Turizmde yeni rekor: Turist sayısı beş ayda 18 milyona dayandı
Almanya doğumlu İsviçreli iş insanı Emil Bührle'nin 1956 yılındaki ölümüne kadar topladığı sanat koleksiyonu tartışma konusu olmaya devam ediyor. Sanatçının koleksiyonundaki iki Van Gogh tablosunun soykırım kurbanlarına ait olduğu ortaya çıktı.
Emil Bührle’nin muhteşem sanat koleksiyonu uzun zamandır tartışma konusu. 1890-1956 yılları arasında yaşamış İsviçreli sanayicinin sahip olduğu koleksiyon günümüzde de ilgi odağı olmayı başarıyor. Büyük servetini silah ticaretine borçlu bir isim olan Bührle, Nazilerin iktidarı sırasında şüpheli koşullarda tablolar satın aldı. Almanya’da doğdu, 1924’te İsviçre’ye taşındı ve burada ülkenin en büyük silah fabrikasını işletti.
Kısa bir süre önce 1885 tarihli ‘Köylü Kadının Başı’ için soykırım kurbanlarına ait olduğuna yönelik bir iddia ortaya atılmıştı. Tablo, Van Gogh’un ailesiyle birlikte Hollanda’nın güneyindeki Nuenen köyünde yaşadığı döneme ait. Bu resim, kısa süre sonra ilk başyapıtı ‘Patates Yiyenler’in ortaya çıkışına yol açan çalışmalar arasındaydı.
1920’lerin ortalarında ‘Köylü Kadının Başı’, Berlinli bir koleksiyoncu ve bir kağıt fabrikasının yöneticisi olan Gustav Schweitzer tarafından satın alındı. Schweitzer tabloyu 1932’de müzayedede satışa sunmasına rağmen satılamadı ve kendisine iade edildiği tahmin ediliyor. Ertesi yıl Nazilerin iktidara gelmesi sonrasında tablonun Schweitzer’de kalıp kalmadığı belirsizliğini koruyor.
Yahudi bir iş insanı olan Schweitzer 1934 ya da 1935’te Fransa’ya kaçtı. 1938’de Filipinler’e taşındı ve ertesi yıl orada öldü. Bu sırada Alman vatandaşlığı iptal edilmiş ve Berlin’deki mülküne el konulmuştu. ‘Köylü Kadının Başı’na 1930’ların sonunda ne olduğu (ve Schweitzer’in onu Fransa’ya götürüp götürmediği) bilinmiyor. Kesin olan tek şey, Van Gogh’un 1941 yılında Zürih merkezli Galerie Aktuaryus tarafından Bührle’ye satıldığıdır.
Bağımsız uzman Raphael Gross’un Bührle koleksiyonu üzerindeki olası hak taleplerine ilişkin raporunda “Köylü Kadın Başı’nın 1933’ten sonra zulüm nedeniyle Gustav Schweitzer’den alınıp alınmadığının belirsizliğini koruduğu” kabul edilmektedir. Gross daha sonra ekliyor: “Van Gogh’un sanat eserinin tarihi hala o kadar az araştırılmıştır ki, derinlemesine inceleme bile kesin bir açıklama sağlayamadı”
Emil Bührle’nin koleksiyonundaki Van Gogh tablolarından bir diğeri, Nazi döneminde elde edildiği gerekçesiyle sergiden kaldırılmıştır. Bu resim, ‘Köylü Kadının Başı’ndan bir yıl önce yani 1885’te yaptığı ‘Eski Kule’ydi. Manzara, haziran ayında Kunsthaus’taki sergiden indirildi ve şimdi, Nazi dönemine ait oldukları şüpheli olan ve hepsi başka sanatçılara ait diğer dört Bührle tablosuyla birlikte mağazada sergileniyor.
Bührle Vakfı, bu yılın başlarında uluslararası alanda kabul edilen Nazi dönemi yağmalanmış sanat eserlerinin ele alınmasına ilişkin daha geniş yönergelerin ardından, şimdi Feilchenfeldt’in mirasçılarıyla görüşüyor. Bu vârisler arasında, emekli bir Zürihli tüccarı ve Van Gogh uzmanı olan Walter adındaki oğlu da bulunuyor. Bührle Koleksiyonu’ndaki beş Van Gogh tablosu daha şu ana kadar Nazi döneminde envantere geçmiş ve Kunsthaus Zürih’te sergilenmeye devam ediyor. Şimdi uzmanlar tabloların geçmişteki akıbetini kesin bir şekilde tespit etme mücadelesi veriyor. Ancak bugüne kadar ortaya çıkan sonuçlar hem Bührle hem de farklı koleksiyonlardaki çok sayıda eseri tartışmalı bir konuma taşıyor.