Serbest bırakılan Filistinliler konuştu: Üstümüze işediler
İsrail'in Gazze'ye saldırıları devam ederken İsrail'de de tepki büyük. Hamas'ın saldırılarından Netanyahu yönetimini sorumlu tutanlar ve esirler için çaba sarf edilmediği eleştirisini getiren binlerce İsrailli, Netanyahu'nun Kudüs'teki resmi konutunun önünde istifa çağrısında bulundu.
Hamas’ın 7 Ekim’de Aksa Tufanı Operasyonu ardından başlayan savaşta bir ay doldu. İsrail’in Gazze’ye yönelik “intikam” saldırılarında öldürülen Filistinli sayısı 10 bini geçti, esir alınan İsrailliler içinse zaman daralmaya devam ediyor. Dünyadan tepkilerin yükseldiği Netanyahu yönetimine kendi ülkesinde hatta resmi konutunun önünde dahi istifa çağrıları yükseliyor.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun resmi konutunun önünde toplanan kalabalık, Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği saldırı nedeniyle başbakanı istifaya çağırdı. Sol görüşlü göstericiler, Netanyahu’nun Kudüs’teki resmi kontunun gitmeye çalışırken, güvenlik güçleri tarafından konulan ikinci bariyeri de aştı.
🚨 Israeli protesters have reportedly breached past two checkpoints on the way to Netanyahu's home and are demanding his resignation for his culpability in the Oct 7 Hamas terror attack. Still surreal to think the tiny border with Gaza was essentially left unprotected that day. pic.twitter.com/vuKkSR1GNT
— Igor Sushko (@igorsushko) November 4, 2023
Netanyahu’nun Kudüs’ün Azza Caddesi’ndeki dairesinin önünde toplanarak, başbakanı istifaya çağırdı. Göstericiler, “Bibi katildir!” diye slogan attı. Protesto sırasında göstericiler, Netanyahu’yu istifaya çağırdı ve rehinelerin geri getirilmesi çağrısında bulundu. Ayrıca saldırı mağdurları ve esaret altında bulunanlar için bir dakikalık saygı duruşunda duruldu.
Protestocular, Hamas’ın girdiği ve bir sürü insanın öldürüldüğü Kfar Aza’dan bahsederek “Neredeydiniz!” diye slogan attılar.
Protestoya katılan haham ve insan hakları aktivisti Nava Hefetz, “Buraya ülkeyi kurtarmak için geldim” dedi.
🚨 🚨🚨 Clashes are occurring between protesters and the police outside the home of Israeli PM Benjamin #Netanyahu on Jerusalem.
They are demanding his resignation 🔥#Gaza | #FreePalestine | #Gaza_Genocide | #طوفان_الاقص pic.twitter.com/qriE3wZc5l
— Top Notch Journal (@topnotchjournal) November 4, 2023
Tel Aviv’deki Savunma Bakanlığı yakınında toplanan bir grup İsrailli, Gazze’de ateşkes ilan edilmesi çağrısı yaptı. İsrail ile Filistinli gruplar arasında esir takası da yapılmasını isteyen göstericiler, İngilizce ve İbranice, “Bir an önce ateşkes”, “Hemen şimdi esir takası” ve “Savaşın kazananı olmaz” yazılı pankartlar taşıdı. Göstericiler, Gazze’de ateşkes ilan edilmesi ve esir takası yapılması yönündeki taleplerini dile getiren sloganlar da attı. Bazı İsrailliler de ateşkes için eylem yapan gruba tepki gösterdi.
Göstericiler ile onlara tepki gösterenler arasında zaman zaman tansiyon yükseldi. Polisin araya girmesiyle göstericiler ile karşı eylemciler arasındaki gerilim önlendi. Bat Yam şehrinde yaşayan Ani Yaeli, eylemde bir an önce ateşkes sağlanması, esirlerin geri getirilmesi ve “bu faşist hükümeti (Netanyahu hükümeti) devirmeleri gerektiğini” söyledi.
İsrail, Gazze’ye yönelik saldırılarında tansiyonu düşürmezken halkın Başbakan Benyamin Netanyahu’ya yönelik öfkesi de artıyor. Netanyahu yönetiminin Hamas’ı ciddiye almaması nedeniyle güvenlik açığı oluştuğunu ifade eden birçok İsrailli aynı zamanda Netanyahu yönetiminin politikalarının da Hamas saldırılarında etkili olduğu görüşünde. Hamas’ın 7 Ekim’deki Aksa Tufanı Operasyonu’nda 1400’den fazla İsrailli öldürülürken 240 kadar kişi de esir düşmüştü. Halk aynı zamanda Netanyahu hükümetnin esirlerin durumunu önemsemedikleri ve siyasi hırslar uğruna onların Hamas’ın elinde kendi kaderlerine teslim edildikleri görüşünü de paylaşıyor.
7 Ekim’deki saldırının ardından başlayan savaşta Hamas sadece 4 esiri serbest bıraktı. 50 esirin de Hamas tarafından devam eden İsrail bombardımanları nedeniyle öldüğü açıklanmıştı.
Esir yakınları, Savunma Bakanlığı’nın önünde nöbet başlatmış ve sevdiklerinin evlerine gelmesi yönündeki isteklerini dile getirdikleri nöbet, istifa protestosuna dönüşmüştü. “Ellerinde kan var Bibi” yazılı pankart taşıyan göstericiler, Netanyahu’nun başbakanlıktan istifa etmesi gerektiğini vurgulamıştı.
Halkın büyük bir bölümünün öfkesi artmaya devam ederken Netanyahu ise 7 Ekim saldırısının sorumluluğunu üstlenmeyi reddediyor. Kendisi de dahil olmak üzere yetkililerin kamuoyuna hesap vermek zorunda kalacağını ancak bunun ancak savaştan sonra yapılacağını belirtiyor.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail’in “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, Gazze’den düzenlenen saldırılarda 315’i asker 1400’den fazla İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail’e göre 31 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda ölen asker sayısı 25’e yükselirken Kassam Tugayları’nın elinde 242 İsrailli esir bulunuyor. İşgal altındaki Batı Şeria’da da bir İsrail askeri öldü.
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail’in saldırılarda 3 bin 900’ü çocuk, 2 bin 509’u kadın olmak üzere 9 bin 488 Filistinli öldürüldü, en az 24 bin kişi yaralandı.
Batı Şeria ve Kudüs’te İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler, 144 Filistinliyi öldürdü.
İsrail ordusu, Gazze’de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesini, Nasr Çocuk Hastanesini, El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayına bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini vurdu. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana yaşanan çatışmalarda 58 Hizbullah mensubu ile 4 İsrail askeri öldü.