Erdoğan, Amerika’ya karşı sertleşiyor
Ukrayna savaşında kritik bir rol oynayan paralı asker şirketi Wagner'in patronu Prigojin, Rusya'da yarattığı bir buçuk günlük hareketlilikle tüm dünyayı Rusya'yı kilitledi. İşte sosis satıcılığıyla ticarete atılan Prigojin'in yıllar içinde nasıl savaş makinesine dönüştüğünün hikayesi...
Wagner’i ‘Ukrayna savaşının olmazsa olmazı’ olarak gören ve bulduğu her fırsatta düzenli ordunun başarısız olduğunu iddia eden paralı asker şirketi Wagner’in patronu Yevgeni Prigojin, Rusya’da bir buçuk günlük bir hareketlilik yaratmayı başardı.
Prigojin, Rusya’nın savaştaki tutumuna yönelik aylardır sürdürdüğü sert eleştirilerini, cuma günü Savunma Bakanı Sergey Şoygu’ya karşı başlattığı başkaldırı hareketiyle zirveye çıkardı. Rus güvenlik birimleri harekete geçerek Prigojin hakkında ceza soruşturması başlattı ve Wagner liderinin tutuklanmasını istedi.
Neredeyse Moskova’ya kadar taşınan bu hareketlilik, Belarus Devlet Başkanı Aleksandır Lukaşenko’nun da araya girmesiyle sona erdi. Prigojin, Wagner savaşçılarının cepheye geri döneceğini bildirdi. Peki ya tüm dünyayı Rusya’ya kilitleyen Prigojin kim, Wagner ne?
Prigojin ve Putin’in her ikisi de Leningrad’da, şimdiki adıyla St. Petersburg’da doğdu. Sovyetler Birliği’nin son yıllarında Prigojin, kendi itirafına göre, hırsızlıktan 10 yıl hapis yatmış. Ancak Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla hapis cezasını tamamlamasına gerek kalmadan hapisten çıkarak St. Petersburg’a geri döndü.
St. Petersburg, o dönem muazzam bir dönüşümün eşiğindeydi ve zenginlik, kurnaz ve vahşi avcıları bekliyordu. Bu ava gayet mütevazı bir şekilde sosisli sandviç standıyla başlayan Prigojin, daha sonra Putin’in ilgisini çekecek şekilde lüks restoranların sahibi olacak kadar yükseldi. Rus lider, başkanlığının ilk dönemlerinde Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ı bu restoranlardan birinde yemeğe götürecekti.
Petersburg’un yerel haber sitelerinden Gorod 812’ye 2011’de verdiği röportajda Prigojin, “Ayda bin dolar kazanıyorduk, bu rubleye çevirdiğinizde dağ gibi bir para oluyordu. Annem paraları sayarken zorlanıyordu” demişti. Prigojin, “Vladimir Putin sadece bir büfeyle başlayan işimi, saygın konuklara hizmet etmekten çekinmediğimi gördü. Sonuçta onlar benim konuklarımdı” diye devam etmişti.
İşleri iyice büyüyen Prigojin, okullara yemek servisi yapmaya başladı. Putin, 2010 yılında Prigojin’in devlet bankasından aldığı bol kredilerle inşa ettiği fabrikasının açılmasına yardımcı oldu. Şirketi Concord, sadece Moskova’daki devlet okullarında yemek sağlayıcı olarak milyonlarca dolarlık ihaleler aldı. Birkaç yıl boyunca Kremlin’in yemek organizasyonlarıyla ilgilendiği için Prigojin’e ‘Putin’in aşçısı’ lakabı takıldı.
2017 yılına gelindiğinde, şu anda hapiste olan ana muhalefet lideri Aleksey Navalni, Prigojin’in şirketlerinin Savunma Bakanlığı ihalelerine 387 milyon dolarlık teklifte bulunarak antitröst yasalarını ihlal etmekle suçlayacaktı.
Soruşturmada yer alan Navalni’nin ortaklarından Lyubov Sobol, “Çocukları Instagram’da habire fotoğraf paylaşıyor, özel jetleriyle övünüyorlardı. Bu sayede holdingini bulduk ve tüm servetini öğrenebildik” dedi. Sobol ve soruşturmaya dahil diğer kişiler, Prigojin ve kızına ait olduğu iddia edilen, içinde bir helikopter pisti ve basketbol sahası bulunan saray gibi konutun üzerinde dron uçurdu.
Kısa bir süre sonra Sobol’un eşi, çiftin evinin dışında bekleyen bir kişi tarafından bacağından bıçaklanmasının ardından yere yığıldı. Sobol evden her dışarı çıktığında kendisini takip eden serseriler olduğunu, sürekli baskı hissettiğini ve bir gözdağı faaliyetinin yürütüldüğünü söyledi.
En şok edici olay ise 2018 yılında Wagner’in Afrika’daki faaliyetlerini araştırmak üzere Orta Afrika Cumhuriyeti’ne giden üç Rus gazetecinin bir pusuda öldürülmesi oldu. Prigojin cinayetlerle ilgisi olmadığını defalarca öne sürdü.
Yemek işiyle uğraşan bir zenginin askeri dünyaya nasıl adım attığını merak ediyor olabilirsiniz. Üstelik Prigojin’in sahip olduğu Wagner öyle sadece Rusya’da etkin bir güç de sayılmaz. ABD, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler, Wagner’in özellikle Afrika ülkelerindeki çatışmalarda yer aldığını söylüyor. Peki bu oluşum ilk nasıl ortaya çıktı?
Rusya’nın Mart 2014’te Kırım’ı ilhak etmesi ve hemen ardından Ukrayna’nın doğusuna askeri müdahalede bulunmasıyla ortaya yeni fırsatlar çıktı. Putin, aksi yönde birçok kanıt olmasına rağmen her iki olayda da düzenli Rus birliklerinin yer aldığını inkar etti.
Kremlin inkarlarını nasıl daha akla yatkın hale getirebileceğini düşünürken, ortaya Savunma Bakanlığı ile koordineymiş gibi görünen ancak uzaktan faaliyet gösterebilen birkaç paralı asker grubu ortaya çıktı. Hem de Rusya’da özel askeri şirketlerin yasak olmasına rağmen. Prigojin’in Wagner’i de bunların arasında en öne çıkanıydı.
Wagner savaşçılarının, genellikle altın ya da diğer doğal kaynaklardan pay almayı da kapsayan kazançlı ödemeler karşılığında bölgesel liderler ya da savaş liderleri için güvenlik sağladığı iddia ediliyor. ABD’li yetkililer Rusya’nın Ukrayna’daki savaşını sürdürebilmek için Wagner’in Afrika’daki faaliyetlerini de kullanıyor olabileceğini söylüyor.
Batılı ülkeler ve Birleşmiş Milletler uzmanları, Wagner’in Orta Afrika Cumhuriyeti, Libya ve Mali de dahil olmak üzere Afrika genelinde çok sayıda insan hakları ihlali yaptığını iddia ediyor. Avrupa Birliği Aralık 2021’de grubu ‘işkence, yargısız ya da keyfi infazlar yapma ve adam öldürmeler’ de dahil olmak üzere ciddi insan hakları ihlalleri ve Orta Afrika Cumhuriyeti, Libya, Suriye ve Ukrayna’da ‘istikrarı bozucu faaliyetler’ yürütmekle suçluyor.
Basına yansıyan olaylardan bazıları tüyler ürpertecek kadar vahşi olmalarıyla da dikkat çekiyor. Kasım 2022’de internete düşen bir videoda eski bir Wagner askerinin Ukrayna tarafına kaçtığı ve yakalandıktan sonra da balyozla dövülerek öldürüldüğü görülüyordu. Bu videonun gerçekliği hakkında soruşturma taleplerine rağmen Kremlin bu olayı görmezden gelmişti.
Prigojin’in ABD medyasında ilk dikkat çekişi 2016 başkanlık seçimlerine Rusya’nın müdahalesi olduğu yönünde suçlamaların ortaya çıkmasıyla gerçekleşmişti. Prigojin’in de aralarında bulunduğu bir düzine Rus vatandaşı ve üç Rus şirketi, ABD’de yürütülen seçime müdahale soruşturmasında suçlandı. ABD Hazine Bakanlığı, Prigojin ve ortaklarına hem seçim müdahalesinden hem de Wagner bağlantısından dolayı defalarca yaptırım uyguladı.
2018’deki iddianamenin ardından Rus haber ajansı RIA Novosti’ye konuşan Prigojin, “Amerikalılar çok kolay etkilenen insanlar, görmek istediklerini görüyorlar. Onlara büyük bir saygı duyuyorum. Suçlananlar listesinde yer aldığım için hiç üzgün değilim. Eğer günah keçisi arıyorlarsa bırakalım bulsunlar” demişti.
Biden yönetiminin Beyaz Saray’ı ise Prigojin’i ‘bilindik kötü bir aktör’ olarak nitelendiriyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price da Prigojin’in ‘cesur itirafının, Putin ve Kremlin yönetiminde sahtekarların ve yandaşların sahip olduğu dokunulmazlığın bir tezahürü olduğunu’ söylüyor.
Wagner, Ukrayna cephelerinde savaşıp ölürken Prigojin de Rus savunma şeflerine nefretini açıktan açığa kusacak kadar öfkeliydi. Prigojin geçen ay yayımlanan bir videoda Wagner savaşçılarına ait olduğunu söylediği cesetlerin yanında duruyordu. Rusya’nın düzenli ordusunu beceriksizlikle suçlayan Prigojin, Wagner’e ihtiyaç duydukları silah ve mühimmatı sağlamamakla suçladığı savunma şeflerine de, “Bunlar birilerinin babaları ve oğulları. Bize mühimmat vermeyen pislikler, cehennemde onların bağırsaklarını yiyecek!” demişti.
Prigojin’in üst düzey subayları bu kadar sert bir şekilde eleştirmesi dikkat çekiciydi. Zira Rusya’nın sıkı kontrol altındaki siyasi oluşumunda bu tür eleştirileri sadece Putin yapabiliyordu.
Putin’in bu ayın başlarında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Valeri Gerasimov’u Ukrayna’daki Rus güçlerinin başına getirerek askeri lidere güvenini teyit etmesi, bazı analistler tarafından Prigojin’i ‘kıskaca alma’ hareketi olarak yorumlanmıştı. Prigojin bunun ardından askeri yönetime karşı çıkışlarını yumuşatsa da meydan okumalardan vazgeçmedi.
Prigojin’i cuma günkü eyleme iten olaylardan biri kuşkusuz Şoygu’nun Wagner savaşçılarını düzenli orduya dahil etme kararı alması oldu. Şoygu, savaşta yer alan tüm gönüllü birliklere haziran sonuna kadar bakanlığa kayıtlarını yaptırmalarını istedi. Prigojin ise buna cevaben, “Wagner, Şoygu ile herhangi bir sözleşme imzalamayacak” dedi.
Putin ise bir kez daha askeri şeflerinin yanında yer aldığını göstererek, Şoygu’nun kararını desteklediğini söyledi. Prigozhin’e Putin’in açıklamaları hakkındaki yorumunun ne olduğu sorulduğunda, Wagner lideri meydan okur bir tavırla, “Bu savaşa katıldığımızda kimse Savunma Bakanlığı ile anlaşmalar yapmak zorunda kalacağımızı söylemedi” dedi. “Wagner savaşçılarının hiçbiri utanç yoluna girmeye hazır değil. Bu yüzden kimse sözleşme falan imzalamayacak” diyerek, Putin’in Wagner konusunda bir ‘orta yol’ bulacağına inandığını sözlerine ekledi.
Analistler, şimdiye kadar savunma şeflerine ettiği laflar yüzünden Putin tarafından herhangi bir yaptırıma uğramayan Prigojin’in etkisinin yine de abartılmaması gerektiğini söylüyor. Rusya’nın güvenlik meseleleri konusunda uzman London University College’den Mark Galeotti, Prigojin’in Putin’in yakın olduğu isimlerden ya da sırdaş olarak gördüğü birisi olmadığını söylüyor.
Prigojin’i 1990’lardan tanıyan bir iş insanı, Wagner lideri konusunda tek bir şeyden emin: Prigojin’in kapatma düğmesi yok.
“Sistemdeki çoğu kişinin kendisinden nefret ettiğinin farkında. Bu yüzden durursa bunun sonunu getirebileceğini biliyor. Başka seçeneği yok. Geri adım atamaz.”