Son günlerde bankacılık sektörü, akıllara durgunluk veren bir dolandırıcılık skandalıyla çalkalanıyor. Dolandıran kişi orta büyüklükte bir özel bankanın Levent şube müdürü Seçil Erzan, dolandırılanlar arasında ise Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera ve Selçuk İnan gibi başta futbol camiasının önde gelen isimleri olmak üzere birçok iş insanın adı geçiyor. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız bankacılar, Seçil Erzan’ın yöneticilerinin güvenini ve sevgisini kazanarak bankanın adını kendi çıkarları için kullandığını söylüyor.
Olay, İstanbul’da Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunan bir iş insanının, Levent Şube Müdürü Seçil Erzan tarafından dolandırıldığını ileri sürmesiyle ortaya çıktı. İddiaya göre iş insanı aralıklı dönemlerde bankaya yatırması için bankacıya toplam 5 milyon dolar teslim etti ancak daha sonra bankaya sorduğunda paranın hesabında olmadığını öğrendi. İş insanı, bunun üzerine nisan ayı başında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na şube müdürü hakkında “özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık” iddiasıyla şikayette bulundu.
Oksijen’in haberine göre, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü geçen hafta İstanbul Göktürk’teki bir eve baskın düzenleyerek, Seçil Erzan’ı gözaltına aldı. Evinde arama yapılan şüpheli hakkında ertesi gün nöbetçi mahkeme tarafından tutuklama kararı çıktı.
İki akrabası da aranıyor
Edinilen bilgiye göre, çalıştığı bankanın müşterilerinden yüksek getirili fona yatırım yapmak ve para kazandırmak vaadiyle para toplayan Seçil Erzan’ın ailesinden iki kişi de polis tarafından aranıyor. Geçen hafta tutuklanan Erzan’ın akrabası olan iki kişinin kısa süre önce yurtdışına çıktığı tahmin ediliyor. Banka yetkilileri sistem dışı toplanan paralar konusunda sorumluluklarının olmadığını belirterek, “Bir çalışan ile yüksek gelir elde etmek isteyenlerin kendi aralarında yaptığı para transferi ve sonrasında oluşan zararla ilgili bir yükümlülüğümüz yoktur” diyorlar.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Yılmaz tarafından yürütülen soruşturmada dosyaya onlarca şikayet dilekçesi girdiği belirtiliyor. ‘Mağdur’ sıfatıyla şikayet edenler arasında Galatasaray camiasının tanınmış isimleri Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera, Selçuk İnan, Semih Kaya’nın yanı sıra kulüp yöneticilerinin olduğu iddia ediliyor.
Bazı kaynaklar Fatih Terim’in yaklaşık 10 milyon dolar kaybettiğini ifade ederken bazıları ise daha yüksek bir rakam veriyor: 12.5 milyon dolar. Bir diğer mağdur Arda Turan için ifade edilen tutar ise 6-8 milyon euro. Toplam rakam ise yaklaşık 80 milyon dolar.
Florya şube müdürüyken futbol camiasının güvenini kazanmış
İddialara göre, soruşturmada bu kadar çok Galatasaraylının adının geçmesi yıllar öncesine dayanıyor. Şüpheli Seçil Erzan yaklaşık 15 yıl önce bankanın Florya Şube Müdürü iken başta Terim olmak üzere futbol camiasından pek çok kişiyle tanışarak güvenlerini kazandı, bankacılık hizmetlerine bireysel olarak da destek verdi. Hatta 2022 yılında Levent şubesine geçerken bu güven sayesinde birçoğunun hesabını da kendi şubesine taşıdı. Şikayet dilekçesinde bu güven için şu ifadeler kullanılıyor:
“Zaman içinde tüm banka çalışanları müvekkilde güven oluşturmuşlardır. Hatta müvekkilin para işlemlerinde kolaylık sağlayarak öncelik de sağlamışlardır. Defaten müvekkil çantayla parayı bankaya teslim etmiş, bahse konu paralar müvekkil hesabına geçmiş ve bir sorun yaşanmamıştır.”
Peki iddia edilen dolandırıcılık nasıl yapıldı? İş insanının savcılığa verdiği şikayet dilekçesinde olay şu şekilde anlatılıyor:
“Erzan 2022 yılında benimle görüşmek istedi, ‘Yatırım amaçlı para bulabilir misin ya da senin boşta paran var mı? Özel müşterilere özel kapalı fon sisteminde çok ciddi paralar kazanılabilecek bir sistem oluşturduk, bu sistemi gizli tutuyoruz ve sen ne kadar yatırım yaparsan o kadar da kazancın fazla olur’ dedi. Hem kendi hem de arkadaşlarımdan topladığım 3.5 milyon doları şubede odasında çanta ile teslim ettim. Ancak vade gelip ödeme yapılmayınca kendisiyle görüştüm. Şube değiştiği için yetkisi açısından sistemsel bir hata olduğunu ifade etti. Bu sistemsel hatayı aşmak için fona para eklemem gerektiğini, ne kadar çok para bulursa o kadar hızlı çözüm olduğunu söyledi. Yaklaşık 1.5 milyon doları iki ya da üç çanta halinde şüpheliye 14 Kasım 2022’de teslim ettim.”
İş insanı çantasına GPS cihazı taktırmış
Şüpheli şikayet dilekçesinde çantasında GPS olduğu bilgisini de paylaşıyor: “Daha önceden başımdan hırsızlık olayı geçtiği için çantama güvenlik amaçlı GPS cihazı taktırmıştım. Cihazı kontrol ettiğimde çantanın bankada yaklaşık yarım gün kaldıktan sonra Sarıyer’deki Lotus Sitesi’ne; bir gün sonra İstanbul Havalimanı’na gittiğini ve aynı günün akşamında aynı adrese geri döndüğünü tespit ettim. Birkaç gün sonra beni Seçil Erzan aradı ve ‘Bana verdiğin para çantasında GPS cihazı takılı mıydı?’ diye sordu. Ben de evet dedim. O da bana konuyla ilgili birisinin beni arayacağını söyledi. Ardından adının Semih olduğunu söyleyen bir kişi aradı. Hesap sorarcasına konuşunca ‘Çantamın sende işi ne’ diye sordum. O da çantayı kendisine Erzan’ın verdiğini söyledi. Görüşme gerginleşince telefonu kapattım. Sonra Erzan aradı, Semih ve eşinin bankada olduğunu, Semih’in eski GS’li futbolcu olduğunu söyledi. Şubede görüşmek istedi ama ‘Onların yanında çantada para olduğundan sakın bahsetme’ dedi. Şubeye gittim, Semih Kaya ve eşine çanta ile GPS cihazının benim olduğunu söyledim ve Erzan’ın istediği gibi konuştum. Buradan Erzan’a verdiğim para dolu çantaların Kaya’ya verildiğini anladım. Hatta aynı gün Kaya’nın Bodrum’da ev aldığını öğrendim. Şu aşamada suç ithamında bulunmamakla birlikte hakkımı saklı tutuyorum.”
‘Paranın Terim adına kayıtlı fonda olduğunu söyledi’
Şikayet dilekçesi veren iş insanı bu olaydan sonra Erzan’a karşı güvenini kaybettiğini ve parasını geri istediğini ifade ediyor: “Paramı geri istediğimi ve paranın akıbetini sordum. Erzan paranın fonda olduğunu, fonun Fatih Terim adına kayıtlı olduğunu ifade etti. Artık fonda kalmak istemediğimi söyleyince vade tarihini beklemek zorunda olduğumu beyan etti. Kendisinden resmi belge istedim. Bana banka ibaresini taşıyan 3.5 milyon dolar ve 1 milyon 523 bin dolarlık belge gönderdi. Ancak borç aldığım arkadaşlarım baskı yaptı ve bunun dolandırıcılık olduğunu söylediler. Avukatlarım da bu yönde karar bildirince suç duyurusunda bulunma kararı aldım.”