Barolar Yargıtay’a gidiyor: ‘Hukukun üstünlüğü’ yürüyüşü
Savcının odasında çektirdiği fotoğrafla gündeme gelen avukat Buket Nurşah Tekışık o fotoğraf ve sonrasında ortaya çıkan lüks yaşamıyla ilgili açıklama yaptı, “Fotoğraf daha önemli olayların önüne geçtiği için özür diliyorum" dedi.
İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat Buket Nurşah Tekışık’ın Çağlayan Adliyesi’nde görevli bir savcının odasında çektirdiği fotoğrafları “Ben asla kaybetmem ya kazanırım, ya öğrenirim” notuyla on binlerce takipçisi bulunan sosyal medya hesabından paylaşması hem kendini hem de odasında fotoğraf çektiği savcıyı yaktı.
Adalet Bakanlığı tarafından görev yeri değiştirilen savcı için tutanak düzenlendi, işlem için Hakimler ve Savcılar Kuruluna sevk edildi.
Yorumların ardından hesabını kapatan Tekışık “Benim çektirdiğim fotoğraf hatıra fotoğrafı gibi. Onu da bir avukat arkadaşım çekti. O sırada savcı odasında değildi, oda boşken bu fotoğrafı çektirdik. O fotoğrafın altında paylaştığım söz de bir kitap sözü” dedi.
Ancak bu açıklama Tekışık’ı kurtaramadı. Avukat Buket Nurşah Tekışık için İstanbul Barosu tarafından soruşturma başlatıldı.
Olayın medyaya yansıması üzerine Buket Nurşah Tekışık’ın lüks yaşantısı da sosyal medyada konuşulmaya başlandı. Tekışık paylaşımlarının olduğu hesapları kapatsa da geçmişte yaptığı paylaşımlar yeniden ortaya çıktı.
Buket Nurşah Tekışık bunun üzerine hakkındaki iddialara video ile yanıt verdi. Tekışık yayınladığı videoda şöyle dedi:
“Bir süredir anlamsız şekilde sosyal medyada hakkımda bir linç politikası yürütülüyor, asılsız haberler yapılıyor. Söylemediğim/yalan/yanlış şeyler sırf etkileşim almak için benim ağzımdanmış gibi yazılıyor.
Ülke gündemini gereksiz şekilde meşgul eden bu haberler ile ilgili artık açıklama yapma, cevap verme zorunluluğu doğdu. Adliyede paylaştığım birkaç fotoğraf ve altına yazdığım bir özlü sözün yarısı kesilerek, kötü niyetli yorumlanarak oldukça çirkin paylaşımlar yapıldığını gördüm.
Ben 28 yaşında Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi mezunu bir avukatım. Başka üniversite mezun olduğuma yönelik bugüne kadar kimseye açıklamada bulunmadım. Uzun süredir BKT şeklinde tek bir plaka ve araç kullanıyorum.
Kullandığım araçlar değişse de plakam değişmiyor. Sanki birçok aracım varmış gibi aynı plakanın takılı olduğu geçmişten bugüne kullandığım tüm araçlarım paylaşılıyor. Yurtdışına tatile gidip araç kiralayan, lüks mekanlardan tatil yerlerinden fotoğraf paylaşan ülkede varlıklı on binlerce insan var.
Adliyeden fotoğraf paylaşan bir sürü meslektaş var. Sanki suç işliyormuşum da öyle para kazanmışım, lüks yaşamaya başlamışım gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Ailemin durumu ben öğrenciyken de beni yurtdışında okutacak ve tatillere gönderecek yeterlikte, ortalamanın üzerindeydi. Maddi durumumun kötü olduğuna, borçlarım bulunduğuna dair kimseyle bir konuşmam olmadı.
Haberlere konu edilen ve odasının bekleme koltuğundayken fotoğraf çektirdiğim savcının kendisinin görev alanına giren terör ve örgütlü suçlarla ilgili bugüne kadar hiçbir dosyada görev almadım. Hiçbir adli yargı mensubuyla da suç teşkil edecek bir iletişimim olmadı.
Binlerce vatandaşın ve maalesef ihtiyatlı hareket etmeyen meslektaşlarımın hakarete varan yorumları, genç bir kadına yöneltilmemesi gereken çirkin ithamlarını görmek istemediğim, sonradan pişman olacağım bir tepki vermemek için sosyal medyadan bir süre uzak kalmayı tercih ettim.
Hakkımda asılsız haberler yapan, hakaret içerikli paylaşımlar yapan, keza şuan hiçbir yerde erişime açık olmayan fotoğraflarımı, özel bilgilerimi, rızam olmadığı halde paylaşan kişiler hakkında derhal yasal yollara müracaat edeceğim.
Bugüne kadar bu konuda yapmış olduğum tek açıklama budur. Bu kadar büyüyeceğini hiç tahmin etmediğim bir fotoğrafın, çok daha önemli başka konuların olduğu gündemi bir kaç gündür meşgul ediyor olmasından sizler kadar bende rahatsızım, bu nedenle kendi adıma hepinizden özür diliyorum.”