Gazze’de çocuk felci aşıları yapılmaya başladı, Ultra-Ortodoksların aşı karşıtlığı İsrail’in başına bela
Filistinli avukat Fadi Bekir 'İsrail'in Guantanamosu' olarak bilinen Sde Teiman askeri üssünde maruz kaldığı işkenceyi anlattı. Bekir çürüyen cesetle yüzleştirildiğini, anestezisiz ameliyata alındığını, soğuk havada çıplak bekletildiğini söyledi.
‘İsrail’in Guantanamosu’ olarak adlandırılan Negev Çölü’ndeki Sde Teiman gözaltı merkezinde akılalmaz işkencelere maruz kalan Filistinli avukat Fadi Bekir yaşadıklarını anlattı. Gazze’nin Tel el-Heva Mahallesi’nde yaşayan 25 yaşındaki Bekir 1.5 aydan uzun süre tutulduğu Sde Teiman’da dehşet dolu anlar yaşadı. İsrailli insan hakları kuruluşu B’Tselem’in “Cehenneme hoş geldiniz: İsrail hapishaneleri işkence kampları ağına dönüştü” isimli raporunda Bekir’in yaşadıkları detaylı olarak yer aldı.
Bekir’in ifadelerine göre 7 Ekim 2023’te İsrail’in Gazze’ye saldırıları sırasında yaşadığı bina bombalandı. 5 Ocak 2024’te hamile eşi için un ararken de vuruldu Bekir: “Akşam vakti bir kamyon ve tank geldi, tanktaki askerler hamile eşime un ararken üzerime ateş açtı.”
İsrailli dokuz askere doğru yürüdüğünü, akıcı Arapça konuşan bir askerin kendisine kalkmasını söylediğini, ancak yaralandığı için tekrar düştüğünü belirten Bekir askerlerin muamelesini şu sözlerle anlattı: “Kıyafetlerimin hepsini çıkardılar, altın ve gümüş takılarım ile telefonumu aldılar. Bir asker bana bir cep telefonu verdi ve Arapça konuşan birisiyle konuştum. Telefondaki kişi bana ‘Hangi tünelden çıktın?’ diye sordu. Ona sivil olduğumu ve tünelden çıkmadığımı söyledim. O da benimle buluşacağını ve askerlerle artık konuşmamamı önerdi.”
Bekir “Askerler gözlerimi elbiselerimle kapattılar, ellerimden kamyona kelepçeleyip astılar. Kamyonla bir yere götürüldüm, bilmediğim bir yerde durduk. Bir asker kelepçeyi çıkardı, yere düştüm ve gözlerimi açtılar. Beni bir çadıra götürdüler, orada askerler bana şiddetli bir şekilde vurmaya başladı. Kurşun yaralarımdan kan akmaya başladı, sonra da başka bir asker gelip yaralarımı sardı” diye konuştu.
Tankla başka bir yere götürüldüğünü ve burada çürüyen bir cesedin üstüne yatırıldığını söyleyen Bekir “Üzerinde durduğum şeyin çürüyen bir ceset olduğunu gördüm” dedi.
Filistinli avukat Sde Teiman’a götürüldüğünde beyaz önlüklü askerler tarafından karşılandığını ve bacağı ile karnındaki yaraların anestezi yapılmadan dağlandığını söyledi, “Çok acı vericiydi” dedi. Bekir “Beş gün sonra beni çok soğuk bir odaya aldılar ve çok yüksek sesle müzik çaldılar. Üzerimdekileri çıkardılar ve dört gün boyunca o odada bıraktılar. Bu sürede biraz içme suyu ve her gün bir parça ekmek dışında hiçbir şey vermediler” şeklinde konuştu.
Dört gün boyunca şiddetli darp ve işkence altında sorgulandığını belirten Bekir ağzında ve vücudunda sigara söndürüldüğünü, testislerine kelepçeyle ağır bir şey takıldığını söyledi, “Testislerim şişmişti ve sol kulağımdan kan geliyordu” dedi.
Ahıra benzeyen bir odaya götürüldüğünü belirten avukat “Sorguda bana elektrik verdiler ve o kadar darbettiler ki bilincimi kaybettim. Elektriğin etkisinden ayaklarım şişmişti. Bilincim yerine geldiğinde ayaklarımı sarmalarını istedim, yaptılar. Sorgu devam etti, sonra beni müzikli odaya tekrar aldılar ve 3 gün orada kaldım” diye konuştu.
Bekir beş gün daha ahıra benzer bir yerde kaldığını belirterek “Şişmiş sol bacağımı anestezi uygulamadan zorla ameliyat ettiler. Anestezi için ilaç vermelerini istedim ve benim herhangi bir şey talep edecek durumda olmadığımı, susmamı söylediler. Acıdan çığlık attığımda plastik sopalarla susuncaya kadar karnıma vurdular. Bacağımdaki iltihabı aldılar” dedi.
Serbest bırakıldığı ana ilişkin ise Bekir “25 Şubat’ta gece saat 3’te beni çağırdılar. Beni ve diğer alıkonulanları bir otobüse bindirdiler ve uzun bir süre gittik. Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’na ulaştık burada İsrail askerleri bize maruz kaldığımız işkence hakkında basına konuşmamızın yasak olduğunu söyledi” dedi.
Eşyalarını istediğinde tehdit edildiğini söyleyen avukat “Bize eşyalarımızın bulunduğu bir çanta verdiler ama çantamda para, takı ve cep telefonum yoktu. Sadece şarj aleti ve UNRWA’nın verdiği mülteci kartı ile kimliğim vardı. Askere eşyalarımı istediğimi söylediğimde hiçbir şey alamayacağımı ve eğer konuşursam beni tekrar alıkoyacaklarını söyledi” diye konuştu.
ABD’nin siyasi mahkumlara işkence yaptığı ünlü Guantanamo Kampı’na benzetilen Sde Teiman askeri üssü sık sık işkence haberleriyle gündeme geliyor. New York Times (NYT) gazetesinde geçen ay çıkan haberde, Sde Teiman gözaltı merkezinde alıkonulan Gazzelilerin etrafı açık bir alanda gözleri bağlı olarak günde 18 saate kadar elleri kelepçeli şekilde yerde sessizce oturtulduğu belirtilmişti. Haberde gözaltı merkezine getirilen Filistinlilerin burada üç aya kadar tutulduğu ve sorgulama süreçlerinde birçok kişinin insanlık dışı muameleye ve işkenceye maruz bırakıldığı kaydedilmişti.
Sde Teiman 9 askerin Filistinli bir esire cinsel işkence yaptıkları iddiasıyla gözaltına alınmasının ardından yeniden gündeme gelmişti. İsrail’de yayın yapan Kanal 12 televizyonu, İsrail askerlerinin Sde Teiman gözaltı merkezinde tutulan bir Filistinliye cinsel işkence yaptığı anların güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerini yayımlamıştı.