‘İtibar açığı’ büyüdü, faizde 45’in üstüne açık kapı bırakılmalı
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu özetinde "Enflasyon beklentilerinin mevcut seyri, enflasyon görünümü üzerinde yukarı yönlü risk teşkil ediyor" ifadelerine yer verildi.
Merkez Bankası (TCMB), 25 Nisan 2024 tarihli Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının özetinde yakın dönem tüketici enflasyonu gerçekleşmeleri dikkate alındığında belirli hizmet kalemlerinde enflasyonun bir süre daha yüksek seyretme riski bulunduğunu vurguladı. “Enflasyon beklentilerinin mevcut seyri, enflasyon görünümü üzerinde yukarı yönlü risk teşkil ediyor” ifadelerine yer verilen özette şu noktalara dikkat çekildi:
-Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk Lirası’nda reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon 2024 yılının ikinci yarısında tesis edilecektir.
-Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.
-Mart ayında, aylık manşet enflasyon ve enflasyonun ana eğilimi gerilemekle beraber Enflasyon Raporu tahmin patikasında öngörülenin üzerinde seyretmiştir. Tüketici fiyatları mart ayında yüzde 3,16 oranında yükselmiş, yıllık enflasyon 1,43 puan artışla yüzde 68,5 olmuştur. Bu dönemde temel mal, hizmet ve enerji gruplarının yıllık enflasyona olan katkısı yükselirken, gıda ile alkol-tütün-altın gruplarının katkısı yatay seyretmiştir.
-Mart ayında hizmetler en yüksek fiyat artışı kaydeden grup olmuş, bu grupta aylık enflasyon yavaşlasa da ücret ve geriye doğru endeksleme eğiliminin yansımaları sürmüş, ulaştırma hizmetleri hariç genele yayılan fiyat artışları izlenmiştir. Temel mal aylık enflasyonu döviz kuru gelişmeleri ve dirençli seyreden iç talep koşullarının maliyet geçişlerini kolaylaştırmasının da etkisiyle bu dönemde güç kazanmıştır. Gıda grubunda kırmızı et öne çıkarken, bu kalemde süregelen fiyat artışları ikame beyaz et ürünlerine de yansımış ve girdi teşkil ettikleri işlenmiş et ürünleri fiyatlarını da yukarıya çekmiştir. Mart ayında işlenmiş gıda aylık enflasyonundaki yavaşlama ise dikkat çekmiştir. Gıda grubu, doğrudan etkilerinin yanı sıra yemek hizmetleri kanalıyla dolaylı olarak da manşet enflasyonunu olumsuz etkilemeye devam etmiştir.
-Kırmızı et fiyatlarında süregelen yüksek artışlar nedeniyle yemek hizmetleri fiyatları üzerinde yukarı yönlü riskler canlılığını korumaktadır.
-Öncü veriler, gıda grubunda işlenmiş gıdadaki olumlu görünümün korunduğuna ancak işlenmemiş gıdadaki yüksek fiyat artışlarının yavaşlayarak da olsa sürdüğüne işaret etmektedir. Nisanda sebze öncülüğünde taze meyve ve sebze fiyatlarında görece ılımlı bir artış izlenirken, kırmızı et ve bu kalemin beraberinde sürüklediği beyaz et kaleminde güçlü artışlar sürmektedir. Alkol-tütün grubu fiyatları ise tütün ürünlerindeki gelişmelere bağlı olarak yükselmektedir. Böylelikle nisan ayı enflasyon görünümünde; emtia fiyat gelişmeleri ve döviz kurunun gecikmeli etkileri ile dirençli seyreden yurt içi talebin yanı sıra kırmızı et fiyatlarındaki gelişmelerin etkisi hissedilirken, geriye doğru endeksleme eğiliminin yansımalarının sürdüğü ve hizmet grubu fiyatlarındaki artışların genele yayılarak devam ettiği izlenmektedir.
Enerji grubu aylık enflasyonu ise akaryakıt fiyatlarındaki gelişmelere paralel olarak yavaşlama göstermiştir. Mart ayında bedelsiz doğalgaz kullanımının aylık tüketici enflasyonuna mekanik etkisi 0,02 puan ile oldukça sınırlı kalmıştır. Mart ayında aylık enflasyonun ana eğilimi ise devam eden zayıflamaya rağmen öngörülenden yüksek gerçekleşmiştir.
-Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutmaktadır. Ücret artışlarının maliyet yönlü etkisi gerek mal gerekse hizmet fiyatlarına daha hızlı yansırken, talep yönlü etki zamana yayılmakta ve nispeten daha fazla belirsizlik içermektedir.
-Hizmet sektöründe hakim olan fiyatlama davranışı önemli bir atalete ve şokların enflasyon üzerindeki etkilerinin uzun bir süreye yayılmasına neden olmaktadır. Yıllık enflasyon mart ayında, temel mal grubunda yüzde 56,5 olurken, hizmet sektöründe yüzde 96,5 ile 40 puan yukarıda gerçekleşmiştir. Ayrıca, hizmet sektörüne ait yayılım endeksi mart ayında tarihsel ortalamasının yaklaşık yüzde 32’si kadar üzerinde seyrederek, artışların bir miktar güç kaybetmekle beraber sektör geneline yayılmaya devam ettiğini göstermektedir. Bu bakımdan, yakın dönem tüketici enflasyonu gerçekleşmeleri dikkate alındığında, belirli hizmet kalemlerinde enflasyonun bir süre daha yüksek seyretme riski bulunmaktadır. Kira, eğitim ve haberleşme gibi hizmet sektörlerinin bu bağlamda öne çıkacağı değerlendirilmektedir.
-Yıllık kira enflasyonu yüksek bir seviyede seyrini sürdürürken, perakende ödeme sistemi (PÖS) mikro verileri üzerinden takip edilen öncü göstergeler kira artış oranında şubat ayında başlayan yavaşlamanın nisan ayında devam edeceğini ima etmektedir. Öte yandan konut fiyatları yıllık artışı şubat itibarıyla yüzde 58,3 seviyesine gerileyerek yıllık tüketici enflasyonunun altında kalırken, mevsimsel etkilerden arındırılmış veriler bu kalemdeki aylık artışın da son aylarda önemli ölçüde yavaşladığına işaret etmiştir. Konut fiyatlarındaki bu durumun, ilerleyen dönemde kira enflasyonunu sınırlayacak bir unsur olduğu değerlendirilmektedir. Diğer taraftan, kira artışını yüzde 25 ile sınırlayan regülasyonun yakın gelecekte yürürlükten kalkacak olmasının kira enflasyonuna etkisi de yakından takip edilecektir.
Eğitim hizmetlerinde ise özel okul ücretlerinde yüksek oranlı artışlar izlenmektedir. Ücret gelişmelerinden etkilenmenin yanı sıra geçmiş enflasyona endeksleme eğiliminin yüksek olduğu bu kalemin, fiyat açıklama tarihlerine bağlı olarak azalarak da olsa temmuz ayına kadar kademeli bir şekilde Tüketici Fiyat Endeksi’ne yansıyacağı dikkate alındığında, hizmet enflasyonunu yakın dönemde olumsuz yönde etkileme riski bulunmaktadır.
-Haberleşme hizmetleri de cep telefonu görüşme ve internet ücretleri öncülüğünde yüksek aylık artışlar göstermektedir. Tarihsel olarak ılımlı bir eğilim sergileyen haberleşme yıllık enflasyonunun, mart ayı itibarıyla yüzde 72’ye ulaşarak tüketici enflasyonunun da üzerinde gerçekleşmesi dikkat çekmektedir.