Ruanda planı İngiltere’yi karıştırdı: ‘Başbakan insanların hayatıyla kumar oynuyor’

İngiltere'de göçmenleri Ruanda'ya gönderme planı konusunda gazeteci Morgan'la bahse giren Başbakan Sunak insanların hayatıyla kumar oynamakla suçlanıyor. Ana muhalefet liderine "terör sempatizanı" diyen Sunak İsrail'in "haklı" olduğunu savundu.

Dünya 6 Şubat 2024
Bu haber 3 ay önce yayınlandı
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ve İngiliz gazeteci Piers Morgan. / Fotoğraf: YouTube

İngiltere hükümetinin ülkedeki göçmenleri Doğu Afrika ülkesi Ruanda’ya gönderme planı gündemdeki yerini koruyor. Başbakan Rishi Sunak ise insan hakları örgütleri ve çeşitli sivil toplum kuruluşları tarafından topa tutulan planı uygulamaya kararlı. Hatta o kadar kararlı ki ülkenin bilindik gazetecilerinden Piers Morgan ile bin sterlinlik (yaklaşık 38 bin 500 lira) iddiaya bile girdi.

Youtube’da kendi kanalında yayın yapan Morgan’ın sunduğu “Talk TV” programına konuk olan Sunak Ruanda planını hayata geçiremeyeceğini savunan ve “Eminim ki seçimlerden önce kimseyi o uçaklara bindiremeyeceksiniz. Bu konuda bir mülteci yardım kuruluşuna bin sterlin bağış yapma karşılığında bahse girer misiniz?” diye soran Morgan’ın elini sıktı ve soruya “Elbette insanları uçaklara bindirmek istiyorum. Bunun için çok çalışıyorum ve bu konuda kararlıyım” cevabı verdi.

İngiliz gazeteci ise ülke nüfusunun 2036’da 73 milyona ulaşacağına yönelik raporlara değindi ve yaklaşık 6 milyon kişilik bu artışın daha büyük bir problem olduğunu ifade etti.

Sunak da Morgan’a Arnavutluk’la yapılan anlaşma sonucunda bu ülkeden gelen düzensiz göçün durduğunu, Ruanda planının da aynı etkiyi göstereceğini savundu.

Morgan yanıta karşılık “İşinize yarayacağını sanmıyorum. Korkunç ama benim tahminim bu yönde” dedi.

İngiliz hükümetinin göçmenleri Ruanda’ya gönderme girişimi geçen kasım ayında bu politikanın hukuka aykırı olduğuna hükmeden Yüksek Mahkeme tarafından engellenmişti. Sunak planı kurtarabileceğini söyledi.

Muhalefetten tepki: Ahlaksız

Sunak’ın gazeteciyle girdiği bahis muhalefetten tepkilere neden oldu. Göçmenleri Ruanda’ya sınır dışı edecek uçuşların genel seçimlerden önce başlayıp başlamayacağına dair bin sterlinlik bir bahse giren Sunak “dokunulmazlığını yitirmiş” olmakla eleştirildi.

İskoçya Bölgesel Başbakanı ve İskoçya Ulusal Partisi (SNP) lideri Hamza Yusuf X hesabından Sunak’a tepki göstererek şöyle dedi:

“Başbakan açıkça insanların hayatıyla kumar oynuyor. Bu Muhafazakar Partili İngiltere hükümeti kendisini daha da aşağılamanın her zaman bir yolunu buluyor. Tüm Muhafazakar Partili milletvekillerini iktidardan göndermeliyiz. SNP İskoçya’da Muhafazakar Parti’nin sandalye kazandığı tüm bölgelerde ikinci parti. Muhafazakar Partisiz bir İskoçya için oylarınızı SNP’ye verin.”

Partiden Kirsty Blackman “Birleşik Krallık’ın en zengin adamlarından biri olan Rishi Sunak’ın savunmasız mültecileri seçimlere kadar yurt dışına gönderip gönderemeyeceği üzerine bahse girmesi utanç verici ve acayip bir durumdur” dedi. SNP’nin yazılı açıklamasında ise bahsin bakanlık kurallarının ihlali anlamına gelebileceği belirtildi.

SNP’nin İngiltere meclisindeli lideri Stephen Flynn ise yaptığı paylaşımda “Gezegendeki en savunmasız insanların hayatları kaba bir bahse dönüştü. Bu insanlar için sadece bir oyun. Ahlaksız” ifadeleriyle Başbakan’a yüklendi.

Gölge Göçmenlik Bakanı Stephen Kinnock da bahsin “son derece tatsız” olduğunu ve Sunak’ın “parasını Monopoly parası gibi etrafa saçtığını, kontrolünü kaybettiği bir politika üzerine bahis oynadığını” söyledi.

Liberal Demokrat Partili Alistair Carmichael ise Avam Kamarasında yaptığı konuşmada “Sunak için bin sterlin para üstü olabilir ama ülkenin parasını bu kadar kolay saçıp savuramaz” dedi.

Paylaşımında Sunak’ın milyoner olmasına değinen ana muhalefetteki İşçi Partisi vekili Bell Ribeiro-Addy de gazeteci Morgan’ın ABD’li medya patronu Rupert Murdoch’un “adamı” olduğunu savunarak şöyle dedi:

“Milyoner Başbakanımızın Rupert Murdoch’un en iyi maaşlı adamlarından birinin kışkırtmasıyla çoğu insan için hatırı sayılır miktarda parayla dünyadaki en savunmasız insanlardan bazılarının hayatlarıyla kumar oynadığını görüyoruz.”

Sunak: Kararlılığımı göstermek istedim

BBC Radio 5 Live’a konuşan Sunak ülke gündemine oturan bahis için Ruanda planı ve göçmen politikasına olan “mutlak bağlılığını” ifade etmeye çalıştığını söyledi. Başbakan “Bu politikaya olan mutlak bağlılığımın ve bu planı parlamentodan geçirip işler hale getirme arzumun altını çiziyorum” dedi.

Sunak kendisine yöneltilen “ülkenin parasını savurduğu” eleştirilerine yanıt olarak da hane halklarının karşı karşıya olduğu mali baskıları anladığını savundu.

Başbakan geçen yılın sonuna kadar enflasyonu yarıya indirme hedefini “hayat pahalılığının çoğu ailenin karşılaştığı en acil sorun olduğunu kesinlikle anladığım için” koyduğunu söyledi.

İşçi partisi liderine ‘terör sempatizanı’ dedi

Başbakan Sunak aynı programda ana muhalefetteki İşçi Partisi lideri Keir Starmer’ın “terör sempatizanı” olduğunu düşünüp düşünmediği sorusuna “Bırakın gerçekler kendi adına konuşsun derim” yanıtını verdi ve Starmer’ın yıllar önce avukatlık yaparken Hizb-ut Tahrir üyelerini savunduğu davaya atıfta bulundu.

İşçi Partisi lideri Starmer milletvekili olmadan önceki hukuk kariyeri sırasında radikal İslamcı Hizb-ut Tahrir örgütünü mahkemede savunmuştu.

Starmer’ın bir sözcüsü ise Sunak’a yanıt olarak şunları söyledi: “Keir, El Kaide’nin üst düzey üyelerinin ilk kez yargılanmasına, militanlarının hapse atılmasına ve sayısız teröristin sınır dışı edilmesine nezaret etti. Başbakan ülkesine hizmet etme konusunda böyle bir sicile sahip olmayı ancak hayal edebilir.”

1953 yılında Doğu Kudüs’te kurulan ve merkezi Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta bulunan örgüt İngiltere’de 19 Ocak’ta terörist organizasyon listesine dahil edilmişti.

İçişleri Bakanı James Cleverly Hamas’ın İsrail’in güneyinde 1200 kişiyi öldürdüğü saldırıya atıfta bulunarak “Hizb-ut Tahrir 7 Ekim’deki korkunç saldırıları övmek ve kutlamak da dahil olmak üzere terörizmi aktif olarak teşvik eden antisemitik bir örgüttür” demişti.

İngiliz İçişleri Bakanlığı 1953 yılında kurulan ve merkezi Lübnan’da bulunan Hizb-ut Tahrir’in, İngiltere ve diğer Batı ülkeleri de dahil olmak üzere 32 ülkede faaliyet gösterdiğini ve uzun vadeli hedefinin şeriatla yönetilen bir halifelik kurmak olduğunu açıklamıştı.

Örgüt Almanya, Mısır, Bangladeş, Pakistan ve birçok Orta Asya ve Ortadoğu ülkesinde de terör listelerinde yer alıyor.

‘İsrail sadece haklı değil, aynı zamanda…’

Sunak röportajda ayrıca Gazze’de 7 Ekim’de başlayan savaşa da değindi. Ülkede her hafta düzenlenen Filistin’le dayanışma eylemlerine ilişkin bazı slogan ve söylemlerin kabul edilemez olduğunu savunan Sunak, son birkaç aydır İngiltere’de antisemitizmin yükselmesinin şok edici olduğunu söyledi.

Polise talep etmeleri halinde daha fazla gücü verebileceklerinin altını çizen Sunak İsrail’in 7 Ekim’den sonra başlattığı Gazze saldırılarının orantılı olup olmadığına yönelik soruya ise “İsrail sadece haklı değil aynı zamanda insanlarını ve kendisini korumak ve (7 Ekim’in) tekrar yaşanmamasından emin olmak zorunda” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya daha fazla yardım koridoru açma teklifini ilettiğini da söyleyen Sunak “Ateşkes olmalı mı?” sorusuna çatışmalara esirlerin serbest bırakılıp Gazze’ye daha fazla yardımın gireceği bir ara verilmesi gerektiğine dikkat çekerek cevap verdi. Bu şekilde “sürdürülebilir ateşkes” için ortam oluşacağını belirten Sunak bu tür ateşkesin gerçekleşmesi için Hamas’ın ortadan kaldırılması ve İsrail için bir tehdit olmaktan çıkması gerektiğine vurgu yaptı.

Sunak Gazze’ye giren yardımların yeterli olmadığına da işaret ederek “Zamanla Gazze’ye giren yardım tırları sayısını artırdık. Hala yeterli değil ama başlangıca baktığımızda, (Başbakan Netanyahu) onu ikna ettik ve yüzlerce tırın girmesi için kapıyı açmasını sağladık. Ancak bu yeterli değil, ilerleme kaydedebilmek için daha fazlasına ihtiyaç var” dedi. İngiltere’nin iki devletli çözüme verdiği desteği yineleyen Sunak “Son birkaç ay bize gösterdi ki bölgedeki ortaklarımızla birlikte bu yoldaki çabalarımızı ikiye katlamalıyız” diye konuştu.

Sunak İsrail’i Gazze’de sivil kayıpların önüne geçmek için gerekli önlemleri alması konusunda uyardığını da söyleyerek “Kayıplar konusunda endişeliyim çünkü çok sayıda kişi öldü. İnsani açıdan bakınca birçok insan çok kötü durumda ki bu nedenle Gazze’ye daha fazla yardımın girmesi için çalışıyoruz” dedi.

İngiltere'nin göçmenleri Ruanda'ya gönderme planı Avam Kamarası'ndan geçtiİngiltere’nin göçmenleri Ruanda’ya gönderme planı Avam Kamarası’ndan geçti

İngiltere'de göçmenleri Ruanda’ya gönderme planına onayİngiltere’de göçmenleri Ruanda’ya gönderme planına onay

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.