Yemen’de 9 dolarlık para yardımı uğruna izdiham: 78 ölü, 150 yaralı
HRW, Yemen sınırından Suudi Arabistan'a geçmeye çalışan yüzlerce Etiyopyalı göçmen ve sığınmacının Suudi güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğünü bildirdi. Örgüte göre Suudi güvenlik güçleri, göçmenleri yakın mesafeden vurdu, dağlardan gelen gruplara patlayıcı silahlarla ateş açtı.
Yemen 2015 yılından beri İran destekli Husiler ve hükümet arasında yaşanan savaşla sarsılırken, Etiyopya’da da 2020 yılında hükümet güçleri ile bir zamanlar siyasi kanadı ülkeyi yöneten paramiliter Tigray Halk Kurtuluş Cephesi arasında şiddetli çatışmalar patlak verdi. Birleşmiş Milletler, bu çatışma sonucunda kuraklık ve açlıktan etkilenen 24 milyondan fazla insanın yardıma muhtaç hale geldiğini belirtiyor.
Savaş, açlık ve işkenceden kaçan Etiyopyalıların ‘Doğu Rotası’ üzerinden Suudi Arabistan’a gelen göçmenlerin yüzde 90’ından fazlasını oluşturduğu tahmin ediliyor. Doğu Rotası denilen bu yol, Afrika Boynuzu’ndan başlıyor, Aden Körfezi’nden geçiyor ve savaşın parçaladığı Yemen’den Suudi Arabistan’ın Cizan eyaletinin sarp dağlarına uzanan tehlikeli bir yol. Uluslararası Göç Örgütü’ne göre Suudi Arabistan’da yaklaşık 750 bin Etiyopyalı yaşıyor ve bunların çoğu bu tehlikeli yolu kullanarak ülkeye geliyor.
New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), dün yayınladığı raporda tanıklarla yapılan görüşmeler ve 2021 yılına kadar dayanan fotoğraf, video ve uydu görüntülerinin analizine dayanarak, Suudi güvenlik güçlerinin göçmen ve sığınmacıları sistematik bir şekilde öldürdüğünü bildirdi. Örgüt, “Göçmenleri öldürme eylemi, Suudi hükümetinin göç politikasının bir parçası olarak gerçekleştirildiyse bu cinayetler insanlığa karşı işlenmiş bir suç olacaktır” dedi.
73 sayfalık raporda sınır muhafızları ve özel birimlerin dahil olduğu Suudi güçleri, son yıllarda ‘yüzlerce, hatta muhtemelen binlerce’ Etiyopyalıyı öldürmekle, hayatta kalanlara ve tutuklananlara işkence, tecavüz ve insanlık dışı başka başka muamelelere maruz bırakmakla suçlanıyor.
Suudi hükümeti ise iddiaları ciddiye aldığını ancak cinayetlerin sistematik ya da büyük çaplı olmadığını söyledi. Hükümetten yapılan açıklamada, “Sağlanan sınırlı bilgileri doğrulayacak herhangi bir bilgi ya da kanıt bulunamamıştır” denildi. Ancak geçen ay küresel bir araştırma ağı olan Karma Göç Merkezi, hayatta kalanlarla yaptığı görüşmelere dayanarak sınır boyunca işlenen cinayetlere dair birtakım iddialar ortaya atmıştı.
Göçmenlere eziyet eden tek ülke Suudi Arabistan da değil. Zira HRW’ye göre Suudi sınırına yakın Saada vilayetini kontrol eden Husilerin de göçmenlere kötü davranıyor. HRW’ye göre 14 yaşındaki Hamdiya şubat ayında 60 kişilik bir kafileyle Suudi Arabistan sınırını geçmiş. Küçük kız yaşadıklarını, “Hiç hayal edemeyeceğim şekillerde öldürülen insanlar gördüm. 30 kişinin birden öldürüldüğüne şahit oldum. Çevremde uyuduğunu zannettiğim insanların aslında ceset olduğunu fark ettim” diye anlattı. Hamdiya toplu katliamdan bir kayanın arkasına saklanarak kaçmayı başarmış.
Washington Post’ta yer alan habere göre, 20 yaşındaki Munira ise Suudi sınır muhafızlarının kendisiyle birlikte 20 kişinin Yemen sınırından geçmesine izin verdiğini ancak dakikalar sonra üzerlerine havan toplarıyla saldırdıklarını anlattı. Munira yaşadıklarını aktarırken, “Üzerimize yağmur gibi ateş açtılar. Yardım isteyen bir adam gördüm, iki bacağını da kaybetmişti. Çığlık atıyordu, ‘Beni burada bırakmayın, yalvarırım bırakmayın’ diyordu. Ona yardım edemedik çünkü kendi canımızın derdine düşmüştük” dedi.
Raporda yer verilen bilgiler, Mart 2022 ile Haziran 2023 tarihleri arasında bu yolculuğa çıkan göçmen ve sığınmacılar ile sınır geçmeye çalışan kişilerin arkadaşları ve akrabaları olan toplamda 42 Etiyopyalı ile yapılan görüşmelerden elde edildi. Bunun yanı sıra 2021 ile Temmuz 2023 tarihleri arasında çekilen 350’den fazla fotoğraf ve video ile Şubat 2022 ile Temmuz 2023 tarihleri arasında çekilen uydu görüntülerinin analizleri de raporda yer alıyor. Bu uydu görüntüleri aracılığıyla El Rak mülteci kampı yakınlarında gömü alanları tespit edildi.
HRW’nin mülteci ve göçmen hakları araştırmacısı Nadia Hardman, “Suudi yetkililer bu ücra sınır bölgesinde dünyanın gözleri önünde yüzlerce göçmen ve sığınmacıyı öldürüyor. Sınır muhafızlarının silahsız sivillere ateş ettiklerini biliyorlardı ya da en azından bilmeleri gerekiyordu” dedi. HRW, iddia edilen suçların Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere ‘bağımsız ve tarafsız bir şekilde soruşturulması gerektiğini’ söylüyor.