NBA’in kendini en çok geliştireni: Lauri Markkanen
EuroLeague Koçlar Birliği Direktörü Goran Sasic ilginç bir iddia ortaya attı. Sasic EuroLeague yönetiminin maçların yayınlanması için Fransa'ya para ödediğini söyledi.
Yayın hakkı anlaşmaları günümüzde birçok spor dalı ve organizasyon için bir numaralı gelir kaynağı. Futboldan örnek vermek gerekirse Premier Lig’de yayın gelirleri sayesinde son sıradaki takım bile Avrupa’nın diğer herhangi bir ligindeki orta sıra takımından fersah fersah fazla para kazanıyor. Hal böyle olunca yapılan sponsorluk, reklam vb anlaşmalar katbekat değer kazanıyor.
EuroLeague’de Avrupa’nın bir numaralı basketbol organizasyonu olarak yıllardır ürününü en iyi şekilde pazarlamaya çalışıyor. Kıtanın dört bir yanında maçların yayın hakları için yayıncı kuruluşlar ihale yoluyla birbirleriyle yarışıyorlar. Bu yarış birkaç sene önce Türkiye’de de yaşanmış, Saran Medya yayın haklarını alarak bir süredir BeIn Sports bünyesinde olan ligi yayınlamaya başlamıştı.
Yayın hakları konusuyla alakalı çok enteresan bir iddia ortaya atıldı. EuroLeague Koçlar Birliği Direktörü Goran Sasic Türkiye’de merakla beklenen ihale sürecinin bazı Avrupa ülkelerinde gerçekleşmediğini, hatta ligin yayınlanması için bazı ülkelere para ödediğini şu sözlerle dile getirdi: “EuroLeague’in Almanya ile yaptığı yayın anlaşmasından son 10 yılda ne kadar gelir elde ettiğini biliyor musunuz? Tam 0 euro! Sonra Fransa pazarına girdiler ama durum orada daha da kötü. EuroLeague maçların Fransa’da yayınlanabilmesi için ekstra para ödemek zorunda kaldı. Öte yandan Yunanistan ve Türkiye gibi ülkelerle yapılan yayın anlaşmaları var, her biri yılda yaklaşık 10 milyon euro gelir getiriyor. Bu yüzden Fransa ve Almanya gibi ülkelerden ziyade basketbolu gerçekten umursayan ülkelere önem vermeyi tercih ederim.”
Rus kaynak Izvestia’ya konuşan Sasic 24 Şubat 2022’de başlayan Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası ligden uzaklaştırılan Rus takımlarının dönüşleri hakkında “Rus takımlarının EuroLeague’e geri dönüşü konusunda olumsuz düşünmüyorum. 90’lı yılların ortalarında (1992-95) Yugoslav takımları için de savaş nedeniyle benzer bir durum söz konusu olmuştu, üç yıl sonra spor organizasyonlarına geri dönmüşlerdi. Benim düşünceme göre Rus takımlarına yönelik yaptırımlar da en fazla üç yıl sürer, tabii bu yalnızca bir tahmin. Ben politikacı değilim ama Rus takımlarının geri dönüşü konusunda bence UEFA’yı takip etmeliyiz. Bence UEFA Rus takımlarının deri dönüşü için bir adım attığında bu adım, diğer spor organizasyonları için bir domino etkisi yaratacak” açıklamasını yaptı.