Bu da Fransa’nın 28 Şubat’ı: Okul müdürü üç öğrencinin başörtüsünü çıkarmasını isteyince…

Fransa’da okullarda başörtüsü takılmaması tartışması yeniden, bu kez bir müdür ve öğrencisi arasında yaşanan gerginlikle hortladı. Paris’teki Maurice-Ravel okulu müdürü 28 Şubat’ta üç öğrenciden 2004’te çıkarılan yasa gereği başörtülerini çıkarmalarını istedi. Yasaya göre öğrencilerin eğitim kurumlarında dini sembol taşımaması gerekiyor. Kural sadece Müslüman öğrencileri değil, Hıristiyanlık ya da Yahudilik inancına mensup öğrencileri de kapsıyor.

Ne var ki öğrencilerden biri müdürün uyarısını görmezden gelince ortalık kızıştı. Olayın ardından basına konuşan öğrenci “şiddet gördüğünü” söyleyerek müdürü şikayet etti. Öğrencinin iddiasına göre müdür “koluna sertçe vurmuştu.” Okul yönetimi şiddet iddiasını hemen reddetti. Fransa Başbakanı Gabriel Attal ise 27 Mart’ta gazeteciler tarafından kendisine yöneltilen sorunun ardından hükümetin genç kız hakkında “iftira” suçlamasıyla şikayette bulunduğunu açıklayarak okul müdürünün arkasında durdu.

Okul müdürü istifasını vermek zorunda kaldı

Ancak olay bununla sınırla kalmadı. 22 Mart Cuma günü okuldaki öğretmenlere okul müdürü tarafından gönderilen e-posta herkesi telaşlandırdı. Yedi yıldır okulun müdürlüğünü yapan eğitim görevlisi “Hem kendi güvenliğim hem de okulun güvenliği için nihayet bu akşam müdürlük görevini bırakma kararı aldım” diye yazdı. Paris Eğitim Müdürlüğü de 26 Mart Salı günü müdürün zaten emeklilik yaşının yaklaştığı göz önünde bulundurularak erken emeklilik kararı verdiğini ve geçici yeni müdür atandığını duyurdu.

Öğretmenin görevinden istifasının ardında gönderilen ölüm tehditleri yatıyordu. Tehditlerin ardından Paris Savcılığı soruşturma başlatarak Hauts-de-Seine’de yaşayan 26 yaşında bir erkeği tutukladı. Gencin 23 Nisan’da Paris’te mahkemeye çıkacağı belirtildi.

Maurice-Ravel okulunun öğretmenleri Fransız haber ajansı AFP’ye “çok üzgün” olduklarını, kararın “kişisel gerekçelerle” alındığını söyleyen okul yönetiminin açıklamasının kafa karışıklığı yarattığını belirtti. Bir öğretmen “Sanki tatile gidiyor! Bazı şeylerin bizlerden gizlendiğini düşünüyoruz” derken hem müdür hem de okulun güvenliği için endişeler yeniden alevlendi. Okul yönetimi ise müdürün tamamen kendi tercihiyle okuldan ayrıldığını belirtti.

Okul müdürüne destek amacıyla 5 Mart’ta miting düzenleyen okul müdürleri sendikası SNPDEN-UNSA öğretmenin istifa kararına saygı duyduklarını belirterek yorum yapmak istemedi. Öte yandan müdürün istifa etmek zorunda kalması geniş çevrelerde tepkiyle karşılandı. Sarkozy’nin kurduğu LR’nin senatörü Bruno Retailleau “‘Hayır dalgası’nın bizi getirdiği yer, küçük korkaklıkların ve büyük vazgeçişlerin bizi getirdiği yer burası” derken sosyalist milletvekili Boris Vallaud France 2’ye bunun “kabul edilemez” olduğunu söyledi.

Okul müdürü çarşamba günü Eğitim Bakanı Nicole Belloubet’in de katılımıyla Matignon’da Başbakan Gabriel Attal ile uzunca görüştü. Paris’in Sosyalist Belediye Başkanı Anne Hidalgo da okul müdürünü arayarak “tam destek verdiklerini” belirtti.

Endişeler yersiz mi?

Öğretmenlerin anlatımına göre yaşanan gerginlikten sonra okulda her şey eski haline döndü ama sosyal medya için aynı şey söylenemez. Müdürle tartışan öğrenci olduğunu iddia eden genç bir kadının yüzünün sansürlendiği video, 2020’de kapatılan Collectif contre l’islamophobie en Fransa (Fransa’da İslamofobiye Karşı Kolektif) ile bağlantılı collectif contre l ‘islamophobie en Europe (Avrupa’da İslamofobiye Karşı Kolektif) tarafından 15 Mart’ta yeniden paylaşıldı.

Üç yıl önce Çeçen bir mülteci öğrencilerine Hz. Muhammed karikatürleri gösteren öğretmen Samuel Paty’yi başını keserek öldürmüştü. Paty’nin karikatürleri öğrencilerine göstermeden önce sınıftaki Müslüman öğrencileri dışarı çıkardığı biliniyordu. Ancak öğrenciler durumu ailelerine anlatınca konu hızla Facebook’taki Müslüman göçmenlerin bulunduğu gruplarda yayıldı. Olaydan kısa süre sonra Paty’nin başı kesik cesedi eğitim verdiği okulun yakınına bulundu.

Beş ay önce de Fransa’nın kuzeyindeki Arras kentinde Dominique Bernard adında bir öğretmen 20 yaşındaki eski bir öğrencisi tarafından bıçaklanarak öldürülmüştü. Bernard’ın başına gelenlerin sorumlusu öğrenci de radikal İslamcıydı.

Fransa’nın 28 Şubat’ı

Türkiye’de 28 Şubat 1997’de yapılan Milli Güvenlik Kurulu Toplantısı’ndan ardından sekiz yıllık kesintisiz eğitime geçilmesi, Kur’an kurslarının Diyanet İşleri Başkanlığına bağlanması, kaçak kursların önlenmesi, tarikatların faaliyetlerine son verilmesi, kılık kıyafet yasasının ödünsüz uygulanması gibi kararlar alınmıştı. 28 Şubat’ta başörtülü kadınların okula alınmaması bugün hâlâ seçim kampanyalarında dile getiriliyor.

Fransa’da okul müdürü ve öğrencileri arasındaki başörtüsü tartışmasının 28 Şubat’ta çıkması da bu yüzden dikkat çekici.

Fransa’da tansiyon daha da yükselecek: Yüksek mahkeme abaya yasağını onayladı