İsrail Lübnan’a kara operasyonunda ölçek büyütürken Hizbullah’tan ateşkes iması
İsrail, Lübnan'daki saldırılarını Hizbullah'ın Şiilerin güvenini kazanmasını sağlayan kurumları hedef alarak genişletti. Pazar günkü saldırılarda Hizbullah'la bağlantılı Karz-ı Hasen Bankası'nın şubelerini vurdu. Şimdi sırada hastaneler mi var?
İsrail geçen ay başlattığı Lübnan saldırılarını daha da sistematikleştirerek Lübnan Hizbullahı’nın beslendiği ekonomik ve sosyal kurumları hedef almaya başladı. Bunların başında da bankalar geliyor. İsrail ordusu pazar günü önce Lübnan’daki bankaları vuracağı konusunda uyarmış, sonra da dediğini yaparak, Karz-ı Hasen Bankası’nın şubelerini hedef almıştı. Bunlar arasında Beyrut Havaalanı yakınındaki bir şube de vardı.
Ordu sözcüsü Daniel Hagari dünkü açıklamasında İsrail’in başta Dahiye olmak üzere Hizbullah’la bağlantılı 20’den fazla finans merkezini vurduğunu söyledi. Bunlar arasında Karz-ı Hasen Bankası’nın kullandığı nakit ve altın dolu bir yeraltı kasası da vardı. İsrail hükümeti saldırılarını meşrulaştırmak için Hizbullah’ın bu finans merkezlerini silah ticaretini fonlamak için kullandığını söyledi ve söz konusu bankayı “terörist oluşum” olarak niteledi.
Lübnanlı finans ve güvenlik uzmanları ise bu bankanın Hizbullah için önemli bir fon kaynağı olmaktan ziyade Hizbullah’ın Şiiler üstündeki etkisinin bir sembolü olarak önem taşıdığını söyledi. Yani İsrail bu bankayı vurarak Hizbullah’ın finansmanına değil, olsa olsa tabandan aldığı desteğe darbe indirmiş oldu.
Bankayı hedef alan saldırılar, İsrail ordusunun Hizbullah’ın kontrolü altındaki Lübnan’ın güneyinde hedef aldığı saldırıların devamı. En çok vurulan yerler Beyrut’un güneyinde kalan kenar mahalleler ve köyler. Buralarda genelde Şiiler yaşıyor ama İsrail’in bombaları Lübnan’a taşındığından beri bölge büyük ölçüde ıssızlaştı. Lübnan hükümeti, saldırılar başladığından beri bir milyondan fazla insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını söylüyor. Lübnan Sağlık Bakanlığı’na göre geçen aydan beri 2400’den fazla kişi hayatını kaybetti.
1980’lerde kurulan Karz-ı Hasen, Lübnan’daki Şiilere faizsiz kredi veren ve ATM’lerden para yatırıp çekme gibi parasal hizmetler sunan ABD onaylı bir banka. Vakıf olarak kayıtlı olan Karz-ı Hasen, Hizbullah’ın sosyal hizmetler ve ekonomik çıkarlar ağının da bir sembolü. Bu ağın içinde sağlık kuruluşları da var, inşaat şirketleri de.
İsrail Lübnan işgalinin güneyle sınırlı olduğunu söylese de şimdiye kadar Beyrut dahil birçok yer hedef alındı. Wall Street Journal’a konuşan üst düzey İsrailli bir yetkili, banka şubelerini hedef alan saldırıların öncelikli amacının Hizbullah ile Şii toplumu arasındaki güveni sarsmak olduğunu söyledi. Hizbullah’ı siyasi ve sosyal hareket olarak tamamen ortadan kaldırmanın resmi savaş hedefi olduğunu söyleyen İsrailli güvenlik yetkilisi, “İsrail’in elinde Lübnan’daki durumu düzenleyecek sihirli bir sopa yok” diye ekledi.
Hizbullah’ın ekonomik kurumlarını hedef alan bu saldırılar, gelecekte savaşın harap ettiği bölgeler yeniden inşa edilmeye başladığında grup üstünde baskı yaratabilir. İsrail ve Hizbullah arasındaki 2006 savaşından sonra yerle bir olan Güney Lübnan’ı yeniden inşa edenler bu kurumlardı.
Saldırıların ardından Karz-ı Hasen mevduat sahiplerine güvence vermeye çalışarak tüm birikimlerin güvende olduğunu söyledi.
Lübnan’ın yerel para biriminin değerinin yüzde 97 düştüğü, ülkenin yarısının yoksulluğa sürüklendiği ve nakit akışının kilitlendiği 2019’dan bu yana Karz-ı Hasen Bankası’nın önemi arttı. Bankanın fonları büyük ölçüde aileden kalma altınlarını ve mücevherlerini rehin bırakan kişilerden gelen mevduatlarla dönüyor.
Mesela Beyrut’ta yaşayan Mariam Hicazi, banka hesapları dondurulduktan sonra birçok Lübnanlının kredi alabilmek için aile yadigarı mücevherlerini rehin bıraktığını söylüyor. Dolayısıyla banka bombalandığında epey korkmuş. Wall Street Journal’a “Altınları kaybetmekten endişelendim. Çünkü çok fazla olmasalar da sahip olduğumuz her şey sonuçta” diyen Hicazi “Ama sonra altınlarımızın ve paralarımızın güvenli bir yerde tutulduğunu söyleyen mesajlar almaya başladık da korkumuz hafifledi.. Diğer tüm bankalar insanların birikimlerini alıkoyduğunda insanların parasını dolar cinsinden iade eden tek banka buydu” diye ekledi.
Bu Karz-ı Hasen’ın hedef alındığı ilk saldırı değil. 2020 yılında da müşterilerinin kimlik bilgilerinin sızdırıldığı bir siber saldırı yapılmıştı. Hatta bu veritabanında kendilerini Hizbullah mensubu olarak tanıtan bazı kişiler bile vardı. Bu kez yeniden inşa sürecinin çok daha zorlu olması bekleniyor çünkü Körfez ülkelerinin bölgeye yardım edeceği düşünülmüyor. Hizbullah ve İran’ın yakın ilişkileri nedeniyle Körfez ülkeleri ekonomik krizden beri Lübnan’a yardım etmiyor.
Öte yandan İsrail hedef aldığı kurumları daha da artıracak gibi duruyor. Lübnan’da da Gazze’deki politikalarını izleyen İsrail, şimdi Beyrut’taki bir hastanenin altında neler olduğuyla ilgili atıp tutmaya başladı. Hagari, bu hastanenin altında nakit para ve altınların dolu olduğunu iddia etti. Ancak İsrail ordusu henüz burayı hedef almadığı için söyledikleri iddiadan ileriye gidemiyor.
Sözcü ayrıca Hizbullah’ın merkezi kabul edilen Dahiye’deki Sahel Hastanesi’nin altındaki sığınağı tasvir eden bir harita gösterdi.
Hagari “Tahminlerimize göre bu sığınakta en az yarım milyar dolar eden altın ve dolar saklıyorlar. Bu para Lübnan’ın yeniden inşası için kullanılıp başka şeyler için de kullanılabilir” dedi. Lübnanlı yetkililere ve uluslararası örgütlere seslenen Hagari, Hizbullah’ın bu parayı “terörü yaymak ve İsrail’e saldırmak” için kullanılmasını önlemeye çağırdı. İsrail’in yerleşkeyi havadan izlediğini de not düştü.
İsrail’in Lübnan halkıyla değil, Hizbullah’la savaşta olduğunu iddia eden Hagari, ordunun hastaneye saldırmayacağını söyledi. Ama bugüne kadar vurulan yerler asker-sivil ayrımı yapmıyordu.