Bodrum’daki vahşi cinayet, Rusya’da yardım seferberliğine dönüştü
Tam iki yıl önce yatağında ölü bulunan 17 yaşındaki kızın ölümü jandarma raporuna "şüpheli ölüm" diye girmişti. Dört ay tutuklu kalan anne babanın tekrar tutuklanmasını gizli tanık ifadesi sağladı: Anne kızını nasıl öldürdüğünü ona anlatmış...
İşlediği korkunç cinayet ayağına böyle dolaştı: Katil anne erkeklerle para karşılığı ilişkiyi girdiğine tanık olan kızını öldürdü onu susturmak için. Şüphe üzerine tutuklandı. Dört ay içeride kaldı ve o günlerde yaşadığı bunalıma dayanamayıp sonunda döküldü: Cinayeti cezaevinde nasıl olduysa güvendiği bir “kader mahkumu” arkadaşına anlattı “aman kimselere söyleme” diyerek. Deliller yetersiz bulunmuş olmalı ki tahliye oldu bir süre sonra ve bir de televizyon programına çıkıp yana yakıla kızının ölümünü anlattı.
Ve sürpriz: Hemen o gün yeniden tutuklandı. Çünkü cezaevinde cinayeti itiraf ettiği kader mahkumu gizli tanık olarak savcılığa mektup yazmış, her şeyi anlatmıştı.
O gizli tanık mahkemede gerçek adıyla, artık Lale Cengiz olarak ifade verdi ve neler neler anlattı…
Ailesiyle Muğla’nın Bodrum İlçesi’ne bağlı Mazı Mahallesi’nde yaşayan Gamze Sakallıoğlu 24 Ocak 2022’de saat 07.30 sıralarında iddiaya göre kendisini uyandırmak için odaya giren annesi Turcen Sakallıoğlu tarafından yatağında hareketsiz yatarken bulundu. Haber verilen sağlık ekibi geldi, baktı ve Gamze’nin öldüğünü söyledi.
Gamze’nin sağlık sorunu olmadığını söyledi anne ama otopsi raporunda genç kızın boynunda izler görüldü. Muğla Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsinin ardından cenaze Çamlıca Mezarlığı’nda toprağa verildi ama Jandarma Suç Araştırma Timi’nin (JASAT) evde yaptığı inceleme sonucunda Gamze’nin yaşamını yitirmesi kayıtlara ‘şüpheli ölüm’ olarak geçti.
Daha sonra açıklanan otopsi raporunda Gamze’nin boyun kemiğinin de kırık olduğu belirtilince anne Turcen ve baba Mehmet Halil Sakallıoğlu tutuklandı. Sakallıoğlu çifti dört ay tutuklu kaldıktan sonra adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
Ama sonra Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı sonradan adının Lale Cengiz olduğu belirtilen gizli tanığın ifadesi üzerine olayla ilgili soruşturmayı genişletti. Yeni elde edilen delillerle Turcen ve Mehmet Halil Sakallıoğlu çifti 26 Ekim 2022’de, İstanbul’da katıldıkları bir televizyon programının ardından yeniden gözaltına alındı.
Jandarma ekipleri yeni deliller ışığında aynı gün Gamze Sakallıoğlu’nun amcası 55 yaşındaki E.S., kuzeni 32 yaşındaki G.S., 37 yaşındaki ağabeyi Mefar Sakallıoğlu, yengesi 37 yaşındaki Nazlı Sakallıoğlu ve hakkında yakalama kararı olan ve erkek arkadaşı olduğu ileri sürülen R.K.’yı Bodrum’da; ablası Fatma Köse ile 30 yaşındaki eniştesi D.K.’yı ise Muğla’nın Milas İlçesi’nde gözaltına aldı. Turcen- Mehmet Halil Sakallıoğlu çifti ‘kasten öldürme’ suçundan tutuklandı, diğerleri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede Turcen- Mehmet Halil Sakallıoğlu çifti için ‘nitelikli kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Diğer tutuksuz sanıklar için kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. İddianamede yer verilen Adli Tıp Kurumu raporuna göre Gamze’nin boyun kemiğinin kırılmasına bağlı olarak hayatını kaybettiği belirlendi.
Savcılık şüpheli 53 yaşındaki Turcen Sakallıoğlu’nun tutuklu kaldığı sürede aynı koğuşta güven duyduğu kişilerin tanık olarak ifadesine başvuruldu. Yazdığı mektupla soruşturmanın genişletilmesini sağlayan “gizli tanık” da ifade verdi artık gerçek isminin Lale Cengiz olduğu savcı tarafından bilinse de. Şöyle anlattı Cengiz o dört aylık ilk tutukluluk sırasında yaşananları:
“Turcen Sakallıoğlu’nun koğuşta dışlandığını, yalnız kaldığını gördüm. Ben de genelde yalnız olduğum için tanıştık. Sohbetimiz ilerledi. Gamze’nin ölümünden yaklaşık 20 gün sonra koğuştaki eğlencede Turcen’in oynayarak eğlendiğini gördüm. Bu hareketi dikkatimi çekti. Güven duydukça bazı konuları anlatmaya başladı. Birden çok kişiyle para karşılığı ilişkiye girdiğini, Gamze’nin de gördükleri nedeniyle kendisini tehdit ettiğini söyledi. Bunu söylediğinde Gamze’yi onun öldürdüğü aklımdan geçti. Hatta ‘Gamze görmeseydi, duymasaydı, beni de yakmazdı’ dedi. Gamze’nin de para karşılığı ilişkiye girdiğinden, daha önce kürtaj olduğundan bahsetti. ‘Delil bırakmadıysan bir daha da bir şey çıkmaz’ dedim. Polisiye dizi izlediğini, olayın üzerini nasıl örtmesi gerektiği konusunda yeterince bilgi edindiğini söyledi.” Ve ilk, bu bilgi yer aldı iddianamede.
Tanık Lale Cengiz devam etti anlatmaya:
“Olayı öğrenebilmek için olaydan sonra kendini kurtarıp kurtaramadığını ve her yeri temizleyip temizlemediğini sordum. Bunun üzerine o gece boyunca uyumadan her yeri temizleyip kendisine dair hiç iz bırakmadığını söyledi. Bir anlık boğuşmadan sonra Gamze’nin gece saat 01.00 civarında can verdiğini, yatağa taşıdıktan sonra sabah cesedini yatakta bulmuş gibi yaptığını söyledi. Hatta ‘Keşke cesedi götürüp ormana atsaydık’ dedi. Olaydan sonra Gamze’nin boyun ve göğüs kısmında gördüğü morlukları anlattı. Neden morarmış diye sorunca boğuşma sırasında dizlerinin üzerine çöktüğünü söyledi. Koğuşta çıkan bir kavgada başka bir kadına da aynı şeyi yaptı, dizlerinin üstüne çöküp kadını boğazlıyordu. Ona bunu hatırlattım daha sonra, Gamze’ye yaptığının aynısını kavga ettiği kadına da yaptığını söyledim. Koğuşta sinirlendiği birileri olduğunda beni uyarır, ‘Lütfen beni tut, ne yapacağım belli olmaz, her şeyi yapabilirim. Bana mukayyet ol’ derdi. Anladığım kadarıyla aile içinde çarpık ilişkileri var. Her şeyden çok paraya önem veriliyor. Ceza yese bile kocası dışarıda olursa mal varlığı ile beni rahat ettirir diye düşünüyor. Bu nedenle bu olayda bilgisi varsa bile kocasının ceza almasını istemeyeceğini düşünüyorum.”
İddianamede gizli tanığın olayı anne Turcen Sakallıoğlu’nun anlatmasıyla öğrendiği, dolayısıyla 54 yaşındaki baba Mehmet Halil Sakallıoğlu ile ilgili ayrıntı vermemiş olabileceği vurgulandı. Hayatın olağan akışı içinde kendisinden daha genç ve dinamik birini öldürülmeye çalışılması durumunda yaşanacak arbedede sanık Turcen Sakallıoğlu’nun kızı Gamze’yi tek başına herhangi bir yara almadan boğarak öldüremeyeceği, dolayısıyla kocası Mehmet Halil Sakallıoğlu’ndan yardım aldığı belirtildi.
İddianamede Gamze’nin ölümünden beş dakika önce 00.55’te cep telefonunun ön kamerasıyla çekilmiş bir fotoğrafının tespit edildiğine de yer verildi. Siyah görüntü olan fotoğrafın kavga sırasında ya da telefonu almaya çalışırken yanlışlıkla çekildiğinin anlaşıldığı ve şüpheli Turcen Sakallıoğlu’nun olayı anlattığı gizli tanığın dediği gibi bir anlık boğuşma olduğu ve Gamze’nin saat 01.00 civarında can verdiği bilgisiyle örtüştüğü anlatıldı.
Gamze’nin ölü bulunduğu odayı normalde kullanmadığının ve o odada hiç uyumadığının tespit edildiğine de yer verdi iddianame. Ve anne Turcen ve ona yardım ettiği iddia edilen baba Mehmet Halil Sakallıoğlu hakkında ‘nitelikli kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Turcen ve Mehmet Halil Sakallıoğlu çifti Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde dördüncü duruşmaya çıktılar. Duruşmaya tutuklu Sakallıoğlu çiftinin yanı sıra kızları Fatma Köse, oğulları Mefar Sakallıoğlu, onun eşi Nazlı Sakallıoğlu ile avukatları da katıldı.
Duruşmada Turcen Sakallıoğlu için Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nden istenen raporun geldiği, sanığın ‘akıl sağlığının yerinde’ olduğu belirtildi. Söz verilen sanık Turcen ve Mehmet Halil Sakallıoğlu çifti evde iki farklı kişiye ait DNA örneği olduğunu, bunların olayda adı geçen isimlerle eşleşmediğini, cinayeti başkasının işlemiş olduğunu söyleyip “Suçsuzuz” dediler ve beraatlerini istediler.
Sanık Mehmet Halil Sakallıoğlu’nun avukatı Ferdi Çelebi de “Kolluk aşamasında olayın boğma kaynaklı olduğu tespiti sonrasında evde bulunan baba ve anne en büyük şüpheli olarak alınıp tutuklanıyor. Olay yerinde yapılan çalışmaların ardından müvekkilimin ve diğer sanık eşinin herhangi bir şekilde parmak izi bulunamıyor. Daha sonra olaya karıştığı düşünülen ormancı, komşular ve maktulün yazışmalarının olduğu tüm kişilerin DNA, kan ve tükürük örnekleri alınıyor. Yapılan karşılaştırmalarda olay yerinde iki farklı DNA bulunuyor. Ancak bu DNA’ların kime ait olduğu tespit edilemiyor. Müvekkilim ve diğer sanık olan eşinin tutuklu kalmalarının sebebi olay günü evde bulunmaları. Olay yerinin köy olması nedeniyle evlerin kapılarının kilitleme ihtiyacının duyulmadığı da tüm tanık beyanlarıyla sabit” dedi. Katil köyden başka biri de olabilir pekâlâ demek istemiş olmalı.
Tarafların dinlenmesinden sonra mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk halinin devamına ve bu kez de sanık Mehmet Halil Sakallıoğlu’nun akıl sağlığının yerinde olup olmadığı tespiti için 15 gün Manisa Ruh ve Sinir Sağlığı Hastanesi’nde izlenip gözetim altında tutularak rapor istenmesine karar verdi, duruşmayı 27 Mart’a erteledi.