İstanbul’un tarihine üç tahrip ortağı: Maden şirketleri, defineciler ve uyuşturucu bağımlıları
İstanbul’da metroda toka satan Suriyeli bir çocuğa saldırı büyük tepki topladı. Sosyal medya infial yaratan olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Adalet Bakanı Tunç saldırganın yakalanması için çalışmaların sürdüğünü açıkladı.
İstanbul’da geçen hafta yaşanan ve sosyal medyada geniş yankı uyandıran bir olay toplumun vicdanını derinden sarstı. Yenikapı-Hacıosman metrosunda 22 Ağustos 2024 Perşembe akşamı meydana gelen olayda henüz 10 yaşında olan Suriyeli bir çocuk hayatını kazanmak için saç tokası satarken bir yolcunun saldırısına uğradı. Çocuğun savunmasız hali ve gözyaşları olayın şahitlerinin ve sonra sosyal medyada görüntüleri izleyen binlerce insanın içini burktu.
O akşam metro günün yorgunluğunu atan yolcularla doluydu. Küçük çocuk elinde tokalarıyla oradaydı. Ancak bir anda kimliği belirsiz bir adamın öfkesiyle karşılaştı. Adam yüksek sesle bağırarak çocuğa doğru ilerledi ve kimsenin beklemediği bir şekilde tokat attı. Küçük çocuk ne olduğunu anlamadan gözyaşlarına boğuldu. Diğer yolcular hemen müdahale etmeye çalıştı ancak saldırgan uzaklaştı.
Olayın hemen ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç kamuoyunu bilgilendiren bir açıklama yaptı. Bakan Tunç olayla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını ve saldırganın yakalanması için çalışmaların titizlikle sürdürüldüğünü belirtti. Tunç yaptığı açıklamada “Masum bir çocuğa hangi sebeple olursa olsun fiziksel şiddet uygulanması kabul edilemez. Irkı, rengi, dili ne olursa olsun, insan onuruna saygı, temel değerlerimiz arasındadır” diyerek bu tür saldırıların toplumsal değerlere zarar verdiğini vurguladı.
İstanbul’da metroda satış yapan yabancı uyruklu bir çocuğa fiziksel saldırıda bulunan şüpheli hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştır.
Şüphelinin tespiti ve yakalanması için çalışmalar devam etmektedir. Soruşturma titizlikle…
— Yılmaz TUNÇ (@yilmaztunc) August 28, 2024
Olayın görüntüleri sosyal medyada hızla yayıldı ve büyük infial yarattı. Olay toplumun farklı kesimlerinden büyük tepki aldı. İnsan hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşları çocuklara şiddetin kabul edilemez olduğunu ve bu tür olayların toplumda yeri olmadığını belirten açıklamalar yaptı.