Filistin ateş yeri: İsrail ordusu ‘kara operasyonu’ sinyallerini artırırken Ortodoks kilisesi vuruldu
Uluslararası yardım kuruluşları hem Refah hem de Kerem Şalom sınır kapılarının kapatılmasının ardından yakıt alarmı verdi. İsrail üzerinde kurulan baskılar sonucu Kerem Şalom yeniden açıldı. Refah ise hâlâ kapalı.
Hamas’ın pazar gecesi dört askerin ölümüne, 10’un da yaralanmasına neden olan roket saldırısı üzerine kapatılan Kerem Şalom snır kapısı insani yardım sevkiyatı için yeniden açıldı. Refah operasyonunun başlamasıyla Gazze’nin Mısır’a açılan kapısının kapanmasıyla kriz patlak vermişti. Uluslararası yardım kuruluşları zaten savaş öncesine göre çok kısıtlı yardımların geçtiği bölgede iki sınır kapısının da kapanmasının felaketlere davetiye çıkaracağını vurgulamıştı.
İşler çığrından çıkmadan önce Refah, Kerem Şalom ve Erez sınır kapıları açıktı. Kerem Şalom ve Refah kapıları birbirine yakınken Erez Gazze’nin kuzeyine açılıyor. Hem güneyden hem de kuzeyden bölgeye yardım ulaştırılmasının insani durumu biraz olsun iyileştireceğine inanılıyordu. Ancak önce Kerem Şalom, sonra Refah derken Gazze bir kez daha karanlığa gömüldü. Yardım yetkilileri malzemelerin fiyatlarında hızlı bir yükseliş beklediklerini söyledi. Son haftalarda Gazze’ye ulaşan kamyonların sayısı artsa da aylardır süren şiddetli kıtlık nedeniyle gıda stoklaması yapılamadı.
Yetkililer sınır kapılarının kapanması nedeniyle bölgeye gıda, ilaç, su ve mazot taşıyan kamyonların bir günden daha az yakıta sahip olduğunu ve hastanelerin faaliyetlerinin neredeyse tamamen durma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısı yaptı. Ordunun bölgenin tahliye edilmesi çağrısı nedeniyle yardım kuruluşlarının depoları korumasız kalınca Refah’taki stoklarda geniş ölçekli yağma yaşandı. BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’nin Gazze’den sorumlu yöneticisi Georgios Petropoulos “Yalnızca bir gün yetecek kadar yakıtımız kaldı. Sonrasında hastanelerin iki üç günden fazla dayanacak gücü kalmayacak” dedi.
Kerem Şalom sınır kapısına düzenlenen saldırının Refah tarafından yapıldığı belirtilmiş, Hamas da saldırıyı üstlenmişti. Pazartesi günü İsrail Refah’ın doğusundaki mahallelere tahliye bildirileri dağıtmaya başlayınca Hamas ateşkesi kabul ettiğini duyurdu. Ancak Hamas’ın ateşkesi kabul etmesi Netanyahu hükümetini Refah’a “sınırlı” operasyon düzenlemekten alıkoymadı. Tank ve askerlerle Refah’a giren İsrail sınır kapısında kontrolü ele geçirdiğini söyledi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu işgali başlatmalarının nedeni olarak hem Hamas’ı baskı altına almayı hem de Refah’tan silah geçişini engellemeyi amaçladıklarını söyledi. İsrail’in iddiasına göre Hamas İsrail’e karşı kullandığı roketleri Refah sınır kapısından içeri sokuyor. 20 kişinin öldüğü “sınırlı operasyon” sırasında üç tünel açıklığı bulunduğu belirtildi.
Refah’ın doğusundaki El Geneina mahallesi sakinlerinden 58 yaşındaki Said Ekrem Abed El Nasır Şeyh “Şiddetli bombardıman ve ağır hava saldırılarıyla dolu korkunç bir gece geçirdik. Çocuklarım çok korktu ve uyuyamadı. İnançlı biri olarak ölümden hiç korkmam. Ama çocuklarımın çektiği acı ve korku beni çok endişelendiriyor” dedi.
Gazze’nin kuzeyinden güneyine sürülen bir milyon kişi Refah’taki çadırlarda ve Filistinli mültecilere yardım kuruluşu UNRWA’nın okullarında hayatta kalma mücadelesi veriyor. İsrail’in işgalinin Refah’ın bütününe yayılması demek 1.3 milyon insanın güvenli bir yer arayışıyla yeniden yollara düşmesi demek. Refah’ın doğusundakiler İsrail’in “genişletilmiş insani bölge” diye gösterdiği bölgeye doğru yola çıkmış durumda.
Aslında Cibaliye mülteci kampında yaşayan ancak savaşın Refah’a sürüklediği 46 yaşındaki Ghada Lubad savaşın başından bu yana sekiz kez yer değiştirmek zorunda kaldı. The Guardian’a konuşan Lubad şimdi güvenli bir yer bulmak için kuzeye gideceklerini söylüyor.
Bölgenin çevresinde yaşayanlar, ordunun attığı bildirgelerden sonra Filistinli ailelerin yaya, eşeklerle, el arabalarıyla ya da eşyalarını yükledikleri kamyonlarla Refah’ı terk etmeye başladığını anlatıyor. Yardım kuruluşları pazartesi günü saatte yaklaşık 200 ailenin Refah’ın doğusundan ayrıldığına inandıklarını söyledi. Salı günü de benzer bir durumun yaşandığı belirtiliyor. İsrailli yetkililer bildirileri dağıttıklarında ilk etapta en az 100 bin ailenin bölgeyi terk edeceğini düşündüklerini söyledi. Petropoulos “Kuzeye doğru gidiyoruz gitmesine ama en büyük endişemiz elimizde çadır olmaması. Yardımlardan faydalanma şansımız tükeniyor” dedi.
Herkes gitmeye sıcak bakmıyor. Emekli bir polis memuru olan 62 yaşındaki Cihad Ahmed Gazze’de nereye giderlerse gitsinler ailesinin güvende olmayacağını söylüyor. Ahmed “Kaçacak güvenli bir yer olmadığı için çok endişeliyim. Ailemi Refah’ın merkezine gönderdim ama ben ve oğlum evimiz yağmalanır korkusuyla burada kaldık” diyor.
Kuzeydeki Erez kapısı ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın İsrail ziyaretinin ardından açılmıştı. Açıldığından beri bölgeye yakıt dışı bazı malzemeler girmiş olsa da BM kuruluşları bunun yetersiz olduğunu söylüyor. Savaşın başından bu yana kıtlığın en çok sınadığı kuzeyin de bu yardımlara çok ihtiyacı var. Hem yeterki olsa bile bu kuzeydeki çatışma bölgelerinden Refah’a doğru yapılacak tehlikeli bir yolculuk anlamına geliyor. Yardım kuruluşları böyle bir riski göze alabilecek durumda değil. BM yetkililerinden James Elder “Erez tek başına yeterli değil. Refah kapısı uzun süre kapalı kalırsa Gazze’deki kıtlık nasıl önlenir düşünmek zor” dedi.