük performansındaki önemli nedenlerden biriydi. İstanbul’a gelip hayal kırıklığıyla Anadolu’ya dönen futbolcular listesine dahil olacağı düşünülürken, bir anda kendini Lucescu’nun çalıştırdığı Galatasaray’da buldu. Oyundaki rolü değişti, daha defansif bir orta saha futbolcusuna dönüştü. Bu sayede 2012’ye dek forma giydi. Dört lig şampiyonluğu yaşadı. Tüm kategorilerde Toplamda 66 kez milli takımda oynadı. Türkiye, 2008 Avrupa Şampiyonası’nda yarı final oynarken o sahadaydı. Futbol sonrası antrenörlük ve profesyonel yöneticilik yapan Ayhan Akman halen Galatasaray’ın futbol direktörü.
Burak Yılmaz: Derbide Beşiktaş’ın başında sahaya çıkacak olan Burak Yılmaz futbolumuzun gelmiş geçmiş en iyi golcülerinden. Üstelik bu kulvardaki birçok rakibinden farklı olarak klasik santrfor değil. Aslen bir kanat oyuncusu. 1985’te Antalya’da dünyaya gelen Yılmaz, içlerinde dört büyüklerin ve yurt dışından üç ekibin bulunduğu toplam 10 takımda oynadı. 2012-2016 yılları arasında top koşturduğu Galatasaray ile iki, 2020-2022 arasında forma giydiği Fransız takımı Lille ile bir lig şampiyonluğu kazandı. İlk İstanbul deneyimini 2006’da Antalyaspor’dan geldiği Beşiktaş’ta yaşadı ve iki yıl kaldı. 2019-2020 sezonunda bir kez daha siyah-beyazlı takımın formasını terletti. Onu en iyi anlayan teknik direktör, bir golcüye dönüşmesini sağlayan Şenol Güneş oldu. Kaderin bir cilvesi Güneş’in ayrılmasının ardından Beşiktaş’ı çalıştırma görevi süresi belirsiz de olsa ona düştü. Toplamda 131 kez milli olan Burak Yılmaz, A Milli Takım’da 77 maçta attığı 31 golle bu klasmanda ikinci basamakta yer alıyor.
Hem Galatasaray hem Beşiktaş formasını terletenlerden benim seçtiğim Top 10 böyle. Bu tür nesnel listeler her zaman eleştirilir. Bunun da akıbeti farklı olmayacaktır. Hatta kolay kritik edebilmeniz için ben yardımcı olayım ve alternatif futbolcuları da kısaca özetleyeyim. Öncelikle halen Beşiktaş kadrosunda yer alıp Galatasaray geçmişi olan iki isim var. Bunlar Portekizli Gedson Fernandez ile yaz transfer döneminin en çok konuşulan isimlerinden Kosovalı Milot Rashica. Parlak yurt dışı kariyerleri de bulunan Mehmet Topal ve Caner Erkin ile milli oyuncular Ahmet Berman, Emre Aşık, Gökhan Zan, Saffet Sancaklı, Ali Çoban ve Ahmet Yıldırım yolu iki cepheden de geçenlerden. Yabancılardan Adrian Ilie, Dany Nounkeu ve Ryan Babel de iki büyük takımda futbol oynayanlar arasında.
Kaynaklar: Top Bir Dünyadır / Yapı Kredi Yayınları, Objektif Yalan söylemez – İsmet Gümüşdere, Ağların Ardında 40 Yıl – İsmet Gümüşdere, Beşiktaş Spor Tarihi – Vala Somalı, Fotospor dergisi, Cumhuriyet arşivi, Milliyet arşivi, dinyakos.com, wikipedia, tff.org
20 Ekim 2024 - Kırmızı-beyaz-siyah bir Anadolu hikayesi
13 Ekim 2024 - Lejyonerlerin tarihçesi: Dalgakıran, bombacı ve Sabri Mahir’in film gibi öyküsü
8 Ekim 2024 - Şampiyonlar Ligi müziği bu kez Galatasaray’ın kadınları için çalıyor
9 Ağustos 2024 - ‘Süper’ kolay olunmuyor! 67 yıllık harika hikayede yeni sayfa