Premier Lig bahis firmalarına sınırı çizdi
İngiltere'de Southport bıçaklı saldırısının ardından aşırı sağcıların başlattığı protestolarda şimdiye kadar 378 kişi tutuklandı. Starmer uzman polislerden "daimi ordu" kurulacağını söyledi. İngiliz Savunma Ligi'nin eski lideri ise Kıbrıs'ta tatilde.
İngiliz kasabası Southport’ta geçen haftaki bıçaklı saldırının ardından ayaklanan aşırı sağcılar durulmak şöyle dursun, sığınmacıların kaldığı otelleri basarak ateşe verdi. Ülke 2011’den beri şahit olmadığı türde bir toplumsal karışıklıkla karşı karşıya. Şiddet olaylarının boyutu öyle ki bazı ülkeler vatandaşlarını uyarmaya başladı. Bunlardan üçü Nijerya, Avustralya ve Malezya.
Sokak çatışmaları geçen hafta İngiltere’nin kuzeybatısında 90 bin kadar kişinin yaşadığı Southport’ta üç küçük kızın bıçaklanmasıyla tetiklendi. Saldırganın kimliği yetkililer tarafından ilk günler açıklanmadığı için sosyal medya yanlış bilgiyle doldu taştı. Tekneyle İngiltere’ye gelen göçmenlerden biri olduğu da iddia edildi, Müslüman olduğu da. Oysa gerçek bambaşkaydı… 17 yaşındaki saldırgan Ruandalı bir ailenin Galler’de doğan çocuğuydu. Adı Axel Rudakubana’ydı. Müslüman olup olmadığı belli değil. Ancak geç de olsa açıklanan bu bilgiler aşırı sağcıları durdurmaya yetmedi.
Aşırı sağcılar, Müslüman ve göçmen karşıtı hareketler sokağa döküldü. Önce polise tuğla atmakla başlayan protestolar kısa sürede camilere, kütüphanelere ve polis karakollarına saldırıya evrildi. Son olarak pazar gecesi İngiltere’nin kuzeyindeki iki otel ateşe verildi. Bunlardan biri Tamworth’daydı, daha önce yerel bir politikacının “sığınmacılar kaldığı için” eleştirdiği bir oteldi. Diğeriyse Rotherham’daydı.
Tamworth’te protestocular kurşun da sıktı, camları da kırdı, yangın da başlattı. Çatışmalar sırasında bir polis memuru yaralandı. Rotherham’daysa protestocular otelin yakınında ellerindeki ateşe vererek binaya girmek için camları kırdı. Yetkililer o sırada Rotherham’daki otelde geceleyen müşterilerle personel olduğunu söylüyor.
A racist lynch mob have set fire to another Holiday Inn Express hotel housing refugees. They are literally trying to burn alive people who have already fled war, torture and persecution.
This is fascism
Tamworth, England https://t.co/UzjHOaxxVN
— Claudia Webbe (@ClaudiaWebbe) August 4, 2024
İngiltere Başbakanı Keir Starmer cumartesi gecesinden bu yana en az 378 kişinin tutuklandığı şiddetli protestoları kınadı, şiddet eylemlerine karışanların yargılanacağının altını çizdi. Starmer kürsüdeki konuşmasında “Bu ülkedeki insanların güvende olmaya hakkı var. Oysa Müslümanların hedef alındığını, camilere saldırıldığını, diğer azınlıkların dışlandığını, sokaklarda Nazi selamının verildiğini, polise saldırıldığını, ırkçı söylemlerin ve uygunsuz şiddet olaylarının yaşandığını gördük. Dolayısıyla bunun ne olduğunu açıklarken tereddüt etmeyeceğim. Bu aşırı sağcı haydutluğudur” dedi.
Rotherham’daki şiddet olaylarına da değinen Starmer protestocuları “kanunları çiğnemeye niyetli yağmacı çeteler” olarak niteleyerek şiddet yanlısı isyancıların “İngiltere’yi temsil etmediğinin” altını çizdi. Bugüne kadar ordu sahaya sürülmese de PA haber ajansına göre Starmer ayaklanmalara karşı uzman polis memurlarından “daimi ordu” kurulacağını söyledi. Starmer “Uzman kamu görevlilerinden oluşan daimi bir ordumuz olacak. Böylece ihtiyaç duyduğumuz durumlarda bu işle ilgilenecek kadar personelimiz olabilecek” dedi.
Protestolarda birçok aşırı sağcı grup öne çıkıyor. Ama bunlardan en önemlisi 2009 yılında kurulan ve şiddet içerikli protestoları organize eden aşırı sağcı sokak hareketi İngiliz Savunma Ligi. Grup kurulduğu ilk yıllarda Müslümanların çalıştırdığı mekanların önüne domuz kafası yerleştirmek gibi eylemlerde bulunmuştu.
Aşırı sağ uzmanı Matthew Feldman’a göre bu grup İngiliz siyasetinde yeni bir dönemi temsil ediyor çünkü diğer partilerin aksine seçimlere katılmıyor. Feldman 2011 yılında grup hakkında yazdığı bir akademik makalede “Bu grup, Facebook’tan cep telefonlarına, dijital filmlerden YouTube’a kadar yeni medya aracılığıyla yayılan ve koordine edilen bir siyasi harekettir” diye yazmıştı. Bugün uzmanlar İngiliz Savunma Ligi’nin internet üstünden yayılan bir fikre dönüştüğünü söylüyor.
Grubun eski lideri Tommy Robinson da sosyal medyada Müslümanlara karşı nefreti alevlendirecek paylaşımlarına devam ederek yangına körükle gitti. Oysa İngiliz gazetesi Dailymail’in haberine göre Robinson bu paylaşımları yaparken Kıbrıs’ta beş yıldızlı bir otelin şezlongunda gününü gün ediyor.
Geçen pazartesi günü İngiltere’deki duruşmasına katılmadığı için Robinson hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Ama grubun eski lideri şu anda İngiltere’den çok uzakta, Kıbrıs’taki Ayia Napa’da. Tatilinde de İngiltere’deki durumdan uzak durmayan Robinson bir yandan Starmer’ı eleştirdiği yorumlar yaparken diğer yandan da protestoculara müdahale edenleri kınadı. Bu yorumlardan bazıları “Hepinizi uyarmıştık. Ya özgürlüğümüz ya da İslam. İkisi birden olmaz” ve “Toplu sınırdışı şart” gibi mesajlardı.