Karahantepe’de yeni buluntu: Leopar kemikleri ortaya çıkarıldı

Dünyanın dikkatle izlediği Karahantepe’de yeni buluntular gün yüzüne çıkarılmaya devam ediyor. Taş Tepeler kazı başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, Karahantepe’deki kazılar hakkında yaptığı bilgilendirmede en yeni buluntular hakkında konuştu.

Karahantepe’de 14 ayrı bölgede kazı yapıldığını vurgulayan Prof. Dr. Necmi Karul, tarihi ören yerinde yeni bulgulara rastladıklarını ifade etti. u yıl Karahantepe’de özellikle kamusal yapılara yoğunlaştıklarını belirten Karul sözlerine şöyle devam etti:

“Daha önce büyük ölçüde açığa çıkardığımız kamusal yapı kompleksinde çalışmalara devam ediyoruz. Burada merkezi bir yapı var ve ona eklenmemiş daha küçük boyutlarda yine kamusal amaçlarla inşa edilmiş binalar olduğunu biliyorduk. Bunlardan bir tanesinde geçtiğimiz yıl kazıya başlamıştık, bu sene de devam ettik. Yapının taban seviyesine geldiğimizde bir sekinin üzerinde dikili taşlarla ayrılmış oda gibi bir alanla karşılaştık. Bu alanın içerisinin kırmızı steril toprakla doldurulduğunu ve bu doldurma işlemine paralel olarak odanın içerisine taş kaplar ve tabaklar bırakıldığını gördük.

‘Kurt çenesi, leopar, akbaba ve tilki kemikleri’

Bu alanın içerisinin kırmızı steril toprakla doldurulduğunu ve bu doldurma işlemine paralel olarak odanın içerisine taş kaplar ve tabaklar bırakıldığını gördük. Kaplar siyah renkli klorit taştan yapılmış ve üzerleri tümüyle geometri ve hayvan desenleriyle bezenmiş. Aynı zamanda bu kontekstin içerisinde baton adını verdiğimiz taş nesneler, boncuklar gibi farklı buluntu gruplarıyla da karşılaştık. Bu kontekstin içerisinde çok sayıda kurt çenesi, leopar, akbaba ve tilki kemikleri gördük. Tilkilerin postlarıyla kontekstin içerisine bırakıldığını anladık”

Prof. Dr. Necmi Karul, Karahantepe’deki vahşi hayvan buluntuları hakkında bilgi verdi.

Ortaya çıkarılan her bir eserin çok kıymetli olduğunu anlatan Prof. Dr. Necmi Karul, buluntularla geçmişe dair önemli ipuçları elde ettiklerini dile getirdi. Karahantepe’nin yorumlanması için daha fazla zamana ihtiyaç duyulduğuna dikkati çeken Karul, son olarak şunları söyledi:

“Kuşkusuz buluntuları yeni açığa çıkarıyoruz, bunların değerlendirmesini yapmak için biraz zamana ihtiyacımız var. Ama binanın içinde geri kalan bölümünde çok sayıda ateş yerinin olması, büyük boğa boynuzlarının, hatta kafataslarının zemine bırakılmış olması, bu alanın pişirmeyle ilgili bir fonksiyona sahip olduğunu, kamusal yapı kompleksinin parçası olduğunu anlamış olduk. Yapı içerisinde fırınlara da rastladık. Karahantepe’de açığa çıkardığımız yapının içerisinde çok sayıda ateş yerinin olması ilk kez karşılaştığımız bir ortamı bize göstermiş oldu.”

Metroyla gidilebilen antik kent: Perge

Arkeoloji dünyası şaşkın, Aydın’daki keşfi konuşuyor

Anadolu’dan tarih fışkırıyor: İşte yılın öne çıkan 10 arkeolojik keşfi