Cadılar dost oluyor, Paris’te tango şimdi başlıyor!

10 filmin vizyona girdiği bu haftanın öne çıkan yapımları Broadway sahnelerinden sinemaya transfer olan cadıların dostluğunu anlatan 'Wicked' ve meşhur 'Paris'te Son Tango' filminde yaşananları Maria Schneider’ın gözünden anlatan 'Maria Olmak'.

22 Kasım 2024

BIRAK KENDİNİ BİRAZ DA KARŞINDAKİNE BAK

WICKED

Yazar L. Frank Baum ‘Oz Büyücüsü’ kitabını yazarken bu fantastik hikayenin 20. yüzyılın bir klasiği haline geleceğini biliyor muydu, bilinmez. Lakin sinema ve tiyatro sayesinde bu hikaye neredeyse hepimizin ezbere bildiği, ilham aldığı bir masal haline geldi. Stephen Schwartz ve Winnie Holzman ise 2000’lerin başında Broadway için ‘Oz Büyücüsü’nün ön hikayesini yazdılar. Bu maceraya da ‘Wicked’ adını koydular.

İşte bu hafta vizyona giren film bu Broadway için yazılan müzikalin sinema uyarlaması. Hikaye Oz cadıları Elphaba ve Glinda’nın hikayesini anlatıyor. Elphaba, yeşil teni nedeniyle yanlış anlaşılan ve gerçek gücünü henüz keşfetmemiş genç bir kadın. Gilnda ise ayrıcalıklı olduğunu düşünen ve hırslı bezenmiş, gerçek kalbini henüz keşfetmemiş popüler bir genç kadın.

İkilinin yolları Oz Ülkesi’ndeki Shiz Üniversitesi’nde kesişir. Sonra da dost olurlar. İkilinin bu dosluğu Muhteşem Oz Büyücüsü ile karşılaşmalarının ardından sınanacaktır. Jon M. Chu’nun yönettiği Cynthia Erivo, Ariana Grande, Jonathan Bailey, Michelle Yeoh, Jeff Goldblum’un rol aldığı film sadece haftanın değil sezonun da iddialı yapımlarından biri. Farklılığa açık olmak, kadın dayanışması, hayatın odağına kendini koymamak gibi meselelerle dolu ince mesajlarıya, türü seven seyircileri baştan çıkaran bir film.


PARİS’TE ASIL ŞİMDİ TANGO BAŞLIYOR

MARIA OLMAK / Maria

Bernardo Bertolucci’nin kült filmi ‘Paris’te Son Tango’ döneminin iyi filmlerinden biri olsa da filmin oyuncularından Maria Schneider’a çekimler sırasında yaşattıkları nedeniyle hep tartışılan filmlerden biri oldu. Çünkü filmdeki sert sevişme sahnesi aslında Schneider’a haber verilmeden çekilmişti. Sansasyonel bir film olduğu için sürekli gündemde olan film Schneider’ın hayatına altüst etti.

İşte Jessica Palud imzalı bu film olayları Maria Schneider’ın gözünden anlatıyor. Bir filmin, bir yönetmen tercihinin nasıl bir insanın hayatını mahvedebildiğini gösteriyor. Ve tabii seyirciye sanatın, sinemanın sınırı nedir, insan hayatından daha mı değerlidir diye de sorduruyor. Çarpıcı bir film, kaçırmayın hele hele ‘Paris’te Son Tango’yu izlemiş ya da yaşananları biliyorsanız hiç kaçırmayın derim.


KURT İZİ KÖPEK İZİNE KARIŞTI

%100 KURT / 100% Wolf

Kurta dönüşmesi gerekirken köpeğe dönüşen bir çocuğun hikayesi. Ki bir kurt için köpek olmak zor kabul edilecek bir şey. Ama kurtları köpeklerden üstün kılan nedir? Sertlikleri, penceleri mi? Filmden öğreniyoruz ne olduğun değil ne kadar cesur olduğun önemli. Yani geldik yine popüler sinemanın “Senin kim olduğunu yaptıkların tanımlar” önermesinin bir yenisine. Alexs Stadermann imzalı Avustralya menşeli bu animasyon hem animasyon kalitesi hem de anlatımı düşünüldüğünde çocuklara yönelik bir yapım.


BU SEFER ERKEK EVDE OTURUYOR KADIN DÜNYAYI KURTARIYOR

SİYAH KANARYA /  Canary Black

‘Görevimiz Tehlike’ serisindeki Tom Cruise’un canlandırdığı Ethan Hunt’ın kadın ve evli olduğunu düşünün. Üstelik kocası da hiçbir şeyden habersiz onu evde bekliyor. ‘Siyah Kanarya’ tam da böyle bir film. CIA’in en iyi ve yetenekli ajanlarından Avery Graves. Ve tabii ki iyi olmak dert bu dünyada. Kötü adamlar onun yeteneğini kullanmak için kocasını kaçırıyor ve istediklerini yaptırmaya çalışıyor. Sonrası dolu dizgin bir macera. ‘Taken’ın Fransız yönetmeni Pierre Morel imzalı daha çok B sınıfı özelliği gösteren bir ajan/aksiyon filmi.  ‘Karanlıklar Ülkesi’ serisinin yıldızı Kate Beckinsale ‘Siyah Kanarya’ olarak yeni bir seri başlatmış olabilir.


KAYGILI BİR TOPLUMUN SANCILARI

CENAZE

Türk korku gerilim filmi olsa da her hafta vizyona giren ne prodüksiyon olarak ne de anlatım olarak o ucuz yapımlar değil ‘Cenaze’. ‘Bina’ ile tanınan Orçun Behram’ın yazıp yönettiği bir film. Behram, ‘Cenaze’ ve ‘Bina’ düşünüldüğünde Türkiye’deki katı karamsarlığın insanların üzerine nasıl sirayet ettiğini gözlemleyerek sinemasını oluşturuyor. ‘Bina’da otoriter yönetimin insanlara güvensizliğini öne çıkartmıştı. ‘Cenaze’de ise ölüm karşısındaki merhamet yoksunluğundan dem vuruyor.

40 yaşındaki Cemal, yalnız yaşayan bir cenaze arabası şoförüdür. Rutininde hiç değişiklik yoktur. Gündüzleri ağlayan kalabalıklar ve dualar, akşamları ise televizyon ve bira. Bir gece içkiyi fazla kaçırır ve tesadüf bu ya hastane morguna çağrılır. Cemal’e oldukça sıra dışı bir görev verilir: Zeynep adında genç bir kız vahşice öldürülmüştür. Zeynep’in ailesi son derece nüfuzlu, güçlü siyasi bağları olan bir ailedir ve bu cinayetin gizli kalmasını istemektedirler. Cemal’in yapması gereken, kızı bir minibüse koyup birkaç hafta ortadan kaybolmaktır. Ahmet Rifat Şungar’ın başrolde oynadığı Cansu Türedi, Gizem Erdem, Orhan Eşkin’in rol aldığı filmi tavsiye ettiğim gibi Orçun Behram’ı da takip etmenizi dilerim.


BUNLAR DA VAR

Geniş Aile 4: Cevahir & Ulvi


Dünya Varmış


Paranoya


Terrifier 3

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.