Ak Partili yöneticinin talebiyle gelen sansürü mahkeme kaldırdı
Adnan Oktar silahlı suç örgütünün güncel yapılanmasına ilişkin davada Oktar hariç tüm tutuklu sanıkların tahliyesine karar verildi.
Adnan Oktar silahlı suç örgütünün güncel yapılanmasına ilişkin aralarında Adnan Oktar’ın da olduğu 20 sanığın yargılanmasına bugün de devam edildi. Ara kararını açıklayan mahkeme Adnan Oktar hariç tüm tutuklu sanıkların tahliyesine karar vererek duruşmayı 11 Ekim’e erteledi.
Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü’nün üyelerini diri tutmak ve deşifre olan örgüt üyelerinin yerine yenilerini kazandırmak amacıyla avukatlar ve sosyal medya grubu üstünden oluşturduğu söylenen ‘güncel yapılanması’yla ilgili, aralarında örgüt lideri Adnan Oktar’ın da olduğu 20 kişinin yargılanmasına bugün İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmaya Adnan Oktar dahil altı tutuklu sanık SEGBİS ile bağlandı. Bir tutuksuz sanıkla sanıkların avukatları da mahkemede hazır bulundu.
Örgütün hukuk imamı olan ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz sanık Fatih Kılıç mahkemede tanık olarak ifade verdi. Kılıç “Bu örgüt insanın tüm hücrelerine işliyor. Adnan Oktar operasyon sürecine gelene kadar zıvanadan çıkmıştı. Adnan Oktar’ın hep operasyon korkusu vardı, tedbirler alıyordu. Sıradan insan görüntüsü vermek için arada bir dışarı çıkar ve silahlı bir koruma ordusuyla AVM’lere giderdi. O dönemler çok ciddi korkular yaşıyordu” dedi.
Adnan Oktar’ın sürekli olarak suç ortakları aradığını söyleyen tanık Fatih Kılıç “Son yıllarda A9 TV’nin zıvanadan çıktığı yıllarda herkesi suça bulaştırmaya çalışıyordu. Yarın bir gün operasyon olursa suçlarına ortak arıyordu. Megoloman, aşağılık kompleksi olan biriydi. Sürekli övülmek isterdi. Adnan Oktar’ın en büyük korkusu yalnız kalmaktır. Adnan Oktar hiçbir kitabını kendi yazmadı, hiçbir makalesini kendi yazmadı, ekibi yazdı ama kendisi yazmış gibi yaptı. Helal yoldan, 10 lira para kazanmayı bilmez. Hep başkalarının üstünden geçinir. Sadece çok iyi konuşmayı bilir” dedi.
Cumhuriyet’ten Fahrettin Öztürk’ün haberine göre çok sayıda aileye akla hayale gelmeyecek çirkinlikler yaptığını kaydeden tanık Kılıç “Bütün dertleri mağdurları ve etkin pişmanları manipüle etmek şu anda. Adnan Oktar cezaevine girince ilk yaptığı şey avukatları görevlendirmek oldu. Herkesten kendisini ve örgütü aklayan yazılı beyanlar alınmasını istedi. Bazı kişiler bunu yapmak istemedi, riskli olacağını ve Adnan Oktar’ın kendilerini dosyaya bağlamaya çalıştığını anladı. Ne yaptı ne etti, bütün beyanları aldı. Tabii bu beyanlar kesmedi onu, cezaevindeki herkesin kendisine mektup yazmasını istedi ve aldı. Ve bütün bu işi organize eden avukatlar. İçerdeki insanları etkin pişman olmamaları için kontrol altında tutmaya çalışıyordu. Sonra herkes birbirine mektup yazmaya başladı” diye konuştu.
Duruşma savcısı tutuklu sanıklar Ferhunde Eda Babuna ile Meltem Daban’ın tahliyesini talep ederken diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme Adnan Oktar hariç tutuklu sanıklar Meltem Daban, Ferhunde Eda Babuna, Elvan Şahin, Aslı Efeoğlu ile Mine Kalça’nın yurtdışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Mahkeme duruşmayı 11 Ekim’e erteledi.