TikTok videosunun yarattığı kelebek etkisi Galatasaray’a yaradı
Türkiye'de sosyal medya platformlarına yönelik 'erişime engelleme' kararı yayılıyor. Instagram ve Roblox'un ardından TikTok'un yasaklanması da gündemde. Ak Partili Yayman'a göre, 'Sorsanız halkın yüzde 90'ı TikTok kapansın ister.'
Türkiye’de sosyal medya platformlarını erişime engelleme uygulaması günden güne genişliyor. Gerekçe olarak ‘katalog suçların bildirilmesine rağmen hiçbir adım atılmaması’ gösteriliyor.
Henüz hangi içeriğin uyarılara rağmen kaldırılmadığını öğrenemediğimiz Instagram 2 Ağustos itibariyle bu hamlenin ilk hedefi oldu. Gazeteciler nedenini öğrenmek için bakanlara soruyor, ancak onlar da topu ya birbirlerine ya da Bilgi Teknolojileri Kurumu’na (BTK) atıyor. Yasağın gerçek sebebi bir türlü gün yüzüne çıkarılamıyor.
Haliyle bu da kamuoyunda bazı ‘niyet okumalara’ neden oluyor: “Platform İran’da suikasta uğrayan Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye’nin ölümüyle ilgili taziye mesajlarını kaldırdı. Hükümet bu yüzden böyle bir uygulamaya gitti.”
Kabineden yükselen sesler de zaten bunu doğrular nitelikteydi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun buna daha platform kapatılmadan önce tepki gösteriyordu. Yasağın ilk gününden bu yana ‘katalog suçları’ öne süren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu geçen günlerde şunları söylüyordu:
“(…) Bakın orada vahşice katledilmiş olan Hamas lideri İsmail Haniye ile ilgili yapılan taziye paylaşımlarına bile tahammül edilmiyor. Eğer bir sansür, engelleme var ise tam da bunların yaptığı budur. Tersine biz burada kanunlarımızı, toplumsal hassasiyetlerimizi ön plana çıkarıyoruz ve onları sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Neredeyse ciddi bir aşama kat ettiğimizi söyleyebilirim. Çok uzamadan bizim hassasiyetlerimizi dikkate alacaklar. (…)”
Kararın ardından Instagram’la birlikte Facebook’u da bünyesinde barındıran Meta ile AK Parti hükümeti arasındaki görüşmeler hızlıca başladı. Meta yöneticileri kendilerine bildirilen gönderileri kaldırdıklarını söylüyor, Türk yetkililerse ‘milli hassasiyetlerinin gözetilmesini’ istiyorlardı.
Henüz anlamlı bir yol kat edildiğini söylemek mümkün değil. Üstüne üstlük şirket Hamas ve İsmail Haniye’yle ilgili içerikleri kaldırmaya devam ediyor.
Son olarak Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın taziye mesajı ve T24’ün Hamas’ın yeni lideriyle ilgili haberinin ‘çöpe atıldığı’ ortaya çıktı.
Instagram nezdinde ‘demokratik hakkın engellenmesi’ ve ‘e-ticarete darbe’ etrafında yoğunlaşan eleştiriler sürerken önceki gün özellikle çocuklar arasında popüler olan metaverse oyunu Roblox da erişime kapandı.
Bilmeyenler için anlatalım; Roblox’ta oyuncular kendilerine birer avatar ediniyor ve oyun içinde geçerli sanal parayla alışverişten kendilerine oyunda avantaj sağlayan çeşitli gereçlere kadar pek çok şeyi edinebiliyor. Platform çocuklar için bir çeşit sanal sosyalleşme ortamı da sağlıyor. Bir yandan zaten gerçek hayatta da tanışan çocuklar oyun içinde buluşup birbirleriyle konuşabiliyor, bir yandan da Türkiye’den veya dünyanın başka yerinden gelen oyuncularla da tanışabiliyor.
Uygulamanın bazı negatif yönleri de var. Roblox özellikle kız çocukları arasında yaygın ve zaman zaman oyunun içinde ‘kılık değiştirmiş’ yetişkinler de olabiliyor. Çocukların kişisel bilgilerini elde etmeye çalışıp rahatsız edebiliyorlar veyahut ileri bir durumda ‘sanal taciz’ söz konusu olabiliyor. Platform çeşitli tedbirler alsa da bazen yetersiz kalabiliyor.
Nitekim Adalet Bakanı Yılmaz Tunç kararın ‘çocukların istismarına neden olacak içerikler barındırması’ sebebiyle alındığını söyledi:
“Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın üstün yararının gözetilmesi, onların korunması ve desteklenmesi herkesin görevidir.”
Gelişme büyük yankı uyandırdı. Sosyal medyada “Ama iyi ilerledim” sözüyle fenomen haline gelen ikinci sınıf öğrencisi sekiz yaşındaki Poyraz dahi tepki gösterdi:
“Instagram’dan sonra Roblox’un kapatılmasını hiç onaylamıyorum.”
— YNK (@stock3434) August 7, 2024
Şimdiyse sıranın TikTok’ta olduğu düşünülüyor. Fitili AK Parti Hatay Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman ateşledi.
Hatay, Ankara, Adana, Mersin ve İstanbul’da karşılaştığı insanların TikTok’tan şikayetçi olduğunu ileri sürerek şunları söyledi:
“TikTok kullanmıyorum. Beni sokakta gören insanlar diyor ki ‘Bu TikTok’u kapatırsan, cennetin kapısına aralarsın.’ TikTok’tan çok ciddi sayıda eleştiri var, ciddi sayıda şikayet var. TikTok maalesef şeytanın avukatlığını yapıyor ve toplumda artık TikTok paylaşımları bir nefret objesine dönüşmüş durumda. Yaşını, başına almış insanların orada bir paylaşım yapmaları ve bir farkındalık oluşturmak için çok irrasyonel, absürt tavırlar içerisine girmeleri, sakil paylaşımlar yapmaları; bunları bir özgürlük alanı olarak görmüyorum.
Burası tamamen insanlık değerlerinden uzaklaşmış, yerli ve milli değerler değil, topyekun evrensel değerlerden kopuş ve büyük bir yabancılaşma olarak görüyorum. Bunları kabul etmek mümkün değil. Tekrar TikTok’un Türkiye temsilcilerine ve küresel ağ sağlayıcılara bir kez daha seslenmek istiyorum; TikTok’un bu yaptıklarını asla kabul etmiyorum. Bu paylaşımları asla onaylamıyorum ve muhakkak TikTok’un topluluk kuralları başta olmak üzere Türkiye’nin moral değerlerine, ahlak değerlerine, geleneklerine, ananelerine uygun bir yayın politikası içerisinde olmasını bütün toplum gibi ben de milletimiz gibi bekliyorum.”
Devam etmeden önce bir detayı sizlerle paylaşmamız gerek. Platformda son günlerde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilgili yapay zekayla bazı videolar oluşturulmaya başlanmıştı.
Kullanıcılar teknoloji marifetiyle liderlerle kimi zaman romantik, kimi zaman ‘dostane’ bir şekilde sarıldıkları görüntüleri takipçileriyle paylaşıyordu.
Yayman parti olarak bu gönderileri onaylamadıklarını söyledi. Atatürk’le ilgili görüntüler üzerinden şu eleştiriyi yöneltti:
“Mustafa Kemal Atatürk’le ilgili TikTok’taki paylaşımları asla onaylamıyoruz, tasvip etmiyoruz. Mustafa Kemal Atatürk’ün bir değer olarak içinin boşaltılması ve Mustafa Kemal figürünün trolleşmesini ve trolleştirilmesini asla onaylamıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk Türk milletinin ortak değeridir ve trolleşmenin bu noktaya gelmesi aslında dijital dünyanın içine girdiği krizin en önemli göstergelerinden bir tanesidir.
TikTok meselesi, Türkiye için bir ulusal güvenlik meselesidir. Milletimize sorulsa, bir kamuoyu araştırması yapılsa, milletin yüzde 90’ı TikTok’un kapatılmasını ister. Çünkü TikTok artık kendini de aşmış durumda ve etkileşim almak için yapılan paylaşımlar o kadar sakil, o kadar tuhaf, o kadar gerçeklikten kopuk ki bunları onaylamak mümkün değil. TikTok’un kapatılması, erişim engelinin getirilmesi noktasında bizim zaten komisyon olarak bir tavrımız yoktur, bu BTK’nın tavrıdır. Ama bana komisyon başkanı olarak sorsanız, siyaset milletle beraber yapılır. Milletimiz, TikTok’un kapatılmasını istiyor ve TikTok’un muhakkak titreyip kendine gelmesi gerekiyor.”
Öte yandan uygulama yıllardır ABD ve Birleşik Krallık dahil birçok ülkede tartışma konusu durumunda.
TikTok’un algoritması uygulama içinde önceki materyalle nasıl etkileşimde bulunduklarına ilişkin verilere dayanarak kullanıcılara hangi içeriğin sunulacağını belirleyen bir dizi talimattan oluşuyor.
Kullanıcılara uygulamalarında ‘Takip Edilenler’, ‘Arkadaşlar’ ve otomatik olarak oluşturulan ‘Sizin İçin’ kategorilerinde üç ana akış sunuluyor.
Eleştirmenler uygulamanın son derece kişiselleştirilmiş sistemini güçlendirmek için diğer sosyal medya platformlarından daha fazla veri topladığını söylüyor.
Bu kullanıcıların konumu, cihazı, etkileşimde bulundukları içerik ve yazarken sergiledikleri tuş vuruş ritimleri hakkında bilgi içerebilir.
Ancak Facebook ve Instagram gibi popüler sosyal medya uygulamaları da kullanıcılardan benzer veriler topluyor.
Tüm bu yasaklama kararlarının gerisinde ‘katalog suçların’ olduğunu söylemiştik. Peki nedir bunlar?
Türkiye’deki ‘katalog suçlar’ 5651 sayılı kanunun sekizinci maddesinde belirtilmiş olup, müstehcenlik, fuhuş, çocukların cinsel istismarı, Atatürk’e hakaret ve Milli İstihbarat Teşkilatı’na karşı suçları içeriyor.