‘Putin-Erdoğan görüşmesinin yeri ve tarihi diplomatik kanallar üzerinden kararlaştırılacak’
Geçen ay birden öldüğü duyurulan Rus muhalif Aleksey Navalni'nin ekibinden Leonid Volkov çekiçli saldırıya uğradı. Volkov saldırıdan saatler önce güvenliğinden endişeli olduğunu söylemişti.
Rus muhaliflerin başında gelen ancak yaklaşık bir ay önce ceza kolonisinde hayatını kaybeden Aleksey Navalni’den sonra şimdi de ekibinden biri hedef alındı. Navalni’nin sözcüsü Kira Yarmış Rus siyasetçinin vakfının uzun süre başkanlığını yapan Leonid Volkov’un dün evinin önünde çekiç ve göz yaşartıcı gazla saldırıya uğradığını söyledi. Volkov yaklaşık dört yıldır Litvanya’da sürgündeydi.
Yarmış’ın anlattığına göre birisi arabasının camını kırmış ve Volkov’un gözlerine biber gazı sıkmış. Sonra da Volkov’a çekiçle vurmaya başlamış.
Navalni’nin kurduğu ve Volkov’un 2023’e kadar başkanlığını yaptığı Yolsuzlukla Mücadele Vakfı’nın sosyal medya hesabından Volkov’un kanlı bacağı ve şişmiş yüzle çekilmiş fotoğrafları paylaşıldı. Kuruluş Volkov’un arabasının kırılmış camını da kanıt olarak yayınladı. Vakfı şu anda yöneten İvan Zıdanov ise Volkov’un sedyeyle ambulansa bindirildiği andan bir fotoğraf paylaştı.
Volkov saldırıdan sonra Telegram’dan yayınlanan ilk açıklamasında “Çalışacağız ve pes etmeyeceğiz” diyerek kolunun kırılmasına neden olan saldırının Putin’in adamlarının “alışıldık, haydutça bir merhabası” olduğunu iddia etti. Volkov Telegram’daki yazısında “Adam bahçede saldırdı, bacağıma 15 kez falan vurdu. Bacağım şu anda iyi durumda. Yürümek acı veriyor… Kolumu da kırdım. Kelimenin tam anlamıyla benden şnitzel yapmak istediler “dedi.
Volkov seçmenleri seçimlerin son günü olan pazar günü için seçmenleri barışçıl protesto düzenlemeye çağırdı. Navalni’nin eşi Yulya Navalnaya geçen hafta herkesi sandığa giderek oy pusulasına Navalni yazmaya çağırmıştı. Protesto hareketini “Gün ortasında Putin’e karşıyız” diye adlandıran Navalnaya böylelikle protestodan dolayı zarar görme ihtimalinin de düşük olduğunu belirtmişti. Volkov da protesto çağrısını hatırlatarak “Bir şeyler yapmalıyız değil mi?” dedi.
Volkov saldırıya uğramadan bir gün önce sosyal medyada “Putin Navalni’yi öldürdü. Ondan önce de pek çok kişiyi öldürmüştü” diyerek Navalni’nin ölümünden beri ABD Başkanı Joe Biden dahil birçok kişinin dile getirdiği ortak düşünceyi söyledi. Saldırı Navalni’nin 16 Şubat’taki ölümünün yıldönümüne dört gün kala gerçekleşti. Volkov saldırıdan saatler önce bağımsız Rus haber kuruluşu Meduza’ya Navalni’nin ölümünden sonra kendi güvenliği için de endişelendiğini “Şu anda en kritik risk hepimizin öldürülmesi. Neden mi, nedeni epey açık” sözleriyle dile getirmişti.
Volkov’un uğradığı saldırı akıllara Troçki’nin sürgündeyken ölümüne neden olan buz kırıcılı saldırıyı hatırlattı. 1940 yılında NKVD ajansı Ramon Mercader adlı Stalinist İspanyol gazeteci gibi davranıp Troçki’yle röportaj yapma bahanesiyle kaldığı eve gitmişti. Sonra da Troçki’nin başına buz baltasıyla vurarak yaralamıştı. Troçki aldığı bu yarayla ertesi gün hayatını kaybetmişti.
Litvanya Dışişleri Bakanı Gabrielius Landsbergis ilgili kurumların Volkov davası üzerinde çalıştığını söyledi ve yaşanan olayı “şok edici” olarak niteledi. Litvanya Cumhurbaşkanı Gitanas Nauseda, saldırının önceden planlandığını ve ülkeye yönelik diğer provokasyonlarla bağlantılı olduğunu söyledi: “Putin’e tek bir şey söyleyebilirim: Burada kimse sizden korkmuyor.”
Ülkenin güvenlik birimi de saldırının Rus muhalefetinin hafta sonu yapılacak seçimlerde sorun çıkmasın diye Moskova tarafından düzenlendiğini ve gerçekleştirildiğini söyledi. Litvanya Emniyet Müdürü Renatas Pozela, polisin saldırıyı soruşturmak için bu işe büyük kaynak ayırdığını söyledi. Pozela, “Bu çözebileceğimiz tekil bir olay. Halkımız bu yüzden korkmamalı” dedi.
Rusya ve Belarus’a sınırı olan ve hem Rus hem de Belaruslu muhaliflerin üssü haline gelen AB ve NATO üyesi Litvanya ile Rusya arasındaki zaten gergin olan ilişkileri iyice kötüleştirebilir.
43 yaşındaki Volkov uzun zamandır Navalni’nin siyasi danışmanlığını yapıyor ve Navalni’nin kampanyalarına yardım ediyordu. Baskılar nedeniyle Rusya’dan kaçmak zorunda kalan Volkov ülkesinde çeşitli suçlamalarla karşı karşıya. Mesela Moskova mahkemesi 2021 yılında “reşit olmayan kişileri izinsiz mitinglere katılmaya teşvik etme” suçundan Volkov hakkında tutuklama kararı çıkarılmıştı. Ancak Litvanya İçişleri Bakanı Agne Bilotaite mahkeme kararını “politik” bularak kınamıştı.
Biraz önce de bahsettiğimiz gibi Volkov, Navalni’nin 2011 yılında kurduğu Yolsuzlukla Mücadele Vakfı’nın da başkanıydı. Vakfın amacı üst düzey Rus yetkililerin yolsuzluk iddialarını araştırmaktı. Vakıf kısa sürede Rusya’da yasa dışı kuruluş ilan edildi ve Navalni 2021 yılında hapse atıldı. Ağustosta Rus mahkemesi Navalni’ye “radikallik” suçlamasıyla 19 yıl hapis cezası verdi. Geçen yılın sonunda yakınları Navalni’den bir süre haber alınamayınca hayatta olup olmadığından endişe edilmeye başlanmış ama sonra Kuzey Kutbu’na yakın bir ceza kolonisinde olduğu öğrenilmişti. Ne var ki yakınlarının rahatlaması uzun sürmemiş, Navalni 16 Şubat’ta aniden ölmüştü.
Rusya’nın muhalefete yönelik baskıları yıllardır katlanarak büyüyor. Özellikle Ukrayna ile girilen savaştan bu yana savaş karşıtı açıklamalar yapılması ve Ukrayna’yı destekleyici hareketlerde bulunmak dava sebebi olabiliyor. Hatta 13 yaşındaki bir kız okulda savaş karşıtı resim çizdiği için yetkililerin dikkatini çekmiş, daha sonrasında kızın ailesi takibe alındığında babanın yaptığı savaş karşıtı paylaşımlara rastlanmış ve babaya önce para sonra da iki yıl hapis cezası verilmişti.