‘Ben ölüm oldum’: Nolan’ın ‘Oppenheimer’ının ardındaki gerçek hikaye
Yüksek mahkeme eski ABD Başkanı Trump'ın başkanlık makamında olduğu dönemde yaptığı resmi eylemler için sorumlu tutulamayacağına karar verdi. Bu karar ABD'de "Başkan kral mıdır da dokunulmazlığı olsun" tartışması doğurdu.
Eski Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump başkanlığa adaylığını koyduğundan beri hakkında birçok suçtan dava açıldı. Bunların en kritiği 6 Ocak Kongre Baskını davası. Savcılar bu davada Trump’ın “seçim sonuçlarına saygı duymayarak halkı galeyana getirdiğini” iddia ediyor. Trump ise “o dönem başkan olduğu için suçlamalardan muaf tutulması gerektiğini,” çünkü “başkan olarak dokunulmaz olduğunu” savunuyor. Federal mahkeme bu çıkışa ikna olmayarak Trump’ın dokunulmaz olmadığına karar vermişti ama muhafazakârların ağır bastığı yüksek mahkeme Trump’ın en azından resmi eylemleri için sorumlu tutulamayacağına hükmetti.
Ancak dava yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi; bir başkan ne ölçüde dokunulmaz sayılmalı?
ABD Başkanı Joe Biden kasımdaki seçimlerde rakibi olacak Trump’ın 6 Ocak Kongre baskınında oynamış olabileceği rol için dokunulmaz sayılmasına tepki gösterdi: “Amerika’da kral yoktur. Hepimiz kanun önünde eşitiz. Hiç kimse yasaların üstünde değildir, Amerika Birleşik Devletleri başkanı bile.”
Yüksek mahkemenin kararıyla bu durumun temelden değiştiğini vurgulayan Biden “Bu temel olarak yeni ve tehlikeli bir karar. Çünkü başkanlık makamının taşıdığı güç, yasalarla sınırlandırılamayacak” dedi.
Bu sözlerin sahibi Biden da hiç başı yargıyla derde girmemiş biri değil. O sebeple burada bir parantez açıp yılın başlarında Biden’ın çok gizli devlet belgelerini görevde değilken ofisinde bulundurmak suçundan yaşı yüzünden yargılanamadığını hatırlatmak gerekiyor. Davayı açan savcı “Biden’ın yaşının kendisini sempatik göstereceğini” ve “bunun sonucunda olumsuz bir sonuçla karşılaşacaklarını” söyleyerek iddianameyi geri çektiğini açıklamıştı. Ama Biden’ın oğlu Hunter babası kadar şanslı değildi. Uyuşturucu etkisi altındayken silah satın alma ve bulundurmaktan suçlu bulunan Hunter babasını, oğlu hüküm giymiş ilk ABD başkanı yapmıştı.
Trump’ın avukatlarına göre devlet başkanının görevdeyken yaptığı eylemler için sonradan sorumlu tutulabilmesi o kişinin görevi başındayken alacağı kararları etkileyebilir. Yine avukatlara göre dokunulmazlığın yok sayıldığı bir senaryoda devlet başkanları rakiplerinin “şantajına açık hale” gelebilir.
Muhafazakârların ağır bastığı yüksek mahkemede altı yargıç bu argümanı doğru bularak Trump’ın başkanken gerçekleştirdiği bazı eylemler için cezai yargılamadan muaf tutulmak isteyebileceğine hükmetti. Biden ise başkanın gücünü sınırlamanın makam sahibinin kendi vicdanına kalacağını söylüyor. ABD başkanına göre Trump’ın bu makama gelmesi yeni bir tehlikenin habercisi olabilir.
Biden’ın doğrudan Trump’ı hedef aldığı bu konuşma geçen hafta iki adayın kameralar karşısında kozlarını paylaştığı programda eski başkanın açık ara galip gelmesini takip ediyor. Tartışmanın ardından seçmenler 81 yaşındaki Biden’ın bir kez daha aday olmaması gerektiğine daha çok ikna olurken Demokratlar da büyük bir paniğe sürüklendi.
Biden mahkemenin Trump hakkındaki kararını kameralar önünde eleştirirken münazara gününe göre daha canlı göründü. Yine de beş dakikalık yazılı açıklamasının ardından hiç soru almadan kürsüden indi. Kürsüden inmeden önce “Amerika tarihinin en karanlık günlerinden biri” olarak nitelediği 6 Ocak 2021 Kongre baskınına değinen Biden yüksek mahkemenin kararı yüzünden Trump’ın ayaklanmayla ilgili yargılanmama ihtimaline dikkat çekti.
Aslında yüksek mahkemenin kararı açılan davanın önünü tamamen kapatmıyor. Yargıçlar duruşma sırasında Trump’ın iddianamede yer alan dört davranışını inceledi. Bunlar seçimlerin ardından Adalet Bakanlığı yetkilileriyle görüşmesi, dönemin Başkan Yardımcısı Mike Pence’e Biden’ın galibiyetinin geçerli sayılmaması için yaptığı iddia edilen baskı, Trump “yanlısı seçmenlerin” toplanmasındaki “rolü” ve 6 Ocak 2021’de kongre binasına yapılan saldırılardaki duruşu. Mahkeme bunlardan sadece Adalet Bakanlığı’ndaki görüşmesiyle ilgili hükme vardı. Kalan üç davranışın yeniden alt mahkemede görülmesine karar verdi.
Burada savcıları zora sokan, zaman. Alt mahkemelerin Trump’ın dokunulmaz sayılıp sayılmayacağını yeniden görüşmesi gerekecek. Bu da haftalar, belki de aylar alabilecek. Halbuki Trump’a kongre baskını davasını açan savcı Jack Smith’in hedefi mart ayında duruşmaları başlatmaktı. Dokunulmazlık tartışmasının ortaya çıkmasıyla süreç uzamış oldu. Ayrıca Smith’in davada delil olarak sunabileceği davranışlardan bazılarının dokunulmazlığa girmesi yine işleri zorlaştırıcı bir durum yaratıyor.
Biden konuşması sırasında “Üç buçuk yıldır sahip olduğum başkanlık yetkilerinin sınırlarına uyduğumu biliyorum, ama şimdi Donald Trump dahil tüm başkanlar yasaları görmezden gelmekte özgür olacak” dedi. Demokrasiyi korumayı kampanyasının ana ilkelerinden biri haline getirdiğini vurgulayan Biden yüksek mahkemenin “köklü yasal ilkelerin altını oyduğunu” söyledi.
Trump’ı yaptıklarından sorumlu tutmanın seçmenlerin elinde olduğunu da söyleyen Biden “Amerikan halkı başkanlık makamını Donald Trump’a emanet etmek isteyip istemediğine karar vermeli. Trump’ın istediği zaman istediği şeyi yapma konusunda daha da cesaretli davranacağının farkında olmalılar” dedi. Yargıç Sonia Sotomayor’un düştüğü muhalefet şerhine katıldığını belirten Biden, Sotomayor’un “Artık başkan resmi yetkilerini kullanırken hukukun üstünde olan bir kraldır. Demokrasimiz için duyduğum endişe sebebiyle bu karara karşı çıkıyorum” sözlerini hatırlatarak “Amerikan halkı da buna karşı çıkmalı. Ben de itiraz ediyorum” dedi.
The Guardian’da Moira Donegan kendi köşesinde “Bu kararın demokratik sistemimizin bütünlüğüne vuracağı darbeyi abartmak mümkün değil. Mahkemenin muhafazakâr yargıçları partizanca tavırlarıyla verdikleri kararla devlet başkanını cumhuriyet rejiminde hiç kimsenin sahip olamayacağı bir konuma yükseltti: Cezai yaptırımlardan korkmaksızın, kendi çıkarları uğruna suç işleme yetkisine sahip bir kişi kıldı. Ceza hukuku başkan için artık geçerli değil; makamında olduğu süre boyunca The Purge gibi dokunulmazdır, sosyal ve sivil yaşamın olağan kuralları onun için askıya alınır ve yetkilerini dostlarını ödüllendirmek, düşmanlarını cezalandırmak için kullanabilir” diye yazdı.
CNN International’ın haberine göre yüksek mahkemenin aldığı karar sonrası Trump’ın hukuk ekibi bir dilekçe yazarak eski başkanın sus payı davasında yargılanarak hüküm giymesine başkanın dokunulmazlığı kararına dayanarak itiraz etmek istedi. Eğer davaya bakan yargıç bu dilekçeye izin verirse Trump’ın önümüzdeki hafta cezasının belirleneceği duruşma ertelenebilir.
Bu tartışmaya geçmişten bir başkan daha katılıyor. Watergate Skandalı’yla tarihteki yerini alan Richard Nixon o zamanlar yaptığı açıklamada “Bir şeyi başkan yapıyorsa yasadışı değildir” demişti.