İlhan Erşahin yeni albüm müjdesini İstanbul’da, sahnede verdi

Haftanın en güzel saatleri, mesai bitmiş, hafta sona ermiş; Asmalımescit’te koşturmaca var. Sadece kentin yerlileri değil, Ruslar, Avrupalılar, Araplar ve Afrikalılar… Dünyanın dört bir yanından insan Beyoğlu’nun tarihi sokaklarına karışmış binlerce insan gecesine bir anlam katmak istiyor. O karmaşada biz de yolumuzu Blind’de bulduk. Bir zamanların müzik mabedi eski Babylon’da.

“Gençliğim burada geçti” klişesini kuruduğum o ilk ânı yaşamanın tuhaf duygusuyla uzun bir aradan sonra İstanbul’da konser verecek olan İlhan Erşahin’i dinlemek için sahneyi iyi gören bir yerde konumlandık. Heyecan dorukta. İlhan Erşahin’s İstanbul Sessions kapsamında Alp Ersönmez Turgut Alp Bekoğlu ve İzzet Kızıl gibi ustalardan oluşan quartet Kaan Sezyum’un dj kabinindeki ısındırma turlarından sonra sahnedeydi.

İlhan Erşahin, Blind’da iki gece üst üste sahne aldı.

Yeni albüm müjdesi geldi

‘Sex, Drug and Jazz’ ile başlayan müzikal ritüel, insanı ister istemez mekânın 2000’lerin başındaki efsane yılları hafızalarda canlandı. İlhan Erşahin ve dörtlünün diğer üyeleri sahnede ısındıkça enerji, Blind’ı dolduran müzikseverlere de geçti. İstanbul Underground albümünde yer alan parçaları çalmaya devam eden İlhan Erşahin, şarkı aralarında da sık sık güzel yarınlara dair iyimser mesajlar vermeyi ihmal etmedi.

Performansın sonlarına doğru salondaki bizleri bekleyen bir de sürpriz vardı. İlhan Erşahin, yeni bir albüm kaydı için günlerdir birlikte çalıştıklarının müjdesini verdi. Tahmin edilebileceği üzere salondan sevinç çığlıkları yükseldi. Bu müjdeyle yetinmeyen Erşahin ve yol arkadaşları, yeni albümde yer alacak şu an için adını bilmediğimiz reggae esintili yeni besteyi seslendi. Farklı formlardaki bu tip arayışların destekçisi olan salon performans biter bitmez bir alkış ve çığlık tufanı kopardı.

İstanbul Sessions performansının ardından mekândan olaysız bir şekilde dağılıp 20 yıldır arşınladığımız kalabalık sokaklardan geçerek evimizin yolunu tuttuk.

Altın Gün yeni albümünde ‘Leylim Ley’i yorumluyor