New York Times’dan müthiş araştırma: Batı Şeria’daki Yahudi terörünün İsrail’i çürüten 40 yıllık öyküsü
İsrail'in "12 UNRWA çalışanı Hamas'ın 7 Ekim saldırılarına yardım etti" iddiasının ardından 10 ülke ajanstan desteğini çekti. İddianın ardından söz konusu çalışanlar hakkında soruşturma açıldı. Ama ajans bu gidişle şubat ayını çıkaramayabilir.
İsrail Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı ve yıllardır Gazze’de faaliyet gösteren UNRWA’nın çalışanlarından bazılarını 7 Ekim’de Hamas’ın başlattığı sürpriz saldırı ve katliamlara dahil olmakla suçlayınca bazı Batı ülkeleri zaten yardımlara ulaşmakta sıkıntı çeken kuruluşa desteğini kesti. Bunun üzerine BM Genel Sekreteri Antonio Guterres desteğini çeken 10 ülkeye kararlarını yeniden gözden geçirmeleri çağrısı yaptı. Guterres hem ajansın hem de insani olmayan şartlar altında hayatta kalma mücadelesi veren Filistinlilerin birkaç çalışanın sözde eylemi nedeniyle cezalandırılmaması gerektiğini söyledi.
Guterres, Hamas’ın saldırılarına karıştığı iddia edilen dokuz UNRWA çalışanının görevlerinden alındığını açıklayarak terör eylemlerine karışan her BM çalışanının eylemlerinden sorumlu tutulacağını vurguladı. Buna göre çalışanlar hakkındaki iddiaları soruşturmak üzere BM’nin en üst düzey soruşturma organı olan BM İç Gözetim Dairesi harekete geçirildi.
İsrail Dışişleri Bakanlığı ise savaş sona erdiğinde UNRWA’nın Gazze’de varlığına tümden son verileceğini söyledi. Ajansın Gazze’de 13 bin personeli var ve bu personel 30 bin çocuğa eğitim veriyor, savaş başladığından bu yana Filistinlilere sığınacak yer sağlıyor. Ajans yalnızca Gazze Şeridi’nde faaliyet göstermiyor. İşgal altındaki Batı Şeria’da, Doğu Kudüs’te, Ürdün, Lübnan ve Suriye’deki Filistinli mültecilerle de ilgileniyor. İsrail’in iddiasına göre 7 Ekim’deki saldırıya yaklaşık 12 UNRWA çalışanı karışmış. İddiaların detayını bu haberimizden okuyabilirsiniz.
Geçen pazar günü bu konuda İsrail tarafından bilgilendirilen UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, Guterres ile görüşmek üzere New York’a gelerek ajansın önde gelen bağışçılarını bilgilendirdi. Cuma günü ise Güney Afrika’nın İsrail’e karşı Lahey Uluslararası Adalet Divanı’nda açtığı soykırım davasının kararı açıklandığı sırada Lazzarini konuyla ilgili bir duyuru yaptı.
BM yetkilileri 17 Ocak’ta UNRWA’nın ajans dışından uzmanlar tarafından bağımsız olarak inceleneceğini duyurdu. Bu bağımsız ekip UNRWA personelinin bölgede çocuklara verdiği eğitimde antisemit müfredat kullandığı gibi sürekli gündeme gelen iddiaları inceleyecek.
BM yetkilileri hızlı davranarak bağışçıların desteğini çekmesinin önüne geçeceğini umuyordu ancak ABD iddianın ardından hemen UNRWA’ya desteğini askıya aldığını duyurdu. O zamandan bu yana İngiltere, Almanya, Kanada, İtalya, Hollanda, İsviçre, Avustralya ve Finlandiya olmak üzere 10 ülke daha aynı şeyi yaptı. Bu dokuz ülkenin 2022’de ajansa toplam bağışı 696.1 milyon doları buluyor. Yardımlarını askıya almayan ülkelerin desteğiyse 2022 yılında 467.6 milyon dolar.
ABD 2022 yılında 340 milyon dolardan fazla yardımla ajansın en büyük destekçisi olmuştu. Savaş başladığından bu yana ise ABD, İsrail 26 binden fazla insanın öldürüldüğü Gazze’deki faaliyetlerine destek amacıyla kongreden 14.3 milyar dolarlık ek yardım geçirdiği gibi saldırılarda kullanılacak tank mermileri gibi mühimmatın herhangi bir sorun çıkmadan İsrail’e gönderilebilmesi için kongreyi iki kez ekarte etti.
Öte yandan İrlanda ve Norveç iddialar karşısında “dehşete düştüklerini” söylemekle birlikte ajansa desteğini kesmeyi reddeden ülkeler oldu. Aynı şekilde Avrupa Birliği de endişelerini dile getirmekle birlikte henüz yardımlarını askıya almadı.
Lazzarini “Gazze’de 2 milyon insanın yaşam kaynağı olan insani yardım operasyonumuz çöküşün eşiğinde. Savaş devam ederken, Filistinlilerin yardıma ihtiyacı büyürken ve gıda sorunu baş göstermişken birkaç kişinin sözde davranışlarına dayanarak bu tür kararlarını almasını hayretle karşılıyorum. Gazze’deki Filistinlilerin bu şekilde kitlesel yeni cezalara ihtiyacı yok. Bu karar hepimizi lekeliyor” diye tepki gösterdi.
İsrail ise Lazzarini’yi sert bir dille eleştirdi. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz “Bay Lazzarini, lütfen istifa edin” çağrısı yaparken İsrail hükümet sözcüsü Eylon Levy UNRWA’yı “Hamas’ın paravanı” olmakla suçladı. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ise “Uluslararası yardım, fon ve insani girişimlerin Hamas’ın terörist faaliyetlerini ve İsraillilerin öldürülmesini körüklememesi için büyük değişikliklerin yapılması gerekiyor. İnsani yardım kisvesi altında terörizm savunuculuğu BM ve temsil ettiğini iddia ettiği ilkeler için utanç kaynağıdır” dedi.
Kaybedilen fonların BM’nin bu ay Gazze’ye yardım garantisi veremeyeceği anlamına geldiğini söyleyen Guterres “Gazze’deki iki milyon sivil, günlük yaşamlarını sürdürebilmek için UNRWA’dan gelecek yardımlara muhtaç olmasına rağmen ajansın mevcut finansmanı şubat ayındaki ihtiyaçların karşılanmasına yetmeyecek” dedi.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise savaşın başından bu yana 150’den fazla UNRWA çalışanının İsrail tarafından öldürüldüğü belirtilerek “UNRWA milyonlarca Filistin mültecisinin hayati ihtiyaçlarını son derece zor şartlar altında karşılamaktadır. UNRWA’nın birkaç mensubuna yönelik birtakım iddialar nedeniyle bu kuruluşa yapılan yardımların durdurulması öncelikle Filistin halkına zarar verecektir. Bu doğrultuda UNRWA’ya yardımları kestiğini açıklayan ülkelerin kararlarını gözden geçirmelerini temenni ediyoruz” çağrısı yaptı.
Bu krize ek olarak İsrailli rehinelerin ailelerinin Kerem Şalom sınır kapısını tutarak Gazze’ye yardım girişine engel olması şeritteki krizi iyice derinleştirdi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu cumartesi günkü açıklamasında Lahey’deki karara göre sınırın açılması gerektiğini söyleyerek “Gazze’ye asgari miktarda yardımın girmesine izin vermeden görevimizi ne tamamlayabiliriz ne de savaşı bitirebiliriz” dedi.