Kızını boğmuş, ‘uykusunda öldü’ süsü vermiş: Babaya ‘haksız tahrik’ indirimi
Bursa'da Gülsüm - Birol Bahadır çifti ateşlenen çocuklarını götürdükleri hastaneden dönerken kaza geçirdi. Küçük Mert olay yerinde hayatını kaybetti. Aile oğullarının öldüğünü günler sonra öğrendi.
Bursa’da yaşayan Gülsüm ve Birol Bahadır çifti 2015 yılında evlendi. Beş yıl boyunca çocukları olmadı. İlaç tedavisiyle dört yıl önce Mert ismini verdikleri oğulları dünyaya geldi.
Mert’in 11 Nisan’da ateşlenmesi üzerine Nilüfer ilçesindeki özel tıp merkezine giden çift oğullarının tedavisinin ardından saat 00:30 sıralarında evlerine dönmek üzere yola çıktı.
Birol Bahadır’ın kullandığı araç evlerinin bulunduğu Belde Sokak’ta ana yolda süratle ilerleyen Hüseyin Başaran’ın otomobiline yandan çarptı.
Çarpmanın şiddetiyle araçta sıkışan Birol Bahadır ile Gülsüm Bahadır ağır yaralandı, arkada çocuk oto koltuğunda oturan Mert ise camdan fırlayıp metrelerce savruldu ve Başaran’ın kullandığı otomobilin altında kaldı.
Mert Bahadır olay yerinde hayatını kaybetti. Ağır yaralanan anne ve babası sıkıştıkları araçtan çıkarılarak kaldırıldıkları hastanede tedaviye alındı. Hafif yaralanan Hüseyin Başaran ise tedavisinin ardından taburcu edildi. Gözaltına alınan Başaran çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Küçük Mert kazadan bir gün sonra toprağa verildi. İç kanama geçiren, vücutlarının çeşitli yerlerinde kırıklar oluşan Bahadır çifti öldüğünü bilmedikleri oğullarının cenazesine de katılamadı.
16 gün yoğun bakımda tedavi gören çiftin tedavisi vücutlarındaki kırıklar nedeniyle evde devam ediyor.
Oğullarının öldüğünü kazadan günler sonra öğrendiklerini söyleyen Gülsüm Bahadır yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“İlk zamanlar kendimizde değildik. Oğlumun ölüm haberini sonradan psikolog eşliğinde öğrendim. Acımız çok büyük. Oğlumuzu iyileştirmek için hastaneye gittik, başımıza bu olay geldi. O cani adam hızlı şekilde gelip arabamıza vurdu.
Oğlumuzu iyileştirmek istedik, ama ölüme gitti. Kolumda, kaburgalarımda ve bacaklarımda kırıklar var. İki ay evde yatmaya devam edeceğiz. Ben oğlumdan oldum. Bir daha oğlum geri gelmeyecek. İnşallah o cani gereken cezayı alır. Mahalle arasında o kadar hızla gelmenin bedelini öder.”
Oğlunun ölüm haberini kazadan bir hafta sonra ziyaretine gelen bir arkadaşı tarafından öğrendiğini belirten Birol Bahadır da “Ben yoğun bakımda oğlumun ölüm haberini aldıktan sonra hastanede duramadım. Yanımıza ziyarete gelen bir arkadaşım ağzından kaçırdı. Oğlumun hep yoğun bakımda olduğunu zannediyordum. O caninin en ağır cezayı almasını istiyorum” diye konuştu.