Davutoğlu’ndan Erdoğan’a ‘bizimle de yumuşa’ iması
Üreticilerin en az 160 TL olarak bekledikleri fındık alım fiyatı yüzde 54,7'lik artışla 130 TL olarak açıklandı. Üreticiler düşük fiyata tepki gösterirken CHP lideri Özel de 'Bu, fındık üreticisine, fındıkla yaşayan kentlere tamamen ihanettir' dedi.
Yüzbinlerce çiftçiyi ilgilendiren fındık alım fiyatları tıpkı çay ve buğdayda olduğu gibi beklentilerin altında kaldı. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 2024/2025 dönemi için fındık alım fiyatını levant kalite için kilo başına 130, Giresun kalite için 132 TL olarak açıkladı. Bakanlığın üreticilere vereceği alan bazlı destek, mazot ve gübre desteği ile birlikte düşünüldüğünde levant kalite için ortalama fiyat 133 TL, Giresun kalite için ise 135 TL olacak. Geçen yıl kilogram başına 84 lira olarak açıklanan fındık fiyatına bu yıl enflasyonun altında kalarak yüzde 54,7 zam yapılması, fiyatın en az 160 TL olarak açıklanmasını bekleyen üreticileri hayal kırıklığına uğrattı.
Partisinin il başkanlığını ziyaret için Ordu’da bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 130 TL olarak açıklanan fındık alım fiyatı “ihanet” olarak tanımladı. Özel “Ben bütün fındık üreticilerini bu fiyatı kabul etmemeye, buna tepki vermeye ve bu tepkilerini en üst düzeyde dile getirmeye davet ediyorum. Bugün yapacağımız mitingde bunun ilk adımını atacağız. Artık dayak yeme vakti geçti. Artık bu haksızlığı yapanlara gücünü gösterme vakti gelmiştir fındıkçının” dedi. Özel, şunları söyledi:
“Rize’de çay 19 lira maliyet, 17 lira fiyat verildi. Buğday maliyeti 11,5 lira, 9,25 fiyat verildi. ‘Sakın fındıkta da 165 liranın altına düşmeyin bunun hakkı 180 liradır’ demeye geldik. Bugün bir amacımıza ulaştık görülüyor, apar topar fındık fiyatını 133-134-135 lira olarak açıkladılar. Bu tamamen bir ihanettir. Bu fındık üreticisine fındıkla yaşayan bu kentlere ihanettir. Sakarya’dan Artvin’e kadar Trabzon’a, Ordu’ya, Giresun’a, Bartın’a, Kastamonu’ya Samsun’a tamamen ihanettir ve bu fiyatlarla bu insanlar borçlarını ödeyemezler. Biraz önce tesadüf, ildeki toplantıda şunu söylemiştim; enflasyonla mücadele için şöyle sığ bir bakış açısı var; para çok olursa harcanır, harcanırsa enflasyon olur. Temelde makro ekonomi açısından doğru bir tespit. Ama bunu yaparken sen bu parayı fındık üreticisine maliyetin altında vereyim, işte ilacın borcunu ödesin, kredi borcunu ödesin, mazotun borcunu ödesin, diğer borçlarını ödesin, işçilik parasını ödesin, kendine para kalmasın ki enflasyon düşsün… İnsanları açlığa, sefalete, yoksulluğa mahkum ederek enflasyon düşürülmez. Bu, Ordu’daki, Giresun’daki fındık üreticisini, haciz tehlikesiyle karşı karşıya bırakarak olmaz. Nasıl olacak, siz bu fındık üreticisine 130 lira para verip, onları maliyetin altında çalıştırırsanız? Bugün kim maliyetin altında iş yapıyor? Hangi fabrikatöre maliyetin altında, hangi müteahhide maliyetin altında iş yaptırabiliyorsun da beş milyon kişiyi etkileyen 500 bin fındık bahçesindeki emekçiye sen bu maliyetinin altında fiyat veriyorsun? Bu yapılan iş düpedüz Karadeniz’e ihanettir. Karadeniz’i açlığa, sefalete mahkum etmektir.”