The Economist: Türkiye’de zengin daha zengin, yoksul daha yoksul
Araştırmalar Z kuşağının yani 1997- 2012 yılları arasında doğanların daha önceki kuşakların kendi yaşlarındaki durumlarına göre çok daha fazla para kazandığını gösteriyor. Ancak daha az inovasyoncu ve daha az girişimciler. Daha az çalışıyorlar.
Dünya kuşakların zenginlik mücadelesini konuşuyor. Kimilerine göre gençlerin durumu ebeveynlerinin kendi yaşlarındaki durumuna göre iyi değil ve gelecekte de iyi olmayacak. Kimilerine göre ise genç kuşaklar ebeveynlerine göre önemli derecede zenginleşti ve öyle olmaya da devam edecek. Kuşakları nasıl tanımlamak gerektiğine ilişkin kitaplar yazılıyor, araştırmalar yapılıyor. Ancak bunlar arasında son dönemde en çok öne çıkanı Z kuşağı yani 1997-2012 yıllara arasında doğanlar. Hem iş dünyasında hem da siyaset sahnesinde ağırlıkları arttıkça şirketlerin, hükümetlerin ve yatırımcıların onları daha iyi anlaması gerekiyor.
Dünyanın en önemli ekonomi dergilerinden The Economist Z kuşağını ele aldığı ve diğer kuşaklara göre durumlarını incelediği “Z kuşağı eşi benzeri görülmemiş derecede zengin” başlıklı bir makale yayınladı. Makalenin çevirisini aynen yayınlıyoruz:
Z kuşağı yönetimi ele geçiriyor. Zengin dünyada 1997-2012 yılları arasında doğan en az 250 milyon kişi var ve bunların yaklaşık yarısı şu anda bir işte çalışıyor. Ortalama bir Amerikan işyerinde, tam zamanlı çalışan Z Kuşağı (bazen “Zoomer” olarak da bilinir) sayısı, kariyerleri sona ermekte olan 1945-1964 arası doğumlu tam zamanlı baby-boomer sayısını geçmek üzere
Amerika’da şu anda 6.000’den fazla Zoomer genel müdür ve 1.000’den fazla Zoomer politikacı var. Bu kuşak daha etkili hale geldikçe, şirketlerin, hükümetlerin ve yatırımcıların onu anlaması gerekiyor.
Uzmanlar bu kuşakla ilgili pek çok palavra üretiyor. Cips üreticisi FritoLay’in son “araştırması”, Z kuşağının peynir tozu gibi “parmaklarında kalıntı bırakan atıştırmalıkları” güçlü bir şekilde tercih ettiğini ortaya koyuyor.
Ancak farklı kuşaklar, kısmen içinde büyüdükleri ekonomik bağlam nedeniyle kişiliklerinde daha derin farklılıklar da sergiliyor. Yüksek enflasyonlu 1920’lerde yetişkinliğe ulaşan Almanlar artan fiyatlardan nefret ederken, Büyük Buhran (Great Depression) dönemini yaşayan Amerikalılar borsaya yatırım yapmaktan kaçındılar.
Pek çok kişi Z kuşağının kaygılarıyla tanımlandığını öne sürüyor. New York Üniversitesi’nden sosyal psikolog Jonathan Haidt’in “The Anxious Generation” (Endişeli Nesil) adlı yeni kitabı da da bu endişeliler arasında yer alıyor.
Z kuşağı bazı açılardan sıra dışı. Günümüz gençlerinin insanlarla ilişki kurma olasılığı geçmiş yıllara göre daha düşük. Depresyona girmeye ya da yanlış cinsiyetle doğduklarını söylemeye daha yatkınlar. İçki içmeleri, seks yapmaları, bir ilişki içinde olmaları, hatta heyecan verici herhangi bir şey yapmaları daha az olası.
Jonathan Haidt’in kitabı büyük yankı uyandırdı. Arkansas Valisi Sarah Huckabee Sanders 10 Nisan’da çocukların akıllı telefon ve sosyal medya kullanımını düzenlemeye yönelik planlarını açıklarken Haidt’in tezlerini yineledi. İngiltere hükümeti de benzer önlemler almayı düşünüyor.
Ancak herkes Haidt’in tezine katılmıyor ve Z kuşağının kaygıları üzerine yapılan itiş kakış, çok farklı oldukları bir başka yönü gizliyor. Finansal açıdan Z kuşağı olağanüstü iyi durumda. Bu da kuşağın işle olan ilişkisini değiştiriyor.
Z kuşağından önce gelen grubu ele alalım: 1981 ve 1996 yılları arasında doğan Y kuşağı. Birçoğu, dünyanın 2007-09 küresel mali kriziyle sarsıldığı ve gençlerin orantısız şekilde acı çektiği bir dönemde işgücüne katıldı. 2012-14 yıllarında iş arayan İspanyol gençlerinin yarısından fazlası iş bulamadı. Yunanistan’da genç işsizlik oranı daha da yüksekti. Britney Spears’ın 2013’teki popüler şarkısı “Work Bitch”in Y kuşağı için tavizsiz bir mesajı vardı: İyi şeyler istiyorsan, çalışmalısın.
Eğitimi bırakan Z kuşağı çok farklı koşullarla karşı karşıya bulunuyor. Zengin dünya genelinde yaklaşık yüzde 13 olan genç işsizliği 1991’den beri bu kadar düşük olmamıştı. Yunanistan’da işsiz gençlerin oranı zirvesinin yarısına geriledi.
Yunanistan’da bir turizm merkezi olan Kalamata’daki otelciler birkaç yıl önce düşünülemeyecek bir durum olan işgücü kıtlığından şikayet ediyor. Popüler şarkılar da çağın ruhunu (zeitgeist) yansıtıyor. 2022 yılında bir Beyoncé şarkısının kahramanı “İşi bıraktım” diye övünüyordu. Amerikalı Z kuşağı arasında popüler olan 21 yaşındaki şarkıcı Olivia Rodrigo eski bir aşkının “kariyerinin gerçekten yükselişe geçtiğinden” yakınıyor.
Birçoğu iş bulmalarına yardımcı olacak konularda eğitim almayı tercih ediyor. İngiltere ve Amerika’da Z kuşağı beşeri bilimlerden kaçınıyor ve bunun yerine ekonomi ve mühendislik gibi daha çok fayda sağlayacağı alanlara yöneliyor. Sonra da sıkı işgücü piyasalarından (işgücü talebinin arzından fazla olduğu) faydalanmaya devam ediyorlar. Beyoncé’nin kahramanını takip eden gençler daha fazla para kazanmak istediklerinde işlerini bırakıp başka bir iş bulabiliyorlar.
Amerika’da geçenlerde 16 ila 24 yaş arasındaki gençlerin saatlik ücretlerindeki artış yıllık yüzde 13’e ulaşırken, bu oran 25 ila 54 yaş arasındaki çalışanlar için yüzde 6 oldu. Söz konusu oran, bu konuda veri tutulmaya başlandığından yana görülen en yüksek “genç primi” oldu. (bkz. Grafik 3).
Gençlere ödenen ücretin farklı şekilde ölçüldüğü İngiltere’de, geçen yıl 18-21 yaş arasındaki kişilerin ortalama saat ücretleri yüzde 15 gibi şaşırtıcı bir oranda artarak diğer yaşlardaki ücret artışlarını alışılmadık derecede büyük bir farkla geride bıraktı. Yeni Zelanda’da 20-24 yaş grubundakilerin saat ücretleri yüzde 10 artarken geneldeki artış yüzde 6 ile sınırlı kaldı.
Yüksek ücret artışı hane halkı gelirlerini artırıyor. American Enterprise Institute adlı düşünce kuruluşundan Kevin Corinth ve Federal Reserve’den Jeff Larrimore tarafından hazırlanan yeni bir makale, vergiler, devlet transferleri ve enflasyon hesaba katıldıktan sonra Amerikalıların hane halkı gelirini kuşaklara göre değerlendiriyor Y kuşağı aynı yaştayken X kuşağından (1965-1980 yılları arasında doğanlar) biraz daha iyi durumdaydı. Zoomer’lar ise aynı yaştaki Y kuşağına kıyasla çok daha iyi durumda. Ortalama 25 yaşındaki Z kuşağının yıllık geliri 40.000 dolardan daha fazla ve bu rakam ortalama bir baby-boomer’ın aynı yaştayken elde ettiği gelirin yüzde 50 üzerinde.
Z kuşağının ekonomik gücü Olivia Rodrigo’nun New York’taki son konserinde de gözler önüne serildi. Konsere katılan çoğu genç ve 20’li yaşlardaki kadınlar bilet için yüzlerce dolar ödemişti. Konser alanında 50 dolarlık tişörtlerin satıldığı standlar için kuyruklar oluştu. Olivia Rodrigo’nun turnesi Atlantik’in öte yakasına geçerken dünyanın diğer bölgelerinde de ürün satmakta zorlanmayacak. Bunun nedeni kısmen, iş hayatına giren Z kuşağının zengin dünyanın her yerinde iyi para kazanması.
2007 yılında 16-24 yaş arası Fransızların ortalama net geliri genel ortalamanın yüzde 87’si kadardı. Şimdi ise bu oran yüzde 92’ye ulaştı. Hırvatistan ve Slovenya’nın da aralarında bulunduğu birkaç yerde Z kuşağı artık ortalama kadar para kazanıyor.
Bazı Z kuşağı mensupları, üniversite ve barınma maliyetlerindeki patlamayı hesaba katmadığı için yüksek gelirlerin bir illüzyon olduğunu iddia ederek bu durumu protesto ediyor. Sonuçta, küresel ev fiyatları tüm zamanların en yüksek seviyelerine yakın ve üniversitesi mezunlarının eskisinden daha fazla öğrenci kredisi borcu var. Gerçekte ise Z kuşağı çok fazla kazandığı için bu durumla başa çıkabiliyor.
2022’de 25 yaş altı Amerikalılar, vergi sonrası gelirlerinin yüzde 43’ünü, üniversite borçlarının faizleri de dahil olmak üzere, konut ve eğitim için harcadı. Aynı yaş grubundakiler 1989’dan 2019’a kadar bütçelerinin biraz daha fazla bölümünü bu harcamalar için ayırıyorlardı. Ev sahibi olma oranları Y kuşağının aynı yaş dönemindekinden daha yüksek. Ayrıca 1980’ler ve 1990’lardaki gençlere göre vergi sonrası gelirlerinin daha fazla bir bölümünü tasarruf edebiliyorlar. Başka bir deyişle daha iyi durumdalar.
Bu zenginlik ne anlama geliyor? Y kuşağı, bir işin ayrıcalık olduğunu düşünerek büyümüş ve buna göre hareket etmiş gibi görünebilir. Patronlara karşı saygılı ve memnun etmeye hevesliler. Buna karşın Zoomer’lar işin temelde bir hak olduğuna inanarak büyüdüler, yani işe karşı farklı bir tutumları var.
Z kuşağı geçen yıl, işten atılmamak için yeterince çaba gösterdiği “sessiz istifa” ile övündü. Diğerleri ise bıkkınlık yaşamamak için mümkün olan en az çalışmayı yaptıkları “minimum Pazartesi”den bahsediyor. Şirket kontrolünü otoriter erkeklerin elinden almaya çalışan “kız patron” örneği Y kuşağı kadınlarına hitap ediyor. Z kuşağı ise işleri ağırdan alan ve kişisel bakıma öncelik veren “salyangoz kızlar” olma fikrini daha çok tartışıyor.
Veriler de bu durumu destekliyor. 2022 yılında 15-24 yaş arası Amerikalılar “çalışma ve işle ilgili faaliyetler” için 2007 yılına göre yüzde 25 daha az zaman harcadı.
ABD’de yayınlanan yeni bir makale, insanların çalışmak istediklerini söyledikleri saat sayısını analiz ediyor. Kısa bir süre öncesine kadar gençler yaşlılardan çok daha fazla çalışmak istiyordu. Şimdi daha az çalışmak istiyorlar.
San Diego Eyalet Üniversitesi’nden Jean Twenge’nin analizine göre, çalışmayı “hayatın merkezi bir parçası” olarak gören Amerikalı 12. sınıf öğrencilerinin (17 veya 18 yaş) oranı keskin bir şekilde düştü. Bunun bir başka sonucu da Z kuşağının girişimci olma ihtimalinin daha düşük olması. 20’li yaşlardaki gençlerin sadece yüzde 1,1’inin başkalarını istihdam eden bir iş kurduğunu tahmin ediyoruz ve bu oran son yıllarda düşüşe geçti.
Forbes dergisine göre 2000’li yılların sonlarında dünya milyarderlerinin yüzde 1’inden fazlası Y kuşağındandı. O zamanlar uzmanlar Mark Zuckerberg (Facebook), Patrick Collison (Stripe) ve Evan Spiegel (Snapchat) gibi ultra genç teknoloji kurucularına kafayı takmıştı.
Bugün ise Forbes listesinin yüzde 0,5’inden daha azı Zoomer’lardan oluşuyor. Kim ünlü bir Z kuşağı girişim kurucusunun ismini söyleyebilir?
Z kuşağı aynı zamanda daha az inovasyoncu. Minnesota Üniversitesi’nden Russell Funk’a göre gençlerin patent başvurusunda bulunma olasılığı yakın geçmişe göre daha düşük. Veya Amerika’nın en popüler şarkılarını ölçen Billboard Hot 100’ü düşünün. 2008 yılında hit şarkıların yüzde 42’si Y kuşağı tarafından söylenirken, 15 yıl sonra sadece yüzde 29’u Z kuşağı tarafından söylenmiş.
Dünyanın en popüler şarkıcı-söz yazarı Taylor Swift, en ünlü albümüne doğum yılına atıfta bulunarak “1989” adını verdi. Dünya hala birilerinin “2004 “ü üretmesini bekliyor.
Z kuşağının ekonomik avantajı ne kadar devam edecek? Resesyonlar her zaman olduğu gibi gençleri diğerlerinden daha fazla etkileyecek. Yapay zeka küresel ekonominin dengesini bozabilir, her ne kadar gençler zaman içinde bu bozulmadan faydalanmak için daha iyi bir konumda olsalar da.
Ancak şimdilik Z kuşağının mutlu olacağı çok şey var. Madison Square Garden’daki konser arasında Olivia Rodrigo piyanonun başına oturuyor ve hayranlarına sahip oldukları her şey için şükretmelerini öğütlüyor. “Büyümek harika bir şey,” diyor. “Yapmak istediğiniz her şeyi yapmak için her zaman vaktiniz var.” Zaman ve para.