İşte uğruna kavgaların koptuğu belediye meclislerinin yapısı
Zonguldak'taki maden ocağındaki göçükte 23 yıllık arkadaşı Ramazan Yıldırım'ı kaybeden Rıfat Öztürk, taburcu oldu. Öztürk, "Keşke benim elim kolum kopsaydı da arkadaşımıza sağ çıkmayı nasip etseydi Allah’ım" dedi.
Zonguldak’taki TTK Armutçuk Müessesesi’nin maden ocağında eksi 450 kotunda 13 Eylül’de göçük meydana geldi. Üretim alanı için baca yapımı sırasında tavanın çökmesiyle oluşan göçükte 4 işçi mahsur kaldı. Arkadaşlarını kurtarmaya çalışan 3 madenci ise yaralandı. Göçükteki 4 kişi kurtarılıp, diğer 3 yaralıyla hastaneye kaldırıldı. Ramazan Yıldırım, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Yıldırım, Ormanlı beldesinde düzenlenen törenin ardından gözyaşları arasında toprağa verildi. Yaralı madencilerden 5’i daha önce taburcu oldu. Hastanede tedavi gören 23 yıllık maden işçisi Rıfat Öztürk de taburcu edildi.
Bir aydır senelik izinde olduğunu ve pazartesi günü mesaiye başladığını ifade eden Öztürk, “3 gündür çalışıyordum. Olay bir anda oldu, ocağın nasıl göçtüğünü biz de anlamadık. Dolayısıyla göçük altında kaldık. Ben komple postaya gömülmüştüm. Alanda 4 kişi çalışıyorduk. 4 arkadaşımızdan rahmetli Ramazan Yıldırım bizden birkaç metre uzaktaydı. Ben onu kurtulmuştur diyordum. Göçük yaşandıktan sonra olayın şokunu atlatınca sürekli ona seslendim, bizi kurtarın diye. Ocakta en tecrübeli benimle o vardı. Biz bir süre sonra sesimizi dışarıya duyurduk. Çalışma arkadaşlarımız ses verdi. Tahmini 1- 1,5 saat oldu, bize ulaşıldı. Arkadaşlarımızın çalışmalarıyla, onların fedakarlığıyla Allah’a şükür hayata geri döndük” dedi.
Tecrübeli bir madenci olduğu için arkadaşlarının kendisine güvendiğini anlatan Öztürk, “Ben 23 yıldır madenciyim. Arkadaşlarımız kendilerini bize emanet ederler, çok güvenirlerdi. Ben kendimden önce göçükte kalan mesai arkadaşlarıma ulaşılmasını, onların kurtarılmasını söyledim. Her arkadaşımızın başında, diğer arkadaşların kurtarma çalışması yaptıklarını söylediler. Bu şekilde bizi mesai arkadaşlarımız göçükten aldı” diye konuştu.
Öztürk, “Kendi kurtulduğuma dahi sevinemiyorum. Keşke benim elim kolum kopsaydı da arkadaşımıza sağ çıkmayı nasip etseydi Allah’ım. En çok ona üzülüyorum. Artık kardeşim gibiydi, 23 yıldır ekmeğimizi suyumuzu tüm kaderimizi, hayatımızı orada paylaşmıştık. Olumlu olumsuz her şeyimizi beraber yaşadık, 23 yıldır aynı vardiyada mesai tuttuk. 3 gündür atlatamadım bunu. Emekliliğimi hak edeli 10 yıl oldu. 3 evladım var, 2’si üniversitede okuyor. Onların okulu bitene kadar 2 yıl daha çalışmayı düşünüyordum. Bu olaydan sonra nasıl bir karar alırım daha düşünemedim olayın şokuyla” ifadelerini kullandı.