Fragmanlı Vizyon Raporu: Hayaletler, cinler, ajanlar ve sekiz film
Beşi Türk olmak üzere 10 filmin vizyona girdiği bu haftanın öne çıkanı, merakla beklenen 'Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık'. Türk filmlerindeyse bağımsız yapım 'Yüzleşme' eldeki nitelikli seçeneklerden.
Pierre Boulle ‘Maymunlar Gezegeni’ni yazarken sinema dünyasına ilham vereceğini bilmiyordu elbet. Modern dünyaya bir tepkiydi yazdıkları ve insanın derin kaygılarından birini dışa vuruyordu: Bir gün insan türü, hakimiyetini kaybederse ne olur? 1968 yapımı ‘Maymunlar Cehennemi’ filmi işte bu kaygıyı görselleştirdi. Maymunların baskın tür olduğu bir dünyada insan artık hor görülen bir türdü. Charlton Heston’ın Özgürlük Anıtı’nı sahilde kumlar altında gördüğü sahne tüm bu kaygının sebebini gösteren bir sahne olarak sinema tarihine geçti. Olup biten her şeyden insan sorumluydu.
İlk seri beş filmle 1973’te bitti. Sonra yeni bir başlangıç yapmak için 2001’de Tim Burton geçti kameranın arkasına ama tek filmlik bir macera olarak kaldı. 10 yıl sonra 2011’de ‘Maymunlar Cehennemi: Başlangıç’ ile tekrar bir hamle daha yapıldı. Bu sefer maya tuttu ve ikinci seri başladı.
Bugün vizyona giren ‘Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık’ işte bu serinin dördüncü filmi. Maymunların baskın tür olarak imparatorluk kurup hakimiyeti ele geçirdi zamanlarda yaşananları anlatıyor film. Maymunlar da en az insanlar kadar acımasız ve iktidar tutkunu olmuş. Ama hepsi değil. İçlerinden biri çıkıp tüm düzeni altüst edecek bir yolculuğa çıkıyor… Devamı sinemalarda!
10 filmlik haftanın beş filmi Türk filmi ama öyle seyirciyi iştahlandıracak bir yerli film de yok menüde. Filiz Kula’nın ‘Yüzleşme’ bu beş film arasında inci gibi parlıyor açıkçası. Geçen yıl İstanbul Film Festivali’nde ilk gösterimi yapılan filmde yönetmen aile içi yüzleşmeye bakıyor.
Hızır uzun süredir yoğun bakımda olan karısı Halime’yi kaybeder. Kızı Hatice, annesinin hastalığı boyunca özverili bir şekilde yardımını esirgemeyen hastabakıcı Evren’in, annesinin ölümüne sebep olduğunu öğrenir. Hatice eve gelen babasına öğrendiği gerçeği hissettirmeden ilgiyle davranmaya çalışır ancak bir süre sonra bu sırrı içinde daha fazla taşıyamayıp kız kardeşi Kader ile paylaşır. Hatice, Evren’in itirafını babalarına söylemeleri gerektiğini düşünürken Kader, “Polise gitmeli ve tüm bildiklerimizi anlatmalıyız” der. Kader’in ablasına olan baskısı Hatice’de bir varoluş problemi yaratır ve Evren’in itirafının ağırlığı altında ezilmeye başlar. Ailece yenilen bir akşam yemeğinde her aile ferdi bu durumla yüzleşmek zorunda kalır.
Asiye Dinçsoy, Okan Urun, Nilay Erdönmez, Güneş Sayın, Mutlu Güney, Tülay Bursa, Fatih Sevdi, Name Önal’ın rol aldığı filmin birçok festivale katıldığını da hatırlatayım.
Aynı apartmanda iki ölüm vakası. Nedense ölülerden biri buzdolabına koyuluyor. O buzdolabı başkasının eline geçiyor. Sonrası ölümlü dünya komedisi! Hakan Eser’in yönettiği Özge Yağız, Burak Sevinç, Ferit Aktuğ, Sarp Bozkurt, Bahtiyar Engin gibi oyuncuların rol aldığı film bir yanlışlıklar komedyası. Ama şakalar tabii ki ölüler üzerine… Fragman yukarıda tercih sizin!
Gaziantep’teki ‘Çingene Kızı’nın tanıtıma ihtiyacı yok aslında. Her gün yüzlerce kişi ziyaret ediyor. Ama Kamil Çetin ve ekibi belli ki bu mozaiğin daha da fazla insan tarafından bilinmesi için sinemanın kitleselliğini kullanmak istemiş. Bunun için de ‘Çingene Kızı Zeugma’nın ana öyküsüne bu namlı mozaiği yerleştirmiş.
Film bu mozaiğin çalınmasıyla gelişen olayları anlatıyor. Lakin değer biçilemeyecek kadar kıymetli bir eseri konu edinen film beklentileri karşılayacak düzeyde değil. Vasat bir TV filmi olarak değerlendirilecek yapım bir şekilde vizyonda kendine şans bulmuş gibi görünüyor. Çingene Kızı daha iyisini hak ediyor deyip haftanın diğer filmlerine geçiyorum.
Haftanın bir başka yerli filmi olan ‘Görücü’ İlham Yaşaroğlu imzasını taşıyor. Meral Konrat, Elgiz Ekber, Hatun Eliyeva da filmin oyuncu kadrosunda. Aile, yalanlar bu filmde de kendini gösteriyor. Türkiye’den ve Azerbaycan’dan iki ailenin dünür olma macerasını anlatıyor yapım. ‘Görücü’ de ‘Çingene Kızı Zeugma’ gibi bir TV filmi aslında. Ama o da kendine sinema vizyonunda yer bulmuş işte. Fragman yukarıda bakın siz karar verin duruma!
Bu hafta Türk işi korku gerilim seçeneği yok mu diyelere gelsin ‘Makka: Cinn-Azap’ filmi. Mert Uzunmehmet’in yönettiği Oğuzhan Mengübeti, Yağmur Körpe, Raziye Tokgöz’ün rol aldığı film isminden de anlaşılacağı üzere cinli filmlerimizden. Hikayemiz şöyle: 12 yaşındaki Leyla, cin çağırma ve kara büyü ritüellerinde kullanılan objeler ile temas eder ve sonra başına gelmedik kalmaz. Artık ona türlü yaratıklar musalat olmaya başlar!
Haftanın yabancı korku gerilim filmi ‘Gece Avı’nın kamera arkasında Ante Novakovic var. Shawnee Smith, Taryn Manning, Drew Moerlein’in rol aldığı film aslında gerilim ve polisiye türlerini harmanlayan bir yapım. Kocası öldürülen bir kadının hikayesi üzerinden ilerliyor film. Lakin katil tek cinayetle durmuyor seri bir şekilde cinayetler işlemeye başlıyor. Kahramanımız ise katilin izini sürmek isteyen polislerin elindeki neredeyse tek seçenek.
Jesse Ahern, Joanne Samuel ikilisinin yönettiği ‘Kırmızı Papuçlar’ dans üzerine etkili bir yapım olmanın ötesinde bir geri dönüş filmi aslında. Hikayemizin başrolünde dansçı Sam var. Uluslararası bir yıldız olma potansiyeli olan bir dansçı. Ama hayatının en kritik gecesinde kardeşini kaybedip dansa veda ediyor. Ama yaşadığı yas içindeki dans tutkusunu yok edemiyor. Yeniden başlıyor her şeye. Ama bu o kadar da kolay olmuyor.
Juliet Doherty, Lauren Esposito, Joel Burke’nin rol aldığı yapım eli yüzü düzgün ve duygusal atmosferi yerli yerinde kurulmuş bir yapım. Bol filmli haftanın nitelik olarak öne çıkan yapımlarından.
Filmin orijinal isminden de anlaşılacağı üzere karşımızda Çin yapımı bir animasyon var. Zhang Yang’ın yönettiği animasyonda Mars’taki gizli göreve kaçak olarak katılan ve orada Marslı canavarlarla dost olan köpek ajan Bernard’ın öyküsünü izliyoruz. Uzaylılara atfedilen bir yakıştırmayı ters yüz edip ‘Merhaba Marslı bir dostuz’ dedirten film bu haftanın çocuklar için öne çıkan animasyonu.
Bu hafta animasyon filmlerin başrolünde köpekler var. Rusya yapımı, Elena Galdobina’nın yönettiği filmde bir grup köpeğin büyüme öyküsü anlatılıyor.
15 Kasım 2024 - Savulun Roma’nın kaderini değiştirecek adam arenaya çıkıyor
8 Kasım 2024 - Ara tatilin sürprizi: Robot da olsa insan insandır!
5 Kasım 2024 - Trump mı kazanacak yoksa Harris mi? Sinemacılar sonuçları açıklıyor!
4 Kasım 2024 - ‘Yandaki Oda’ Oscar’da karşınıza çıkarsa şaşırmayın!