Yeni Çıkanlar

Geç Osmanlı Döneminde Yahudiler ve Filistinliler (1908-1914) –
Anavatanda Hak İddiası
Louis A. Fishman
Çeviren: Ali Selman
İletişim Yayınları, 2024
tarih, 288 sayfa.
Bugün İsrail’in Gazze’deki katliamlarıyla şekillenen İsrail-Filistin çatışmasını, dar ve kısır bir popüler tarihçi bakıştan ayıklayıp kökleri Osmanlı’nın son dönemlerine kadar giden toplumsal temellerine bakarak anlamak mümkün mü?
Louis A. Fishman, kitabında bu sorunun peşine düşüyor. İsrail-Filistin çatışmasını imparatorluğun son döneminde bağlamlaştırmayı öneriyor. Yahudi nüfusun Balfour Deklarasyonu’ndan da önce Filistin’de hâkim güç olmaya başladığını öne sürerken Filistinlilik kimliğinin oluşum alanlarına dikkat çekiyor. Bugün şiddetin her çeşidinin devreye sokulduğu bir çatışmanın tarihsel ve toplumsal temellerini merak eden okura seslenen bir kitap.

İnsanın Yanlış Ölçümü
Stephen Jay Gould
Çevirmen: Ebru Kılıç
Nova Kitap, 2024
popüler bilim, 430 sayfa.
Bilim, insanlığın en büyük keşif aracı olabileceği gibi, yanlış yönlendirilmiş ellerde tehlikeli bir silaha dönüşebilir.
‘İnsanın Yanlış Ölçümü’, yayımlandığı 1981 yılında bilimsel otoritenin masum gibi görünen maskesi altında ırkçılık, sınıf ayrımcılığı ve cinsiyetçilik gibi önyargıların nasıl körüklendiğini çarpıcı bir şekilde ortaya koydu. Gould’un sosyal bilimler için büyük önem taşıyan eseri, zekâyı ve dolayısıyla insan “değerini” kafatası büyüklüğüne, kıvrımlara ya da dar kapsamlı testlerdeki puanlara göre değerlendirenlerin ana motivasyonlarını inceliyor.
Darwin’den önce bile 19. yüzyılın Avrupalı erkekleri kendilerini yaradılışın zirvesi olarak görüyor ve bu iddialarını katı ölçümlerle kanıtlamaya çalışıyorlardı. Bir ölçünün, kadınlar ya da Asyalılar gibi ‘aşağı’ bir grubun üyelerini sözde ‘şampiyonların’ üzerine yerleştirdiği tespit edildiğinde, eski ölçüm teknikleri bir kenara atılıyor ya da daha yeni, daha rahat ‘ulaşılabilir’ ölçüler idealleştiriliyordu. Bu noktada 20. yüzyıldaki sayı saplantısı, IQ testlerinin kurumsallaşmasına ve ‘ideal’ sonuçların haksız rekabetin galibi olmasına neden oldu. Gould bunun sadece yanlış yönlendirilmiş olmakla kalmayıp –çünkü zekâ kesinlikle çok faktörlüdür– aynı zamanda zengin ve güçlüleri ödüllendiren bir geribildirim döngüsü yaratarak gerici olduğunu göstermişti.
Genişletilmiş ve gözden geçirilmiş yeni baskısında okurunu yeni bir giriş bölümüyle selamlayan ‘İnsanın Yanlış Ölçümü’, sadece bilimi anlamak isteyenler için değil, adalet ve eşitlik arayışında olan herkes için bir sosyal bilimler klasiği.

 

Holistik İletişim
Ergun Gümrah
Mideacat Kitapları, 2024
144 sayfa.
“İş dünyasının kalbi, başarılı bir iletişim diliyle atar. ‘Holistik İletişim’, bu kalp atışlarını daha iyi anlamanızı sağlıyor. Kitapta, mesleki tecrübelerini tüm samimiyeti ve derinliğiyle anlatan Ergun Gümrah, modern dünyada dönüşen iletişim modellerini, bütüncül bir perspektifle ele alıyor.
Marka kimliği ve müşteri ilişkilerinin doğru bir iletişim diliyle nasıl bütünleşeceğini örnekler üzerinden sunan kitabın, özellikle genç iletişimciler ve girişimciler için bir rehber olmasını diliyorum. ” Cem Boyner, Boyner Grup Başkanı
“Bu kitap, klasik iletişim araçlarından yeniçağın teknolojik olanaklarına kadar geniş bir yelpazede ele alınan stratejik iletişim çözümleri ile ilham verici projeler ve gerçek örnekler üzerinden, markaların ruhunu koruyarak büyümelerini nasıl sürdürebileceklerine dair çarpıcı içgörüleri kapsıyor. ‘Holistik İletişim’, liderlerin ve iletişim profesyonellerinin başucu kitabı olmaya aday.” Prof. Çisil Sohodol
Bahçeşehir Üni. İletişim Fak. Öğretim Üyesi

Erkek Dutların Gölgesinde
Ali Özgür Özkarcı
İletişim Yayınları, 2024
roman, 199 sayfa.
Üç kuşağın iç içe geçmiş hikâyesini anlatıyor Ali Özgür Özkarcı. 1940’lar ile 2000’ler arasında bölünen, parçalanan karanlık bir kesitte, Çukurova’da geçen, sürgünlerle, ne olursa olsun ‘kapanmayan’ hesaplarla, ölümlerle, hırslarla dolu bir hikâye bu. Aynı zamanda yıllar geçse, mekânlar değişse bile yok olmayan, yok etmek için çaba sarf edenleri bile kendi içine çeken, hayatlarının bir anında belirmek için fırsat kollayan o karanlık haleyi de gösteren…
Bir yandan da memleketin etrafı dikenli tellerle çevrili o tarihine bakıyoruz ‘Erkek Dutların Gölgesinde’yi okurken. El değiştiren mülkiyetin ‘yeni’ sahipleri, onlar tarafından ‘yersiz yurtsuz’ bırakılanlar, her an can derdiyle tetikte olanlar, hiç bitmeyen o hesaplar, dalavereler, tüm bunların içinde yaşamaya çalışanlar, yaşamaya çalışmanın başlı başına bir dert yumağına dönüştürdüğü o insanlar… İşte bu roman, ‘o insanların’ romanı…