Ahmet Kaya’nın filmi çekildi ama ailenin onayı yok!
Ahmet Kaya'nın hayat hikâyesini anlatan 'Ahmet’in Türküsü' filmi vizyona girdi ancak tartışmalar bitmedi. Kaya Ailesi'nin tepki gösterdiği filmi yönetmen Kudret Sabancı savundu. Sabancı, Gülten Kaya'nın açıklamalarına da yanıt verdi.
Ahmet Kaya’nın hayat hikâyesini anlatan ‘Ahmet’in Türküsü’ filmi, 1 Mart’ta vizyona girdi. Ancak filmin vizyona girmesinden önce başlayan tartışmalar hala devam ediyor.
Müzisyenin ailesi yayınladığı bir bildiriyle aanatçının hem Türkiye hem de Fransa’daki yıllarına odaklanan filme, itibar edilmemesini istedi. Aile filmi müzisyenin dinleyicilerine saygısızlık olarak nitelendirmişti. Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya Hayaloğlu ise filmi bir ticari proje olarak gördüklerini ve asla desteklemediklerini söylemişti.
Filmin yönetmen Kudretli Sabancı, Gülten Kaya Hayaloğlu’nun tepkisine, “Sansür denebilecek bir yok etme arzusu” diyerek cevap verdi.
Sabancı’nın sosyal medya hesabından yayınladığı açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Sinema filmimiz sonunda izleyicilerle buluştu. Bilindiği üzere, daha önce planlanan gösterim, öncelikle pandemi daha sonra da muhatap kaldığı bir takım hukuki süreçler sebebiyle bugüne kaldı. Topluma mal olan kişilere ilişkin yapılan filmler maalesef zaman zaman çeşitli spekülasyonlara maruz kalmaktadır. Ahmet Kaya da son dönemde çeşitli şekillerde adları gündeme gelen ve tartışmalara neden olan diğer kişiler de insanlığın, kültürün ve tarihin ortak değerlerine dönüşmüşlerdir. Bu kişilerin adları, dış görünüşleri, hayatı ve düşünceleri gibi kişiliğine dair unsurları, telif hakları kapsamında değil, kişilik hakları kapsamındadır ve hayat hikayeleri de alenileşmiş durumdadır.
Tarihsel ve somut olaylar üzerinde hiç kimsenin telif hakkı söz konusu değildir. Dolayısıyla kamuya açık bilgilerle çekilen bir film için herhangi bir izin gerekmemektedir. Ülkemizde ve dünyada bu konudaki kriterler yeterince açıktır ve bu konuda son derece özenli davrandığımızın bilinmesini arzu ederiz. Şarkılarıyla geniş halk kitlelerinin ilgisine ulaşmış, sonrasında linçe uğramış, ülkesini terk etmiş, vefatından sonra da Cumhurbaşkanlığı Büyük Ödülü’ne layık görülmüş, yani sanatı ve yaşamı ile fazlasıyla kamuoyuna mal olmuş bir sanatçının hayatı, sanatın da sinemanın da konusudur ve üzerinde kitlelerin farklı bakış açılarına sahip olması da çok doğaldır
Sanatın çok sesli doğası içerisinde herkesin aynı süreci kendi perspektifinden yansıtması sanatın sunduğu bir olanaktır ve yaptığımız da bundan ibarettir. Bütün topluma ait olan bu değeri ve zenginliği, tekelci hatta baskıcı bir özel ekonomik mülkiyet anlayışı içerisinde, sansür denebilecek bir yok etme arzusundaki motivasyonu kamuoyunun takdirine bırakıyor, eksiği ve fazlasıyla sinemamıza yeni bir eser kazandırmanın gururunu yaşıyoruz.”
Müzisyen Ahmet Kaya’nın yasal varisleri GAM Müzik ve eşi Gülten Kaya Hayaloğlu önceki yıllarda Ahmet Kaya’nın hayatını film yapan Gani Rüzgar Şavata’ya dava açmıştı. Kaya Hayaloğlu herhangi bir projeye izin vermeyeceklerini duyurmuştu. Aile ‘Ahmet’in Türküsü’ filmi için yayınladığı bildiride gelecekteki muhtemel filmler için de şunları söylemişti: “Muhakkak gerçek bir Ahmet Kaya filmi yapılacak ve o haberi de sizlerle ilk paylaşan yine biz olacağız.”