Beyrut’taki suikast: İsrailli rehinelerin hayatlarıyla kumar oynadılar
İsrail Başbakanı Netanyahu, iki bakanını da yanına alarak düzenlediği basın toplantısında savaşın gidişatını ve esir takasını değerlendirdi. Savaşın baskılara rağmen süreceğini söyleyen Netanyahu İsrail ordusu için "Dünyanın en ahlaklı ordusu" dedi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Savaş Kabinesi üyesi Benny Gantz ile Tel Aviv’de bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Netanyahu, savaşın durdurulmasına yönelik uluslararası baskıyı reddettiğini, Gazze’ye yakıt girişine ise izin vermeye devam edeceklerini bildirdi.
İsrail’in çok yoğun bir uluslararası baskıyla karşılaştığını söyleyen Netanyahu, üst düzey komutanları dahil olmak üzere “binlerce teröristi ortadan kaldırdıklarını” söyleyerek komuta merkezleri ve Hamas’a ait tünellerin yok edildiğini belirterek “Tüm gücümüzle ilerliyoruz” dedi.
Live update: Netanyahu, Gallant, Gantz to hold press conference this evening https://t.co/BWfqpOYRzk . Click to read ⬇️
— TOI ALERTS (@TOIAlerts) November 18, 2023
İsrail devam eden savaşta ABD’nin ve birçok Batı ülkesinin desteğini alırken Netanyahu, “ABD’de ve başka yerlerde bize karşı artan baskı var ancak sevgili dostum Joe Biden bizimle ortak çıkarların farkında. Bize özel denizaltı ve donanmayla birlikte uçak gemileri gönderdi. Gerekli mühimmatları da göndermeye devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Hükümetinin Beyaz Saray’la her gün temas halinde olduğunu söyleyen Netanyahu, “Amerikan kamuoyunun yolumuzu doğrulaması için neredeyse her gün ABD medyasına röportajlar veriyorum” açıklamasında bulundu.
Esir takası konusuna da değinen Netanyahu, “Ayrıca bize tam ateşkes konusunda da baskı yaptılar. Biz reddettik. Ben de yalnızca geçici bir ateşkesi ve yalnızca rehinelerimizin geri dönmesini kabul edeceğimizi açıkça belirttim. Meslektaşlarımla birlikte baskıya karşı çıkıyorum ve dünyaya şunu açıkça söylüyorum: Zafere kadar savaşmaya devam edeceğiz. Ta ki Hamas’ı yok edene, ta ki rehinelerimizi eve geri getirene kadar” dedi.
İsrail Başbakanı şöyle devam etti:
“Ağır muhalefete rağmen temel güvenlik ve diplomatik çıkarlarımız konusunda ısrar ediyoruz. Düşmanlarımız ve dostlarımız kararlı duruşumuzu anladıklarında, bunu uluslararası medyadaki röportajlarda ve liderlerle yapılan görüşmelerde duyduklarında, operasyonu sürdürmek için gerekli manevra alanını elde etmiş oluyoruz. Bu hafife alınamaz.”
İsrail ordusunun (IDF) sürdürdüğü harekata değinen Netanyahu, “Her zaman savaş hukukuna uygun hareket eden ordumuz dünyanın en ahlaklı ordusudur” ifadelerini kullandı. Hamas’a karşı savaşın devamı için Gazze’ye insani yardımın hayati önem taşıdığını söyleyen Başbakan, bu yardım olmadan İsrail’in askeri harekatına daha az uluslararası destek olacağını söyledi ve ekledi: “Bu durumda en iyi dostlarımız bile uzun vadede bize desteklerini sürdürmekte zorlanacak ve bu da savaşı tamamlamamızı zorlaştıracak.”
İsrail Başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Büyük Filistin Mitingi’nde yaptığı konuşmaya verdiği yanıtta da İsrail ordusunun “savaş suçu işlediğine” dair iddiaları reddetmiş ve yine “Ordumuz dünyanın en ahlaklı ordusudur” demişti.
Gazze’ye yakıt tankerlerinin girişine ilişkin ise Netanyahu, “Bu, su pompalarını ve kanalizasyon pompalarını çalıştırmak için gereken minimum acil yakıt miktarıdır. Bu yakıt olmadan Gazze sakinlerine ve IDF askerlerine zarar verecek bir salgın hastalık meydana gelebilir” dedi.
İsrail Başbakanı “IDF, Gazze’de her türlü tehdide karşı tam hareket özgürlüğüne sahip olacak. Gazze’nin silahsızlandırılmasını garanti altına almanın tek yolu budur” diyerek sözlerini noktaladı.
Hamas’la olası bir esir takası anlaşmasına ilişkin de açıklamalarda bulunan Netanyahu, masayı devirdiklerine ilişkin eleştirilere yönelik, “Masada anlaşma yoktu. Tüm rehineleri geri almak istiyoruz. Aşamalı da dahil olmak üzere mümkün olan en iyiyi geri getirmek için elimizden geleni yapıyoruz ve bu konuda mutabıkız” dedi.
Halkın çoğunluğunun savaştan sonra yeni bir seçim istediğine yönelik bir ankete ilişkin soruya ise Netanyahu, “Askerlerimiz Gazze’de savaşırken, savaşta düşerken siyasete odaklanılması karşısında şaşkına dönüyorum. Rehinelerin aileleri dev bir kabusun içinde. Siyasete zamanımız olacak” diyerek konuyu devam eden savaşa getirdi.
Savunma Bakanı Yoav Gallant da İsrail’in siyasi geleceğine ilişkin soruları eleştirerek yalnızca savaşa odaklandığını söyledi. Gallant, bu savaşın sonuçlarının “onlarca yıl boyunca İsrail’i şekillendireceğini” öne sürdü.
Kabine üyesi Benny Gantz ise savaş kabinesinin savaşı etkili bir şekilde yürüttüğünü söyledi ve ayrıca eski Başbakan ve Dışişleri Bakanı Yair Lapid’in acil durum koalisyonuna katılmasını umduğunu da belirtti.
Basın toplantısının bitiminde iki siyasetçinin Başbakan Netanyahu’nun elini sıkmaması ve adeta sırtlarını dönmeleri gündem oldu. Görüntünün koalisyon içinde çatırdamalar yaşandığına ilişkin iddiaların ortaya atıldığı bir döneme denk gelmesi dikkat çekti.
After Netanyahu finished his speech, Defense Minister Yoav Gallant, and Benny Gantz, a member of the War Cabinet, ignored Netanyahu and turned their backs to him. pic.twitter.com/Hci8x2i0zJ
— Dan mutungi (@dannmuts) November 12, 2023
İsrail ordusu, abluka altındaki Filistin’in Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda 31 Ekim’den bu yana öldürülen asker sayısının 57’ye yükseldiğini duyurdu.
Ordudan yapılan açıklamada, Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda 6 İsrail askerinin daha öldürüldüğü belirtildi. Çatışmalarda, 8 İsrail askerinin de yaralandığı ifade edildi.
İsrail’in Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki evlere düzenlediği saldırıda Anadolu Ajansı’nın (AA) serbest kameramanı Muntasır es-Savvaf’ın yaralandığı, annesi ve babası ise hayatını kaybettiği bildirildi.
Saldırıda, aralarında Muntasır es-Savvaf’ın araştırmacı-yazar olan babası Mustafa es-Savvaf, annesi, iki erkek kardeşi ve onların çocuklarının da bulunduğu Savvaf ailesinden yaklaşık 30 kişinin yaşamını yitirdiği, Muntasır es-Savvaf’ın ise yüzünden orta derecede yaralandığı ve hayati tehlikesinin bulunmadığı aktarıldı.
İsrail’in Kanal 12 televizyonuna konuşan Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Hamas’ın ardından gelecekte Gazze’yi Ramallah yönetiminin yönetmesine ilişkin tartışmalara yönelik, “Filistin yönetiminin sivil bir çözüm olduğunu düşünenler yanılıyor” dedi.
“Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar her zaman güvenlik kontrolü İsrail’in elinde olacak” diyen Cohen, savaştan sonra “Gazze’ye silah girişini önlemek için İsrail’in Gazze Şeridi’nin güvenliğini kontrol etmek zorunda kalacağını” savundu.