Fitch’ten Merkez’le uyumlu enflasyon tahmini
Türkiye ekonomisi geçen yıl beklentilerin üstünde yüzde 4,5 büyüdü. Büyümede yüzde 12,8 artan özel tüketim harcamaları, yüzde 9'la finans ve yüzde 7,8'le inşaat sektörleri rol oynarken sanayi yüzde 0,8'le en az büyüyen sektör oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2023 yılı son çeyrek büyüme rakamlarını açıkladı. Buna göre Türkiye ekonomisi 2023 yılında yüzde 4,5 büyürken 2023’ün son çeyreğindeki büyüme oranı yüzde 4 oldu. Ekonomistlerin beklentisi Türkiye’nin geçen yılın dördüncü çeyreğinde yüzde 3,97, yılın tamamında ise yüzde 4,4 büyümesi yönündeydi. Büyümede özel tüketim yüzde 12,8’le başı çekerken finans yüzde 9, inşaat ise yüzde 7,8’le sürükleyici sektörler olarak öne çıktı. Sanayi ise yüzde 0,8’le yüzde 0,2 küçülen tarımın ardından en fazla daralan ikinci sektör oldu. Sanayi sektörü dördüncü çeyrekte üçüncü çeyreğe göre yüzde 0.8 küçülerek alarm verdi.
2023 yılındaki büyüme oranı salgın yılı olan 2020’den bu yana en düşük büyüme olarak kayıtlara geçti. Ekonomi 2022 yılında yüzde 5,6; 2021 yılında ise yüzde 11,5 büyüme göstermişti. Salgın yılı olan 2020’de ise büyüme yüzde 1,9 seviyesinde kalmıştı.
Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2023 yılında bir önceki yıla göre %75 artarak 26 trilyon 276 milyar 307 milyon TL oldu. Kişi başına GSYH 2023 yılında cari fiyatlarla 307 bin 952 TL, dolar cinsinden 13 bin 110 olarak hesaplandı. GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde 2023 yılında bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak finans ve sigorta faaliyetleri toplam katma değeri %9, inşaat %7,8, hizmetler %6,4, diğer hizmet faaliyetleri %4,6, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri %3,8, gayrimenkul faaliyetleri %2,7, bilgi ve iletişim faaliyetleri %1,3, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri %1,2 ve sanayi %0,8 arttı. Tarım sektörü ise %0,2 azaldı.
GSYH 2023 yılının dördüncü çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %4 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre %1 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2023 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %4 arttı. Üretim yöntemiyle GSYH tahmini, 2023 yılının dördüncü çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %75,9 artarak 8 trilyon 431 milyar 375 milyon TL oldu. GSYH’nin dördüncü çeyrek değeri cari fiyatlarla dolar bazında 304 milyar 402 milyon olarak gerçekleşti.
Üretim yöntemiyle GSYH tahmini, 2023 yılının dördüncü çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 75,9 artarak 8 trilyon 431 milyar 375 milyon TL oldu. GSYH’nin dördüncü çeyrek değeri cari fiyatlarla dolar bazında 304 milyar 402 milyon olarak gerçekleşti.
Yerleşik hane halklarının nihai tüketim harcamaları, 2023 yılında bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre yüzde 12,8 arttı. Hane halkı tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 59,1 oldu. Yerleşik hane halklarının nihai tüketim harcamaları 2023 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 9,3 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 1,7, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 10,7 arttı.
Bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre 2023 yılında mal ve hizmet ihracatı yüzde 2,7 azalırken ithalatı yüzde 11,7 arttı. Mal ve hizmet ihracatı, 2023 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 0,2, ithalatı ise yüzde 2,7 arttı.
İşgücü ödemeleri 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 116 artarken, net işletme artığı/karma gelir yüzde 49,2 arttı. 2023 yılının dördüncü çeyreğinde ise işgücü ödemeleri bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 107,6 artarken, net işletme artığı/karma gelir yüzde 55 arttı.
İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içerisindeki payı geçen yıl yüzde 26,3 iken bu oran 2023 yılında yüzde 32,8 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yüzde 53,7 iken yüzde 46,3 oldu.
ABD’li haber ajansı Bloomberg, Türkiye’nin büyüme rakamlarını değerlendirdiği analizde üç aylık GSYİH artışının yüzde 1 ile tahminlerin üzerinde gerçekleştiğini ifade ederek, tüketimin ise faiz artışlarına rağmen direncini koruduğunu aktardı. Analizde Türkiye’nin büyümesini tüketimle gerçekleştiği de belirtildi. Tüketici harcamalarının bu seviyede devam etmesi halinde Merkez Bankası’nın yıl sonu yüzde 36 enflasyon hedefine ulaşmasının zor göründüğüne dikkat çekilen analizinde şu bilgilere yer verildi:
“Türkiye’nin 1,1 trilyon dolarlık ekonomisi tahmin edilenden çok daha hızlı büyüyerek, Merkez Bankası’nın büyük faiz artışlarını gerçekleştirdiği iki çeyrek boyunca daralmadan kaçındı. Yayınlanan verilere göre, GSYH dördüncü çeyrekte mevsimsellikten ve çalışma günlerinden arındırılmış olarak önceki üç aya kıyasla yüzde 1 arttı. Bu, GSYH’nin sadece yüzde 0,3 büyüdüğü üçüncü çeyreğe kıyasla hafif bir hızlanmaya işaret ediyor.”
Partisinin Aydın mitinginde konuşan AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisi geçen yıl depreme ve diğer olumsuzluklara rağmen 14 çeyrektir büyüme başarısı gösterdiğini belirterek, şunları söyledi:
” Türkiye Yüzyılı vizyonuyla cumhuriyetimizin ikinci asrına güçlü bir giriş yapmanın çabası içindeyiz. İşte sizler de gördünüz; bugün açıklanan 2023 yılı büyüme rakamları hamdolsun oldukça iyi geldi. Türkiye ekonomisi geçen yıl depreme ve diğer olumsuzluklara rağmen yüzde 4,5 büyüyerek çok önemli bir başarıya imza attı. Hani ekonomi kötüydü, ekonomi kötüye gidiyordu? Böylece ekonomimiz üst üste 14 çeyrektir büyüme başarısı gösterdi. Bu oranla Avrupa Birliği ülkeleri arasında en çok büyüyen ülke olduk. Gayrisafi yurt içi hasılamız 1 trilyon 119 milyar dolarla ilk kez 1 trilyon dolar sınırın üzerine çıktı. Muhalefet hani yandık, bittik, öldük diyordunuz, ne oldu? Aydın 31 Mart akşamında bu muhalefete dersini verecek ben size inanıyorum.”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ekonomideki büyümenin Orta Vadeli Program hedefinin üzerinde olduğunu belirterek, şöyle dedi:
“GSYH, 1 trilyon 119 milyar dolarla ilk kez 1 trilyon doların üzerine çıkarken, kişi başı GSYH ise 13 bin 110 dolar seviyesine yükseldi. Siyasi istikrar ve güven içinde ekonomimizde öngörülebilirliğin sağlandığı bir ortamda, büyüme performansımızı 14 çeyrektir kesintisiz bir şekilde sürdürüyoruz. Bölgemizi etkileyen olumsuz jeopolitik gelişmelerin yaşandığı, depremin yaralarının sarıldığı, küresel ticari faaliyetlerin azaldığı bir dönemde sağlanan büyüme ekonomimizin gücünü göstermektedir.”
Yılmaz, açıklanan küresel büyüme verilerine göre, Türkiye’nin dördüncü çeyrekte ve yıl genelinde OECD ve G-20 ülkeleri arasında büyüme oranında 2’nci sırada yer alarak küresel ölçekte üst sıralardaki yerini koruduğunu belirtti.
2023 yılında Türkiye ekonomisi, %4,5’lik bir büyüme kaydederek Orta Vadeli Program hedefinin üzerinde gerçekleşti. GSYH, 1 trilyon 119 milyar dolarla ilk kez 1 trilyon doların üzerine çıkarken, kişi başı GSYH ise 13 bin 110 dolar seviyesine yükseldi.
Siyasi istikrar ve güven…
— Cevdet Yılmaz (@_cevdetyilmaz) February 29, 2024
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 2024 yılında net dış talebin büyümeye pozitif katkı verdiği ılımlı ve dengeli bir büyüme beklediğini söyledi. Şimşek 2023 yılına ilişkin bugün açıklanan GSYH verilerinin ardından yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:
“Programımız doğrultusunda büyümede yılın üçüncü çeyreğinde başlayan dengelenme, son çeyrekte de devam etti. Yılın ilk yarısında 8.8 puan olan iç talebin büyümeye katkısı, yılın ikinci yarısında 6.6 puana geriledi; Net dış talebin negatif katkısı ise 4.9 puandan 1.6 puana düştü. 2023 yılında büyümenin yaklaşık üçte biri üretken kapasitemizi artıran makine ve teçhizat yatırımlarından geldi. Güçlü şekilde desteklediğimiz yatırım ve ihracat ile daha nitelikli büyümeye doğru yol alıyoruz. Göstergeler ekonomideki dengelenmenin ve cari açıktaki iyileşmenin devam ettiğine işaret ediyor. 2024 yılında net dış talebin büyümeye pozitif katkı verdiği ılımlı ve dengeli bir büyüme bekliyoruz. Uyguladığımız politikalarla iyileşen büyüme kompozisyonu, dezenflasyon sürecine önemli katkıda bulunacak. Kalıcı refah artışı için fiyat istikrarını sağlamanın yanı sıra yüksek katma değerli üretime ve verimlilik artışına odaklanan yapısal reformlara devam edeceğiz.”