İsrail devlet televizyonu: Hava kuvvetlerinin hazırlıkları tamam
Türkiye'nin dört bir yanından sağlık çalışanlarına saldırı haberleri gelmeye devam ediyor. Bodrum'da bir doktor kalp krizi geçirirken Esenyurt'ta da 112 ekibi dövüldü.
Muğla’nın Bodrum ilçesinde aile sağlığı merkezinde hasta yakınlarıyla çıkan arbedede kalp krizi geçiren Dr. Mustafa Hürkal Tezvar hastanedeki tedavisinin ardından 14 gün sonra taburcu edildi. Yaşadığı şiddeti anlatan Dr. Tezvar 40 yıllık meslek hayatı boyunca hiç böyle bir şey yaşamadığını belirterek “Hekimliğe devam etmeyeceğim, emekli olacağım” dedi.
Olay 29 Temmuz’da saat 15.30 sıralarında Ortakent Mahallesi 12 No’lu Aile Sağlığı Merkezi’nde meydana geldi. İstanbul’da yaşayan ve ailesiyle tatile gelen Engin Seymen yüksek ateş şikayetiyle eşi H.S.’yi kız kardeşi Ö.S.A. ile aile sağlığı merkezine götürdü. Misafir girişi yaptıktan sonra Engin Seymen içeride hastası olan Dr. Mustafa Hürkal Tezvar’ın muayene odasına girdi. Tezvar iddiaya göre Engin Seymen’e ateşi olan eşini hastaneye götürmesini söyledi. Seymen ise eşinin burada tedavi edilmesini isteyip doktoru kolundan çekti. Dr. Tezvar ile Seymen arasında arbede oldu. Odaya giren diğer hasta yakınları ile merkezde çalışan personel kavgayı sonlandırdı.
Olay sırasında fenalaşan Tezvar yere yığıldı. Tezvar’a ilk müdahaleyi mesai arkadaşları yaparken aile sağlığı merkezine ambulans ve polis sevk edildi. Sağlık görevlilerinin kalp masajı yaptığı Dr. Tezvar özel hastaneye kaldırıldı. Polis ekipleri Seymen ve kız kardeşi Ö.S.A.’yı gözaltına alıp Yalıkavak Polis Merkezi Amirliği’ne götürdü.
Polisteki işlemleri tamamlanan Seymen ve kız kardeşi Ö.S.A. adliyeye sevk edildi. Seymen ifadesinde eşine bakması için doktorun yanına gittiğini ve onu kolundan tutarak çektiğini, sonra da Dr. Mustafa Hürkal Tezvar’ın kendisine küfrettiğini, olayda kendisinin ve araya giren kardeşinin yaralandığını söyledi. Seymen kardeşiyle odadan çıktıktan sonra doktorun rahatsızlandığını öne sürdü. Ö.S.A. da araya girmek istediğini, ağabeyinin ve kendisinin yaralandığını ifade etti. İki şüphelinin de darp raporu aldığı ve Dr. Tezvar’dan şikayetçi olduğu bildirildi. Seymen tutuklandı, kardeşi Ö.S.A. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Hastanedeki tedavisi tamamlanan Dr. Mustafa Hürkal Tezvar olaydan 14 gün taburcu edildi. Sağlık durumunun iyi olduğu belirtilen Tezvar “Koridorda sorumlu olmadığım misafir hastanın ateşli olduğu söylendi. Ateşine bakması için hemşire hanıma rica ettim. Ateşi 37 derece çıktı. Sonrasında hasta yakınlarına ‘ilaç kullandınız mı’ diye sordum. ‘Evet, kullandık’ dediler. Eve gidip istirahat etmelerinin daha doğru olacağını söyledim. Ancak tatmin olmadılar, içeride randevulu hastam bekliyordu. Israrcı olan hanımefendiye hemşire hanımdan daha detaylı bilgi alabileceğini söyledim. O sırada erkek olan hışımla içeri daldı. İçeri dalmadan önce de telefonu göstererek, ‘Sağlık eski bakanını sen mi arayacaksın, ben mi arayayım’ dedi. ‘Hastam var ve ben masada otururken dinleneceksiniz. Bu bir süreç, hemşire hanım size bilgi verecektir’ dedim. Ancak erkek olan bu sefer kolumdan tutup beni dışarı sürüklemeye çalışarak ‘Bakacaksın ulan’ dedi. Sonra elini kaldırıp vurmaya çalışırken hastam müdahale edip tuttu. Onu dışarı çıkarırlarken bu sefer kadın olan boğazıma sarıldı. O sırada bilincimi kaybettim. Muhtemelen nefes alamadım ve dolayısıyla müdahale o dakikadan sonra başladı” dedi.
Meslekte 40’ıncı yılı olduğunu söyleyen Dr. Mustafa Hürkal Tezvar “Hiçbir zaman böyle bir şey yaşamadım. Genelde tartışmaya eğimli bir yapım yok. Hasta yakınlarıyla empati kurmaya yönelik bir yapım vardır. Dolayısıyla da bu tarz bir olay hatırlamıyorum. Hekimliğe devam etmeyip, emekli olacağım. Kötü ve talihsiz bir olayın iyi tarafından bakarsak çalıştığım kurumda doğru zamanda yapılan müdahaleyle ve daha sonra 112 ekiplerinin devamı gelen müdahalesiyle hızlı bir şekilde hastaneye ulaştırıldım. Buradaki ekibin fedakarca çalışmasıyla hayata döndürüldüm” diye konuştu.
İstanbul Esenyurt’ ta da acil müdahale için gittikleri akaryakıt istasyonunda saldırıya uğrayan ve ambulans şoförünün hastanelik olduğu olayın ardından 112 ekibi yaşadıklarını anlattı.
Şüphelilerden birinin üstüne motosiklet sürerek yaraladığı ambulans şoförü Bülent Bal kadın ekip arkadaşlarını ambulansa kilitleyerek saldırıdan koruyabildiğini söyledi.
Bülent Bal “Bu darbeden dolayı ayağımın üzerine basamıyorum. Kollarımda morarmalar var, çenemde kayma var ve üç dişim kırık. Üç gündür pipetle su içmeye çalışıyorum, yemeğin ne olduğunu bilmiyorum. Ambulansa bu saatten sonra binebileceğimi sanmıyorum. Çünkü üç gündür uyumayı unuttum, uyusam da korkuyla kalkıyorum. Ölmediğime şükrediyorum” diye konuştu.
Saldırıda yaralanan ambulans şoförü Bülent Bal yaşadığı dehşeti anlattı: “Ayın 9’unda nöbetteyken bize komuta merkezinden vaka verildi. Akşam 21.00-22.00 sıralarıydı tam saatini hatırlamıyorum. Adrese gittiğimizde iki kadının kavga ettiğini gördük. Bunun üzerine polis ekibi talep ettik. O sırada kadın ve yakınlarıyla alakası olmayan, şu anda yakalanan pompacı istasyon görevlisi bize yönelerek ‘Bu hastayı alın, bu hasta bağırdığı için insanları rahatsız ediyor; rahatsız oluyoruz. ‘sakinleştirici vurun, alın götürün’ tarzında tepkiler başladı. Biz de sakinleştirici yapamayacağımızı söyledik. Bu esnada bize argo kelimeler kullanarak küfürlü bir şekilde ‘Burada sakinleştirici yapamayacaksanız niye geldiniz, ne işiniz var’ şeklinde sözler sarf etti. O sırada etrafımda insanlar toplandı. Onlarla diyalog halindeyken arkamdan bir kişi motosikletle bana vurdu ve ayağımdan yaralandım. Şu anda basamıyorum. İki-üç kez motosikletle vurgu orada boğuştum. Bulunduğum alan sıkışık olduğu için hızlı bir şekilde geniş alana doğru kaçmaya başladım. Ancak şunu hesaplayamadım, oradaki insanlar da kendi adamlarıydı ve beni top gibi aralarında evirdiler çevirdiler, dayak yedim” şeklinde konuştu.