Mars’ta tespit edilen büyük depremin nedeni bilim insanlarını şaşırttı
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür İzmir’de hem deniz içinde hem karada birçok fay bulunduğunu ve bunların her birinin yedi ve üstünde deprem üretebilecek potansiyele sahip olduğunu söyledi: İzmir felç olur!
Adana’nın deprem riskine dair uyarılarıyla gündeme gelen İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve yerbilimci Prof. Dr. Naci Görür bu kez Ege’de deprem ihtimaline dikkat çekti.
Görür dün İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlediği ‘Deprem ve Dirençli Kentler’ söyleşisine katıldı. ve İzmir’in depreme dirençli hale getirilmesi için eş zamanlı çalışmaların yürütüldüğünü, bunların tamamlanmasıyla kentin depreme hazır hale gelmesini umduğunu belirtti.
Görür Türkiye’de kentlerin gecekondu mantığıyla ve rant kaygısıyla yanlış büyüdüğünü ve hataların altında ezildiğini ifade etti.
Bugünkü bilim ve teknolojiyle depreme dirençli kentleri oluşturmanın mümkün olduğunu dile getiren Görür Kahramanmaraş merkezli depremler öncesi yaptıkları uyarılara rağmen kimsenin üzerine düşeni yapmadığını savundu.
“Bu ülkenin insanları olarak hepimiz suçluyuz, üzerimize düşeni yapamadık” diyen Görür dirençli kentler konusunda siyasi iradenin yanı sıra halkın da ısrarlı talebinin şart olduğunu kaydetti.
‘İzmir fayı devreye girse o körfez boyunca hiçbir bina kalmaz’
İzmir’in tarih boyunca büyük depremlere şahit olduğunu kaydeden Görür şöyle konuştu:
“İzmir’de sadece deniz içinde değil her yerde faylar var. Bunların her biri yedi ve üstünde deprem üretebilir. Bu da İzmir’i felç eder. 120-130 insan vefatıyla kurtulamaz kent. Mümkün değil. Bu fayların hepsi gerçek, tespit edilmiş, canlı ve her birinin büyük deprem üretme kapasitesi var. Ne zaman, nasıl, ne büyüklükte bilmiyoruz. Bundan daha büyük aymazlık olur mu? İzmir’i tehdit eden faylar kuzu gibi duruyor, biz bunların özelliklerini bilmiyoruz. Sisam’da deprem oldu gördünüz, 70-80 kilometre uzakta. Allah korusun bir de İzmir fayı devreye girse o körfez boyunca hiçbir bina kalmaz.”
İzmir’de fayların analiziyle ilgili üniversitelerin çalıştığını, kentin topoğrafyasının da değerlendirilmesi gerektiğini, imar düzenlemelerinde kararların bu verilere bakılarak alınması gerektiğini dile getiren Görür sadece riskli binaların dönüşümünün yeterli olmadığını, şehirlerin tüm altyapılarının dönüşmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de 30 Ekim 2020 depreminin ardından kenti depreme karşı dirençli hale getirmek için üniversiteler ve meslek örgütleriyle eylem planı çalışması yaptıklarını belirterek “Bu çalışmaya depremden en çok etkilenen Bayraklı ve Bornova’da başladık. Toplamda 94 bin 773 yapının envanterini çıkardık. İzmirliler artık bizizmir.com adresinden bir tıkla oturdukları binaların deprem mevzuatına uygunluğunu, ruhsat ve projelerini, mimarını bulabiliyorlar” diye konuştu.