IŞİD’in tarihi eser kaçakçılığı ağı: ‘Palmira biliyor musunuz? Hepsini Türkiye’de sattılar!’
Santa Maria Kilisesi saldırısını yapan IŞİD'in Horasan Vilayeti örgütünün militan yapısının büyük bölümü gençlerden oluşuyor. 2017 yılından sonra Suriye'deki IŞİD militanlarının önemli bir kısmı bu yapıya katıldı.
IŞİD’in Santa Maria Kilisesi’ne yaptığı saldırıyı örgütün Horasan Vilayeti’nin yaptığı resmi makamlar tarafından açıklandı. Bu örgütün Türkiye yapılanmasına MİT ve Emniyet birlikte operasyonlar yapmaya başladı. Saldırı sonrası merak edilen IŞİD’in bu yapılanması 2014 yılında Afganistan ve Pakistan için özel temsilci olarak atadığı Kârî Vali Rahman’ın çabalarıyla örgütlenmeye başladı. 26 Ocak 2015’te, dönemin IŞİD sözcüsü Ebu Muhammed el-Adnani, IŞİD Horasan Vilayeti’nin kurulduğunu ilân etti. IŞİD’in Irak ve Suriye’de çok güçlü olduğu bir dönemde Horasan Vilayeti’nin kurulması, örgütün küresel hilafet hedefinin bir parçası olarak daha geniş bir alana yayılmayı arzuladığını gösteriyordu. Ancak örgütün, Horasan Vilayeti’nin içerdiği tüm ülkelerden ziyade ana varlığı Afganistan’ın doğusunda yerleşmişti. Örgütün Pakistan’la ilişkisi ise Hafız Said Han’ın Pakistan Taliban’ından ayrılarak örgütün ilk emiri olmasıyla kuruldu.
Horasan Vilayeti örgütünün esas güçlenmesi Suriye ve Irak’ta büyük kayıp yaşayan IŞİD’in özellikle Orta Asya ülkelerine mensup militanlarının geri dönmesiyle oldu. ABD’nin 2016’da yabancı terör örgütleri listesine aldığı Horasan Vilayeti örgütü Nangarhar, Nuristan, Kunar ve Laghman vilayetlerinde etkili olduğu belirtiliyor. Yine örgütün son zamanlarda Kabil’in çevresinin yanı sıra Faryab, Cüzcan ve Kunduz vilayetlerinde de etkinlik gösterdiği iddia ediliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından 2021 yılının temmuz ayında yayımlanan rapora göre, örgütün en az 500 ila birkaç bin arasında militanı bulunduğu ifade edildi. Horasan Vilayeti örgütü sorumlusu Hafız Sayid, Ağustos 2016’da, halefi Abdul Hasip ise Nisan 2017’de ABD ve Afgan güçlerince öldürüldü. Yeni lider Abdullah Orakzai de Nisan 2020’de Afganistan’ın güneyinde yakalandı. Örgütün liderliğini, Haziran 2020’den bu yana Şahab el-Muhacir yapıyor.
Bu terör örgütü birçok kanlı eylem de yaptı. Horasan Vilayeti örgütü, Temmuz 2016’da Kabil’deki barışçıl bir protestoya düzenlediği saldırıda yaklaşık 80 kişinin ölümüne ve 230 kişinin daha yaralanmasına neden oldu. Örgüt, Ağustos 2016’da, Pakistan’ın Ketta kentindeki bir hastanede 94 kişinin ölümüne neden olan intihar saldırısı yaptı. Horasan Vilayeti, yeni doğan bebekler ve anneleri de dahil olmak üzere 24 kişinin hayatını kaybettiği Kabil doğum hastanesindeki Mayıs 2020 saldırısını da üstlendi.
Örgütün militan yapılanmasını esas olarak Tacikler, Özbekler, Çeçenler, Uygur Türkü, Afganlar ve Pakistanlılar oluşturuyor. Türkiye’de bu yapılanmaya mensup militan profillerine bakıldığında çoğunluğunun 25-30 yaşlarında gençlerden oluştuğu net olarak görülüyor. Bu durum da örgütün eleman kazanma için yaptığı propaganda faaliyetlerinin yoğun bir şekilde devam ettiğini gösteriyor. Bu örgüt hakkında12 Ekim’de hazırlanan iddianamede sanık olan üç kişinin yaşları 29, 28,24’tü. Santa Maria saldırısı sonrası yakalananların çoğunluğu da gençlerden oluşuyordu.
Horasan Vilayeti örgütünün Türkiye’de yaygın bir şebeke ağına sahip olduğu Santa Maria Kilisesi’ne yapılan saldırı sonrası güvenlik güçlerinin operasyonlarıyla ortaya çıktı. 2017 yılında ABD’nin Suriye ve Irak’ta IŞİD’in çökertildiğini açıklamasından sonra Orta Asya ülkelerinden gelenler ve Çeçen militanların bir kısmı batının ve Rusya’nın da göz yummasıyla Horasan Vilayeti örgütünün merkezi olan Afganistan’a aileleriyle birlikte gitti. Önemli kısmı ise Türkiye’nin değişik illerine aileleriyle birlikte yayıldı. Bunlar özellikle 2016 yılından bu yana bir faaliyet içerisinde değildi. Ancak geçen Temmuz ayında ABD’nin IŞİD militanlarının Meksika sınırından ABD’ye girip eyleme yapma arayışı içinde olduklarına yönelik Türkiye’ye bilgi vermesinden sonra Türk güvenlik birimleri çalışmaya başladı. Horasan Vilayeti örgütüne mensup kişilerin böyle bir arayış içerisinde olduğu tespit edilince Ağustos ayında operasyon yapılmıştı. Ancak bu kişiler 12 Aralık’ta tahliye edildi. Türkiye’de yapılan IŞİD operasyonlarında yakalanan Tacik, Afgan, Özbeklerin çoğunluğunun bu örgüte bağlı oldukları değerlendiriliyor.