Koç Holding’den dolandırıcılık uyarısı geldi
Kasımdaki başkanlık seçiminde karşı karşıya geleceklerine ilk günden kesin gözüyle bakılıyordu ama salı günkü ön seçim sonuçları her iki liderin de adaylığını garantilemiş oldu. Bu, 6 Ocak kongre baskınından sonra bir rövanş maçı olacak.
ABD Ukrayna ve Gazze’deki savaşa çok fazla dahil olsa da bu yılki en önemli gündemi kasımdaki başkanlık seçimleri. Şimdiye kadar süreç tam da tahmin edildiği gibi ilerledi. Demokratların rakipsiz denebilecek adayı Başkan Joe Biden ön seçimlerin hepsinde galip gelirken Cumhuriyetçilerde favori gözüyle bakılan eski Başkan Donald Trump da rakiplerini teker teker pes ettirdi. Ama Demokratların ön seçimleri gibi geçmedi Cumhuriyetçilerin seçimi: Sürecin başında Florida Valisi Ron DeSantis’in gerisinde olan eski Güney Carolina Valisi Nikki Haley sürecin sonunda ikinci sıraya kadar yükseldi ve hatta iki eyalette Trump’ı yenmeyi başardı. Ama sonuç olarak o da çekilmek zorunda kaldı ve Amerikan haber ajansı Associated Press’e göre hem Biden hem de Trump aday olmalarına yetecek kadar delege toplamayı başardı.
Bu seçim 2020’de Biden’ın zaferiyle sonuçlanan yarışın rövanşı olacak. AP Biden’ın Georgia’daki zaferini öngörerek onu Demokratların adayı ilan etti. Trump da Georgia, Mississippi ve Washington eyaletindeki seçimleri süpürdükten sonra Cumhuriyetçi aday olarak duyuruldu. Trump ardından Hawaii’deki ön seçimi de aldı. Böylelikle modern Amerikan tarihinin en uzun seçim kampanyalarından biri olacak sekiz aylık süreç başlamış oldu. Sekiz ay sonra da yaklaşık 70 yılın ardından ilk başkanlık rövanşı olacak 2024 seçimlerini konuşuyor olacağız.
Gerçi kampanya süreci başlamadan önce Trump ve Biden çoktan bu yola girmişti. Biden’ın ön seçimler için harcama yapmasına gerek yoktu, Trump ise geriye kalan tek rakibi Haley’ye fark attıktan sonra bu yolda ilerlemeye başladı.
Biden ön seçimlerde hedef alacağı rakibi olmadığı için Trump’ın davalarına ve yarattığına inandığı tehlikeye vurgu yaptı konuşmalarında. Seçmenlerine seslenen Biden “Trump’ın yarattığı tehdidin her zamankinden daha büyük olduğu bir dönemde partimize ve ülkemize liderlik etmem için bana bir kez daha güvenmenizden gurur duyuyorum” diyor. Ayrıca Haley’nin seçimden çekildiği günü fırsat bilen Biden “Trump zaten Haley seçmenlerini istemiyor” diyerek onun seçmenlerini kendisini desteklemeye çağırdı.
Trump’ın karşısında iki haneli oranları görme ihtimali yüksek rakipler olduğu için eski lider onları hedef alıyordu. Mesela bir keresinde Haley’nin Afrika’da görev yapan asker eşi için “Hani kocası nerede” diyerek nispet yapmaya çalışmıştı. Ama Trump bunları söylerken Biden’ı hedef almayı da unutmadı. Biden da ona bu konuda epey malzeme verdi. Mesela her iki lider için de gizli devlet belgeleri makamlarından ayrıldıktan sonra da saklamaya devam ettikleri için soruşturma açılmış, Trump’ın davası devam ederken Biden’ı soruşturan özel savcı Biden’ın yaşlılığını gerekçe göstererek soruşturmayı rafa kaldırmıştı. Bunun üzerine Trump “Eğer mahkemeye çıkamayacak kadar bunadıysanız başkan olamayacak kadar da bunamışsınız demektir. Joe Biden bu ulusa liderlik etmek için uygun kişi değil” demişti.
Ama ABD halkı arasında yapılan bir ankete göre seçmenler ne Trump akıl sağlığının yerinde olduğundan emin ne de Biden’ın.
Adaylığı garantiledikten sonra kampanyasının sosyal medyada yayınladığı videoda Trump salı gününü “büyük zafer günü” olarak niteledi ve artık kasım ayındaki esas seçimlere odaklanma vaktinin geldiğini söyledi. Trump “Herkese teşekkür etmek istiyorum ama çok daha önemlisi Biden’ı yenmek için çalışmalara başlamalıyız” dedi.
Biden ise Demokratların adayı olmasını kutlayarak yeni bir kampanya videosu paylaştı. Videoda ise “Bugün eyleme geçme çağrısı yapma günü. Sesinizle, gücünüzle, oyunuzla, kasımda rekor sayıda oya ulaşacağız. Bunu yapabiliriz, yapacak gücümüz var çünkü. Hazır mısınız? Demokrasiyi korumaya hazır mısınız? Özgürlüğümüzü korumaya hazır mısınız? Bu seçimi kazanmaya hazır mısınız?” dedi.
Let’s go: https://t.co/V9Mzpw8kB0 pic.twitter.com/jMr65EcleN
— Joe Biden (@JoeBiden) March 12, 2024
Her iki isim de partilerinin bu yazki kongrelerine kadar resmen seçilmiş olmayacak. Ama Biden Demokratik Ulusal Komite’nin siyasi ve mali araçlarını şimdiden kullanıyor. Geçen hafta Trump’ın kampanyası da Cumhuriyetçi Ulusal Komite’yi fiilen devralıp partinin operasyonlarını şekillendirmeye başladı. Bunlardan biri de pazartesi günkü toplu işten çıkarmalardı.
Trump’ın Cumhuriyetçilerin adayı olarak öne çıkması 2020’deki mağlubiyetine ve bunu tersine çevirme çabalarının başarısız olmasına, desteklediği adayların hayal kırıklığı yaratan ara dönem mağlubiyetlerine ve yargılandığı dört ceza davasında karşı karşıya olduğu 91 suçlamaya rağmen partisinin ve muhafazakâr tabanın üstündeki hakimiyetini gözler önüne seriyor. Mesela Iowa muhafazakârların ve özellikle Evanjelistlerin yoğun olarak yaşadığı bir kent ve Trump 2016’daki yarışta buradaki oy pusulasında ezici yenilgi alsa da bu seçimde bütün rakiplerine fark atarak Evanjelistlerin de arkasında olduğunu gösterdi.
Gerçi Trump bazı eyaletlerde delege seçimlerinin kendi çıkarlarına uygun şekilde değiştirilmesi için birtakım adımlar attı. Bu adımlardan biri eyaletteki Cumhuriyetçi yetkililerle iyi ilişkiler kurmaktı. Böylelikle örneğin California’da eyalet delegeleri seçimde oyların yüzde 50’sini alan adaya vererek “Kazanan hepsini alır” sistemini benimsedi. California’da oyların yüzde 50’sini sadece Trump geçebildiği için bu kural onun lehine oldu. California’da kazandığı 169 delegeyle adaylığı için kazanması gereken 1215 delegenin yüzde 14’ünü sağlamış oldu.
2020 seçimlerinde Biden ve Trump’ın karşılaşmasına damga vuran olay 6 Ocak Kongre baskınlarıydı. 2020 seçimlerinin ardından Trump seçime fesat karıştırıldığını iddia ederek sonuçların kabul edilemez olduğunu söylemişti. Biden’a başkanlık görevinin verileceği gün Trump Amerikan Kongresi yakınlarında bir kalabalık mitingde önünde konuşma yapmış, sonra da mitinge gelen destekçileri Kongre binasını basmıştı. Benzeri görülmemiş bu baskında yaralananlar da oldu ölenler de. Trump tarihe 6 Ocak baskını olarak geçen bu olayı kışkırtmakla suçlanıyor.
Anketlere göre Trump Biden’ın yaklaşık beş puan önünde ama bu seçime kadar nasıl değişir bilinmiyor. Demokratların Biden konusundaki en büyük kararsızlığı Gazze’deki savaşta İsrail’e verilen koşulsuz destek. Şimdiye kadar iki kez kongre baypas edilerek silah yardımı yapıldı İsrail’e. 31 binden fazla Filistinlinin Gazze’de hayatını kaybetmesi ve şu anda özellikle Gazze’nin kuzeyinde insanların açlıktan kırılıyor olması Biden’ın 7 Ekim’deki sürpriz saldırıyı öne sürmesinin önüne geçiyor. Gazze’de barış isteyen ABD’liler ortada orantısız güç kullanan bir İsrail olduğunu savunuyor. Böyle düşünen seçmenlerin büyük kısmı gençlerden ve Arap ABD’lilerden oluşuyor. Şimdiye kadar Demokrat ön seçimlerde Biden’dan başka iki haneyi görenler de yine “kararsızım”a oy basan ateşkes yanlıları.