Gazeteci Ayşenur Arslan dün gözaltına alındı ve bırakıldı

Gazeteci Ayşenur Arslan'ın Ankara saldırısına ilişkin yorumu nedeniyle Halk TV'deki programı yayından kaldırıldı. Bunun ardından savcılığın Arslan hakkında soruşturma başlattığı öğrenildi ve Arslan gözaltına alındı. Savcılığa ifade veren Arslan serbest bırakıldı.

Gündem 4 Ekim 2023
Bu haber 7 ay önce yayınlandı

Halk TV’de Medya Mahallesi programını hazırlayıp sunan Gazeteci Ayşenur Arslan, dünkü programında Ankara’daki terör saldırısına ilişkin yorum yaptı. Arslan’ın yorumları önce iktidara yakın medyada daha sonra da sosyal medyada hedefe koyuldu.

Dolaşıma sokulan videoda Arslan, “Ben şöyle düşünüyorum. Gazetecilik tecrübeme dayanarak söylüyorum, güvenlik uzmanı değilim tabii ki. Sadece Türkiye’de değil, dünyada da böyledir. Belki kendisini patlattı denen kişi, terörist; üzerinde ya da arabada uzaktan kumandalı patlayıcı olduğunu bilmiyordu. Çünkü o kadar manasız ki. Gelip hiçbir şey yapamadan, -bir PKK’lı teröristin öcünü alıyorlarmış- hiçbir şey yapamadan ölünmez. Bana sorarsanız her şeye aykırı, durup dururken kendini patlatmış. Ama geçin onu hem çok film izliyorum hem de Türkiye’de yaşıyorum netice itibarıyla aklıma takılan şeylerden biri. İddia da edemem elbette, fantezi olarak görüp geçin. Ama bir arabanın şoförü öldürülerek… Neden Ankara’da bir araba? O kadar kolaydır ki. Kilidiyle açacaksınız, düz kontak çalıştıracaksınız, bombayı şey yapıp gideceksiniz. Ankara’da bunu yapmak varken gecenin bir vakti diyelim ki. Neden Kayseri’de birini öldürerek ‘ben geliyorum, yola çıktım. Bombalar sırtımızda tabanca belimizde nedir yani. Bunlar elbette konuşulup aydınlanmaya muhtaç sorular” diyor.

RTÜK Başkanı ‘terör sevici zihniyet’ dedi

Bunlarla birlikte Arslan aynı programda terörü lanetliyordu ve saldırganların da terörist olduğunu vurguluyordu. Ancak dolaşıma sokulan videoda bunlar yer almıyordu.

Önce gece saatlerinde RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin yaptığı bir paylaşımla inceleme başlatıldığını duyurdu. Şahin, “Bu ahlaksız terör sevici zihniyete ve ekranlardaki bu ucube yorumlara tahammül etmemiz mümkün değildir. Kahraman polisimizin refleksleri ve erken müdahalesi ile olası bir katliamın engellenmesine adeta üzülen bu sapkın zihniyete tüm milletimiz gibi biz de karşıyız. Bu hastalıklı sözlerin yayınlandığı Halk TV ve ilgili kişi hakkında gerekli inceleme derhal başlatılmıştır” ifadelerini kullandı.

Programı kaldırıldı

Sabahın erken saatlerinde ise Halk TV Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Mahiroğlu bir sosyal medya paylaşımı yaptı. Mahiroğlu, paylaşımında Halk TV’nin çok sesliliğe önem verdiğini belirtti ve terörle mücadelenin kayıtsız şartsız yanında olduklarını ifade etti. Mahiroğlu, söz konusu paylaşımının sonunda ise Medya Mahallesi programının yayından kaldırıldığını şu sözlerle açıkladı:

“Dün yayınlanan Medya Mahallesi programında canlı yayında edilen talihsiz sözler, aynı programda terör lanetlenmiş olsa da, Halk TV’nin en başta bahsettiğimiz duruş ve bakışının sınırlarını aşmaktadır. Bu sebeple programın sonlandırılması kararını aldığımızı, kamuoyuna üzüntülerimizle duyururuz.”

Gözaltına alındı

Yine sabah saatlerinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ayşenur Arslan hakkında “terör örgütü propagandası yapma” ve “suçu ve suçluyu övme” suçlarından resen soruşturma başlattı. Soruşturmadan kısa süre sonra Arslan, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince evinden gözaltına alındı.

‘Terörün hep karşısında olduğum bilinir’

Gazeteci İsmail Küçükkaya, bugün Halk TV’deki ‘Yeni Bir Sabah’ programında Ayşenur Arslan’ın konuya ilişkin kendilerine gönderdiği mesajı paylaşmıştı. Küçükkaya Arslan’ın şunları söylediğini belirtti:

“Çok üzgünüm yanlış anlaşıldım, yanlış anlaşıldığım için üzgünüm, teröre sonuna kadar yanlış olduğumu, meslek hayatım boyunca hep terörün hep karşısında olduğum bilinir. Adımın terörle ve teröristle anılmasının büyük haksızlık olduğunu düşünüyorum ve bu nedenle çok üzgünüm. Terör eylemiyle ilgili gündemde olan soru işaretlerini tekrarlamaktan ibaret benim yaptığım. Beni tanıyan hiç kimse benim teröre ve teröristlere destek olmayacağımı bilir. Beni tanıyan ve birlikte çalıştığım bütün gazeteciler meslek hayatım boyunca terörün karşısında bir adım geri atmadığımın tanığıdır.”

‘Ben gazeteciyim, yaptığım şey sorgulamaktı’

Gazeteci Arslan, gözaltına alınmadan önce bugün konuya ilişkin Gerçek Gündem’e açıklamalarda bulunmuş ve şunları söylemişti:

“Terörü övmek de asla söz konusu değil. Ben süreci sorguladım. Üstelik programın bütünü izlerseniz ‘bu sözlerimden terör propagandası çıkarılacaktır ama açıkça terörü lanetliyorum’ dedim. Programda var, izleyin göreceksiniz. Türkiye tamamen sessizliğe gömüldü. Konuşanların da susmasını istiyorlar. Türkiye İşçi Partisi, Hatay’dan Ankara’ya bir yürüyüş yapıyor. Arkasında kaç kişi var 20 kişi, 30 kişi. İstedikleri bu. Savcılığın soruşturma başlattığı anlaşılıyor. İfadeye çağıracaklar, anlaşılan. Giderim ifademi veririm. Ben gazeteciyim yaptığım şey sorgulamaktı. Ha sonra nereye düşer. Mücella Yapıcı’nın yatağı boş, Silivri’ye giderim. Bol bol kitap okurum.”

Serbest bırakıldı

Çağlayan Adliyesi’ne getirilen Ayşenur Arslan, burada savcılığa verdiği ifade sonrası serbest bırakıldı. Arslan ifadesinde program sırasında da terörü lanetlediğini belirterek şunları söyledi:

“Sözlerimin yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. Cümlelerim gelinen noktada her ne kadar maksadını aşmış olsa da kast ettiğim ve işaret etmek istediğim nokta şu idi; görevine yeni başlayan İçişleri Bakanı’nın son zamanlarda koordinesinde üst üste gerçekleştirilen ve suç örgütlerine ağır darbeler vuran operasyonlar sonrasında kendisine yönelik bir mesaj olabilir düşüncesi bende hasıl oldu. Zira; son zamanlarda uyuşturucu tacirlerine ve çıkar amaçlı suç örgütlerine gerçekleştirilen çok sayıda operasyon oldu. Eylemin gerçekleştirilme biçimini düşünerek acaba birtakım suç odakları benzetme yaparak emniyet teşkilatına ve İçişleri Bakanlığı’na sindirme maksatlı mesaj veriyor olabilir diye düşündüm. Ne programda ne de şu an ifadem esnasında terörü güzelleyici ya da meşru gösterici bir ibare kullanmam söz konusu olamaz. Meydana gelen eylemi programda olduğu gibi burada da lanetliyorum. Yukarıda söz ettiğim gibi güvenlik bürokrasisinin son zamanlarda başarılı şekilde sürdürdüğü politikasına yönelik birtakım güçlerin terör örgütü kılığına bürünerek mesaj verme ihtimalini sorgulamak istedim. Tekrar etmem gerekirse sıklıkla tereddüt etmeden terör örgütü olarak nitelendirdiğim PKK dahil terör örgütünün propagandasını yapmam mümkün değildir. Sözlerim yanlış anlaşılmıştır. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.”

‘Kanalla yollarım ayrılmadı’

Serbest bırakıldıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arslan, Halk TV ile yollarını ayırmadığını söyledi. Gazeteci Onur Öncü Twitter’dan yaptığı paylaşımında Arslan’ın gazetecilere verdiği cevabı şöyle aktardı:

“Kanalla yollarınız ayrıldı mı?” sorusuna Arslan, “Yok, hayır. Ayrılmadı. Ben sadece bir program ve konuşma orucundayım” dedi. Arslan’a Halk TV patronu Cafer Mahiroğlu’nun açıklamaları da soruldu. Bu soruya Arslan, “Ben biraz konuşma orucuna girmek istiyorum. Çünkü 15 Kasım’da 50. Yılıma giriyorum. Uzun yıllardır hedef halindeyim. Artık biraz daha korunaklı ve sakin yollarda bir şeyler yapacağım herhalde. Ben Seda Sayan gibi program yapmak istiyorum ama patronu ikna edemiyorum” yanıtını verdi. Devamında Cafer Mahiroğlu, “Bu açıklama tamamen benim ve Ayşenur ablanın konuşmaları sonucunda uygun görüldü. Bizim yol ayırmamız söz konusu değil” dedi.

‘Konuşma orucunda olacağım’

Adliye önünde açıklama yapan Ayşenur Arslan, olayın tam sağlığının bozuk olduğu döneme denk geldiğini söyledi ve “O nedenle bir parça konuşma orucu içinde olacağım” dedi. Bunun bir gözaltı olmadığını belirten Arslan, “Gözaltı prosedürü uygulanmadı. Mesela hastaneye götürülmedim, herhangi bir emniyet müdürlüğüne götürülüp oradan gelmedim. Nasıl bir prosedür olduğunu çok anlamadığım için izah edemeyebilirim ama neredeyse bir terörle mücadele ekibi bana savcılığa kadar eşlik etti diye özetlesem yeridir herhalde. Savcı sosyal medyada iyice köpürtülmüş olan meselenin deyim yerindeyse köpüğünü alarak bana sorular yöneltti. O sorular karşısında ben gerçekten ne anlattığımı, neyi kastettiğimi terörü övmek bir yana dursun bu konudaki kaygıları bir vesileyle paylaştığımı anlattım. Neticede serbest kaldım. Bunun sonucu takipsizlik yada bir davaya dönüşmesi mi bilmiyorum bunu zaman gösterecek herhalde. Bir tek şunu söylemek istiyorum. Canlı yayından alınıp savcılığa, mahkemeye oradan da Merdan Yanardağ varken; Herhangi yasal hakkının kullanması engellenen Barış Pehlivan varken; Gezi hükümlüleri varken benim bu olayı gereğinden fazla ciddiye alınıp mesele edecek durumum yok. Pek çok kişinin başına çok daha ciddi şeyler geliyor. Ben bunu mesele olarak görmekten utanırım. Medya tarihine bir vesileyle katkısı olacaksa da bundan da mutluluk duyarım. Biraz yorucu bir süreç tam da sağlığımın bozuk olduğu bir döneme denk geldi. O yüzden biraz konuşma orucu içinde olacağım. Bu ne kadar sürecek bilmiyorum. Sizleri meslektaşlarım aracılığıyla bilgilendiririm.”

Gazeteci Merdan Yanardağ tutuklandıGazeteci Merdan Yanardağ tutuklandı

Pehlivan 5. kez cezaevindePehlivan 5. kez cezaevinde

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.