Depremde 12 kişiye mezar olmuştu: Şantiye şefi müteahhidi, müteahhit yan binayı suçladı

Hatay’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 14 kişinin ölümüne neden olan sekiz katlı Fuat Seçkin Apartmanı’yla ilgili soruşturma Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosunca tamamlandı.

Tutuklu müteahhit S.Y. ile tutuksuz sanıklar şantiye şefi E.Ç., yapı denetim firması yetkilisi Ş.H., proje ve uygulama denetçisi C.T. ile inşaat mühendisi S.S. hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis talep eden iddianame Hatay 5. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede yer verilen bilirkişi raporunda binanın tüm taşıyıcı elemanlarının 2007 yılında yayımlanan deprem yönetmeliğine göre gerekli dayanım şartlarını sağladığı, bazı döşemelerin yetersiz kalınlıkta olduğunun görüldüğü belirtildi.

İstanbul’da deprem bile olmadan koca bina çöktü! 36 yıl önce deniz kumuyla yapılmış, 1.5 kaçak kat eklenmiş ama ‘gören’ olmamış

Binanın yıkılmasına etken durumların sıralandığı raporda şöyle dendi:

“Binaya ait enkaz görüntüleri incelendiğinde, asma ve zemin kattaki taşıyıcı kolon-kiriş ve perde elemanlarının gerekli kesme, eğilme ve burulma direnimini gösteremediği, önlenmesi gereken zayıf kat, yumuşak kat ve burulma düzensizliklerini önleyemediği, bunun da binayı tümüyle göçmeye sürüklediği görülmektedir. Binada, inşaat sırasında kolon-kiriş birleşimlerinde yapılmayan ya da eksik yapılan boğaz ve sıklaştırma bölgesi etriyeleriyle yetersiz boyda olduğu görülen kolon-perde filizlerinin de etkisiyle deprem sırasında asma ve zemin kat, kolon-kiriş birleşim noktalarının erken plastikleştiği ve böylece bu katlardaki düğüm noktalarında betonun ezilmesine yol açtığı görülmektedir.”

Kiriş ve perdelerde yer yer etriye kancalarının 135 derece yerine 90 derece olduğu bilgisine de yer verilen raporda binanın asma ve zemin kattan kırılarak ve burularak yıkıldığı ifade edildi.

Suçu yan binaya attı

İddianamede ifadesine yer verilen tutuklu müteahhit S.Y. yıkılan apartmanın enkazında anne ve babasını kaybettiğini belirtti.

Deprem anından çok kısa süre sonra olay yerine gittiğini anlatan S.Y. savunmasında şöyle dedi:

“Bahse konu bina yan binanın üstüne düşmesi sebebiyle blok halinde yan yatmıştır, hiçbir kolon ve kiriş zarar görmemiştir. Binanın yıkımında Parlar Apartmanı’nın üzerine göçmesinin etkisi vardır. Bina 2014’te yapı kullanım izni aldıktan sonra son katta bulunan yüksek çatının etrafı pencerelerle kapatılarak oturulur hale getirildi. Bu katı babam M.A.Y. kendisi yaptırdı ve içine de o tarihten sonra yerleşti. Bina yapıldıktan iki yıl sonra en alt katta bulunan iş yerini de babam kiraya vermek amacıyla asma katla olan merdiven yerini değiştirdi. Daha sonra kiralayamadığı için bu iş yerini kendisi kullandı. Kesinlikle dükkanda yapılan işlemler binanın yıkılmasına neden olmamıştır.”

Şantiye şefi müteahhidi suçladı

Tutuksuz sanık şantiye şefi E.Ç. ise bina yapıldıktan sonra projede olmamasına rağmen çeşitli eklemeler yapıldığını anlattı.

E.Ç. “Projede olmamasına rağmen müteahhidin babası M.A.Y. çatı katını kapatarak burayı normal daireye dönüştürdü. Ayrıca müteahhidin zemin katta bulunan ofisinde asma katla arasındaki merdivenin yeri değiştirildi. Binanın asıl devrilme nedeni zemin katta bulunan iş yerinden asma kata çıkarılan merdiven boşluğu. Bu nedenle sonradan yapılan eklemeler sonucu binanın bütün dengesi bozulmuştur” dedi.

Diğer sanıklar da haklarındaki suçlamaları reddetti.

Ölüm sitesi için pişkin savunma: Deprem bir bilinmez, firar iş yolculuğuymuş