Savaş kabinesi Mısır’ın teklifini görüşürken Netanyahu Gazze’yi ziyaret etti
Kahire'de iklim krizi, ekonomik kriz ve yoksulluk bir araya gelince yaşam çekilmez hale geldi. Halk gece dışarı çıkıyor, dükkanlar mecburen 10'da kapanıyor. Kahire'nin aşırı sıcaklarla ve ekonomik bunalımla mücadelesine yakından bakalım.
Ahmed Ashour, Kahire’de bir berber. Dükkanının ismi Sovyetler dönemi Yugoslav Lideri Tito’dan geliyor. Ashour ekonomik kriz boyunca Tito’da harcamalarını yüzde 70’ten fazla kıstığını söylüyor. Son yasaklar, havalar sıcak olduğu için sadece geceleri tıraş olmaya gelen müşterilerini de kaybetmesine neden olunca işler daha da kötüye gitmiş.
Mısır’ın başkenti Kahire bu yaz dayanılmaz sıcaklarla başa çıkmaya çalışıyor. Önceki yazların aksine geceler bile kentlilere merhamet etmiyor. Geceleyin sokaklar, gündüz sıcakları yüzünden evlerinden ancak hava karardığında çıkabilen Kahirelilerle dolup taşıyor ama ortada çok ciddi bir sorun var: Ekonomik krize bağlı elektrik kesintileri. Mısır hükümeti, senelerdir mücadele etmeye çalıştığı ekonomik krizle ilgili yeni önlemler aldı. Bundan yalnızca birkaç hafta önce ülkenin genelini ilgilendiren bazı kısıtlamalara gidildi. Bunlardan biri de saat 22:00 itibariyle dükkanların kapatılması yoluyla enerji tasarrufuna gitmek. Fakat gelin görün ki bu enerji kesintileri yoksul kesimlerin hayatlarını cehenneme çeviriyor. Mısır’da alım gücü günden güne düşerken enerji tasarrufu yapmalarının istenmesi birçok işletmeyi etkiledi. Dükkanlar, kafeler, restoranlar ve alışveriş merkezleri artık saat 22:00’den sonra açık olamayacak. Peki sıcaklar yüzünden sadece geceleri sokağa çıkabilen Kahire sakinleri ne yapacak?
Kahire’nin daha zengin kesimleri için hayat daha kolay. Klimaya ve özel araçlara sahip olmak sıcaklıklar yüzünden sekteye uğrayan hayatı daha “çekilebilir” hale getiriyor. Kahire’nin daha yoksul kesimlerinde ise toplu taşıma ve sıcağa rağmen halledilmesi gereken işler var. New York Times’ın haberine göre Hind Ahmed 51 yaşında bir Kahire sakini. Sıcaklıkları tarif ederken “Eğer gün içinde dışarı çıkarsanız vücudunuz yanıyor gibi hissediyorsunuz” diyor.
Kahire’de “sokakları terk etmesi mümkün olmayan” kesimleri aslında hiçbir güç durduramıyor. Sokaklarda yankılanan sesler belki biraz azalıyor ama kepenklerini kapatmak zorunda kalan esnaf satış yapmak için yeni yollar buluyor. Motosikletlerle satış yapan esnafları ya da kaldırıma yayılmış tezgahları görmek mümkün.
Wafa İbrahim binlerce insan gibi Mısır’da ekonomik krizden etkilenen 46 yaşında bir Kahireli. Onun için dükkanların saat kaçta açılıp kapandığı önemli değil. İbrahim “Param bittiği an kendimi eve kapatıyorum. Alışverişe gitmiyorum çünkü kendimi depresif hissetmek istemiyorum” diyerek Mısırlıların ekonomik krizle mücadelesini gözler önüne seriyor.
Babasının kıyafet mağazasında çalışan Said Mahmud “Mısırlıların hepsinin ruhlarının öldüğünü” söylüyor. Mahmud, ekonomik krizden nasibini alanlardan yalnızca biri. Gitgide yükselen fiyatlar yüzünden gıda ve kira gibi temel harcamalara bile zor güç yetirdiğini anlatan Mahmud, akranlarının çoğunun evlilik hayali dahi kuramadığını söylüyor. Mahmud, son alınan enerji kesintisi önlemlerinin işleri yalnızca daha kötüye götürdüğünü söylüyor. Sıcaklar yüzünden ancak gece gelebilen müşterilerini de kaybettiğini anlatıyor. Mahmud’a göre Mısır ekonomisinde “su iyice bulanmış” durumda.
Abdülfettah es-Sisi 2013’te Mısır’da iktidar koltuğuna oturdu. En önemli vaadi “Mısır’ı daha iyi, gelişmiş bir ülke haline getirmek”ti. Fakat birçok Mısırlı için işler Sisi’nin istediği gibi gitmedi. İktidara geldikten üç yıl sonra art arda gelen devalüasyonlar Mısır’ın dışarıya bağımlı olduğu birçok ürünün alımını olumsuz yönde etkiledi. Üç yıl sonra Covid-19, ardından Rusya-Ukrayna Savaşı ve elbette Ortadoğu’da hiç dinmeyen kriz ekonomiyi daha çok sarstı. Enflasyon arttı ama maaşlar enflasyonu takip etmedi, alım gücü gittikçe azaldı.
Yatırım uzmanları Mısır’ın büyük reformlar gerçekleştirmedikçe ekonomik krizi atlatamayacağını düşünüyor. Mısır refah yatırımlarını arttırdığını söylese de resmi rakamlara göre Mısırlıların yüzde 30’a yakını yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Mısır’ın ekonomik sancılarının bedelini ise yoksullar ödüyor. Okullar ve sağlık hizmetleri günden güne daha erişilmez hale geliyor.