10Haber muhabiri Furkan Karabay gözaltında: Tepkiler büyüyor, evdeki ‘bayrak’ detayı dikkat çekiyor
Uluslararası gazetecilik meslek örgütleri 10Haber muhabiri Furkan Karabay'ın tutukluluğuna tepki gösterdi: "Tutuklamalar ve yargısal saldırılar bugüne kadar gazetecileri susturamadığı gibi bundan sonra da susturamayacaktır."
Esenyurt Belediye Başkanlığı görevini yürütürken tutuklanan ve yerine kayyım atanan Prof. Dr. Ahmet Özer’le ilgili soruşturma sürecine dair haberi ve sosyal medya paylaşımları sonrası 8 Kasım’da gözaltına alınan 10Haber muhabiri Furkan Karabay 9 Kasım akşam saatlerinde sevk edildiği hakimlikte tutuklandı.
Gazeteciye ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme’, ‘kamu görevlisine hakaret’, ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçlamaları yöneltiliyordu.
31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimlerde yüzde 49.05 oy alarak İstanbul’un en kalabalık ilçesi Esenyurt’ta belediye başkanlığına seçilen Özer terör soruşturmasında gözaltına alınıp tutuklanmıştı. Yerine ‘vekil’ adı altında kayyım olarak bir gecede Beyoğlu Kaymakamlığı’ndan İstanbul Vali Yardımcılığı’na terfi ettirilen Can Aksoy atanmıştı.
Gelişme kamuoyunda tepkilere yol açarken Karabay da Özer’le ilgili yargılama sürecine dair haberlerle kişisel X (eski adıyla Twitter) hesabında tutukluluğa itirazın reddedilmesinden sonra bir seri kaleme almıştı.
Bu paylaşımlarında yakın zamanda İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak atanan ve muhalefet tarafından sert dille eleştirilen Akın Gürlek ile şimdilerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili olarak görev yapan Can Tuncay’ın adı geçiyordu. Gürlek’e halef – selef CHP Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel tarafından “yeni Zekeriya Öz” diye hitap edildiğini hatırlatıyordu.
İki ismin tanışıklığının Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okudukları yıllara dayandığını söylüyor, bugüne dek pek çok FETÖ soruşturması yürüttüğünü belirttiği Tuncay’ın bir Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubu hakkında hazırladığı tartışmalı iddianameyle ilgili detayları aktarıyordu.
Emniyetteki ifadesinde “Suçlamaların içi boştur. Ben sadece gazetecilik görevimi yerine getiriyorum” diyen Karabay adliyeye sevk edildiğinde ifadesi bile alınmadan, savcılık tarafından doğruca hakimliğe sevk edilen Karabay bir saat içinde tutuklandı.
Uluslararası gazetecilik meslek örgütleri duruma tepki gösterdi.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF), Punto24 Bağımsız Gazetecilik Derneği (P24), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Committee to Protect Journalists’in (CPJ) ortak açıklamasında şunlara yer verildi:
“10Haber muhabiri Furkan Karabay tutuklanan ve yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ile ilgili soruşturma sürecine dair haberi ve sosyal medya paylaşımları sonrası 8 Kasım 2024 günü gözaltına alınmıştır.
‘Kamu görevlisini hedef gösterme’, ‘kamu görevlisine hakaret’ ve ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçlamaları yöneltilen Karabay, 9 Kasım günü savcılık ifadesi alınmadan çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Gazetecinin tutuklanma gerekçesi olarak ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek’ gösterildi.
Karabay daha önce ise yargı mensuplarına dair yolsuzluk ve rüşvet suçlamalarını kamuya açık bir davanın mahkeme tutanaklarına dayanarak haberleştirdiği için tutuklanmıştı.
Türkiye’de yargı mensupları veya yargının işleyişiyle ilgili sorunlara dair haber yapan gazeteciler artan bir şekilde “terörle mücadele görev almış kişiyi hedef göstermek” suçundan tutuklanıyor. 2023 yılında muhabir Fırat Can Arslan, bir hakim ile savcının Resmi Gazete’de yayınlanan atama kararını sosyal medya paylaşımında duyurduğu için tutuklanmış; Arslan’ın paylaşımını yeniden paylaşan dört diğer gazeteci ise gözaltına alınmıştı.
Karabay’ın tutuklanması yargı hakkında haber yapmanın gittikçe kriminalize edilmesinin en son örneğidir. Kamuoyunu aydınlatmak için sadece görevini yapan gazetecilere yönelik bu saldırılar, halkın bilgi edinme hakkının ihlali olmanın yanı sıra anayasada koruma altında olan ifade ve basın özgürlüğünün ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) başta olmak üzere Türkiye’nin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşmenin ihlalidir.
Tutuklamalar ve yargısal saldırılar bugüne kadar gazetecileri susturamadığı gibi, bundan sonra da susturamayacaktır.
Furkan Karabay’ın haberleri nedeniyle hukuksuzca tutuklanmasını kabul etmiyoruz.
Gazetecilere yönelik korkutma, yıldırma ve baskı politikalarını kabul etmiyoruz. Biz aşağıda bulunan sivil toplum örgütleri ve basın meslek kuruluşları olarak, gazeteci Furkan Karabay’ın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.”