Havalar ısınınca deprem bölgesindeki ihtiyaçlar değişti: Kadınların ihtiyaçları ise hala görünmüyor
Hatay’da bine yakın yurttaşa mezar olarak 6 Şubat depremlerinin sembolü haline gelen Rönesans Rezidans’ın yurtdışına kaçarken yakalanan müteahhidi ‘tapu devri için Karadağ’a gidiyordum’ dedi.
6 Şubat depremlerinde yıkımın en ağır yaşandığı yerlerden biri olan Hatay’daki Rönesans Rezidans davası pişkin savunmalara sahne oluyor.
12 yıl önce ‘cennetten bir köşe’ sloganıyla pazarlanan ama bine yakın yurttaşa mezar olmasıyla yüzlerce aileye cehennemi yaşatan 250 daireli rezidansın sorumlularının yargılandığı davanın dünkü duruşmasına kayıp yakınları da katıldı.
Duruşmaya rezidansın tutuklu olarak yargılanan müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun SEGBİS üzerinden, tutuklu kontrol elemanı Önder Artun, tutuklu yapı denetim şirketi yetkilisi Mehmet Haşim Eraslan, tutuklu yapı denetim şirketi yetkilisi Bülent Sekiçoğlu ve tutuksuz yargılanan proje müdürü İ. D. mevcutlu olarak, tutuksuz yargılanan yapı denetim şirketi yetkilisi Ayhan Karan da yine SEGBİS üzerinden katıldı.
“Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölmesine ve yaralanmasına neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar ayla yargılanan davada sanıklar ve müvekkilleri kendilerini savundu.
Tutuklu sanık Önder Artun 22 yıldır esnaf olduğunu belirterek Rönesans Rezidans inşaatında çalışmadığını söyledi. Artun’un avukatıysa müvekkilinin akli dengesinin yerinde olmadığını söyledi, beraatını ve hastanede tedavi edilmesini istedi.
Tutuklu yapı denetim şirketi sorumlusu Mehmet Haşim Eraslan iddianamede kendisiyle ilgili suçlamalara karşı “Proje aşamasında yer almadım. İnşaatın devam ettiği sürede İskenderun ilçesinde ikamet ediyordum. Ortağım O.Ç. Rönesans inşaatla ilgileniyordu. Suçlamaları kabul etmiyorum, beraatimi istiyorum. Denetimlere ara ara gidiyordum, hiçbir olumsuzluk yoktu. Deprem dalgası değişkenlik gösterdi daha bilim adamları çözemedi. Bu kadar yıkıcı bir depremi kimse tahmin edemiyordu. Ben görevimi yaptığıma inanıyorum, beton dökülürken oradaydım” dedi.
Tutuksuz yargılanan proje müdürü İ.D. kendisiyle ilgili suçlamaları reddedip inşaatta amele işlerini yaptığını belirtti, “Müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun’un yanında 20 yıldır çalışıyorum. Proje müdürü olacaksın dediklerinde inşaat yüzde 80 seviyesindeydi. Yaşananlar için çok üzgünüm, orada ölen tanıdıklarım var. Vefat edenlere rahmet diliyorum. Biz altı kişilik amele takımıyız; temizlik taşıma işlerini yapıyorduk. Beni şirket müdürü M.C. görevlendirmişti. Proje müdürünün görevini bilmiyordum. Binada hiçbir olumsuzluk görmedim. Kalıpçılardan birisi düşüp öldükten sonra görevlendirildim” dedi.
Tutuklu olarak yargılanan rezidansın müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun “Depremde ölenler için üzgün ve acılıyım. Yönetmelikte yer alan tüm prosedürleri yerine getirdim. En ufak hata ve kusur varsa cezamı çekmeye razıyım. Antakya’da 41 yıldır mimarlık yapıyorum. Bu güne kadar mesleğimde ilkeli ve dürüst olarak çalıştım. Binayı yaparken hazır beton olarak C-30 kullandım, elle beton dökmedik ve masraflardan kaçınmadık. Kaliteli malzemeler kullandık, daha önce de Antakya’da birçok binalar yaptım ve hiçbiri yıkılmadı. Rönesans Rezidans’ın yıkılmasıyla ilgili bilirkişi raporları gerçeği göstermemektedir. Karadağ’a tapu devri için gidiyordum. Hatam varsa en üst cezayı almaya razıyım. Bankadan yüklü miktarda para çekmedim, ihtiyacım olan kadar iki bankadan toplamda 20 bin 700 euro çektim” dedi.
Tutuksuz yargılanan yapı denetim şirketi yetkilisi A.K. da yüklenen suçları ve ihmalleri kabul etmeyerek projenin hiçbir aşamasında yer almadığını söyledi.
Tutuklu yapı denetim şirketi yetkilisi Bülent Seküçoğlu “Projede hiçbir kusur olmadığı tarafımızdan onaylanmıştır. Uygulama denetçisi olmadığım için evraklarda imzam yoktur. Aplikasyon olarak denetleme yaptım. Evrak üzerinde denetleme yaptım” dedi.
Duruşmada rezidansın tutuklu olarak yargılanan müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun’un, tutuklu kontrol elemanı Önder Artun’un, tutuklu yapı denetim şirketi yetkilisi Mehmet Haşim Eraslan’ın, tutuklu yapı denetim şirketi yetkilisi Bülent Seküçoğlu’nun tutukluğunun devam etmesi ve tutuksuz yargılanan proje müdürü İ.D. ve yapı denetim şirketi yetkilisi A.K.’ nın tutuksuzluğunun devamına karar verdi.
Öte yandan dava sanıklarından B.M.’nin hakkında yakalanma emri düzenlenmesine ve rezidansın müteahhidi olan Mehmet Yaşar Coşkun’un kardeşi olan firari Hüseyin Yalçın Coskun’un yakalanmasına yönelik emrin devamına kararına verildi.
Rönesans Rezidans dış basında da epey yer bulmuş, özellikle Financal Times bu siteyi ‘Türkiye’nin çürümüş inşaat sisteminin bir sembolü olduğu’ vurgulayan çarpıcı bir dosya halinde işlemişti. Dosyada İstanbul Teknik Üniversitesi Yapı ve Deprem Mühendisliği Profesörü Oğuz Cem Çelik’in şu ifadelerine de yer verilmişti: “Binalarımız bu sarsıntılara karşı dirençli olmalı. Binanın hasar alması başka yıkılması başka. Sarsıntı şiddeti fark etmez, binalarımız asla yıkılmamalı.”